- 749 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DİK DUR EĞİLME BU MİLLET SENİNLE
Bir gün Okula giderken bir parkın önünden geçiyordum. Birkaç köpek irice bir kediye saldırdılar. Kedi normalde benim bildiğim kaçar yüksekçe bir yere tırmanır. Ama hiç de benim zannettiğim gibi olmadı. Belini kamburlaştırdı, kuyruğunu kaldırdı ve dişleriyle ses çıkararak olduğu yerde savunmaya geçti. Merakımı celp etti. Epeyce bir direndi ve köpekleri korkutmuş olacak ki kedinin etrafından çekilip gittiler.
Kedinin bu cesareti; Karşıdan gelen düşmanın cesaretini kırmış ve geri çekilmeye mahkûm etmişti. Ben buradan şunu öğrendim Düşman ne kadar çok olursa olsun cesaret sahibi olur onlara bel kırmaz da kararlılık gösterirsen kazanan sen olursun. Yeni Türkiye yaratırken bizimde cesaretli ve kararlı olmamız lazım. Yeni savunma konsepti, yeni taktik ve stratejileri geliştirmemiz lazım.1990 lı yıllarda Avrupa İsrail ve ABD ye hep bel kırdık boyun büktük üzerimize geldiklerinde her istediklerini yaptık ve emriniz olur dedik.2002 den sonra iş değişti. Her dayattıklarına uyulmadı hatta ısrarla karşı çıkıldı. Yüksek frekanstan seslenildi ve itiraz edilmeye başlandı. Bunu fark eden Avrupa çeşitli bahanelerle sataşmaya zaman zamanda emirler yağdırmaya başladılar. Kendi ülkelerinde demokrat bize gelince barbar olmaya başladılar. Hatta Türkiye’nin gelecekte mazlum ülkelerin liderliğine soyunduğunu ve bunda da başarılı olduğunu gördüler. Kişiliği olmayan, kimliği belirsiz bazı terör örgütlerini kışkırtarak bizi ve çevremizi ablukaya almaya başladılar. İçeride çeşitli darbe girişimlerini planlar ve uygularken, dışarıda Suriye üzerinden ülkemizi işgal girişimlerini başlattılar. Ortak olduğumuz NATO, Birleşmiş Milletler ABD ve AB İçeriden yükselen bu cesur sesin kararlılığını fark edip içeriden baş edemeyeceklerini anlayınca Suriye ve Irak üzerinden Türkiye’yi bölme ve iç savaşa sürükleme planlarını yaptılar ve vekâlet savaşını başlattılar. Piyon PKK ve PYD nin yanı sıra içimizdeki FETÖ ile bize ders vermeye kalkıştılar. Ders vermeye kalkışan FETÖ dersini aldı gitti. PKK bitme noktasında PYD korku nöbetleri tutuyor, Daeş her gün bir yerleri bırakarak geri çekiliyor. Bu da müttefiklerimizi çileden çıkarıyor. Düne kadar hep dışarıdan silah aldık, üretmedik yazılımları onlara ait olan uçaklar aldık kullanamadık. Artık Türkiye’nin (EY TÜRK TİTRE VE KENDİNE GEL) konseptini uygulaması lazım. Cumhurbaşkanımızın uzun süreden beri dilinden düşürmediği ve silahlanmaya milli ve yerli silahlar üretme ait söylemlerinin ne kadar önemli olduğunu düşündüm. Uyanmak gerektiğine inandım. Zira zaman değişti, tehditler artarak yenileri eklendi, hatta Suriye’de ve Irak’ta haritalar değişti. Bu şer güçlerin bizi de bölmeye ve parçalamaya uğraşacakları ve bu işin peşini bırakmayacakları açık ve aleni iken bizimde artık değişmemiz kaçınılmaz olmuştur İşte biz bu değişikliği yapabilmemiz için Geleceği güçlü bir şekilde hazırlanmamız lazım.
Cumhurbaşkanının söylemlerini takdir etmemek elde değil. AB birliğine girmeye çalıştığımız şu günlerde o ülkelerin bize karşı terör kartını masaya koymaları açık düşmanlıkları kendi kendimize yetmemiz gerektiğini göstermiyor mu? Daha düne kadar ordumuz ve askerimiz PKK gelecek eylem yapacak bizde içeriden onlara karşı savunmaya geçeceğiz hep bu oyalamaca ile 35 bin şehit verdik. Türkiye değişirken bazı stratejilerin de değişmesi gerektiğini yeni fark ettik. Başbakanın geçenlerde içeride savunma hattında değil artık dışarıda karşılama ve hücum hattında olacağız sözü bu değişimi gösteriyor mu? Korkak ve savunmacı bir Türkiye’den, tehditleri bertaraf eden ve tehditleri dışarıda karşılayan bir Türkiye’ye geçiliyor. Korkak bir siyasi akıldan cesur ve gür sesli bir siyasi akla geçiyor. Darbelerde susan evinden çıkmayan liderlerini ya astıran ya da hapislere gönderen bir milletten liderine sahip çıkan arkasında duran ve her türlü düşmanlara kafa tutan bir millete geçiyoruz. Bütün oyunlar Türkiye üzerinde oynanırken yeni siyasi aklın cesur durması, bu siyasi aklın arkasında ki millet dayanışmasının güçlendirilmesi, toplumsal dayanışmanın canlı tutulması gerekmiyor mu? Elbette gerekiyor eğer birlik ve berberliğimiz güçlendirmez ağız birliği yapmaz siyasi gurupların söylemleri memleket menfaati tarafında olmazsa daha çok canlar veririz bunu görmemek için kör olmak lazım. Türkiye’ye yönelik saldırılar gizlenemez hale gelmişken, PYD ve PKK dışarıdan saldırılarını artırmışken, ABD ile müttefiklik sözleşmesi yırtılmış atılmışken, AB de ile ortaklık duvarlarımız yerle bir olmuşken, biz bir ağızdan konuşmaz topyekûn karşılarına dikilmez dik durmazsak bu saldırıların ardı arkası kesilmeyecektir. Bu saydığımız güçler bizden sizi biz yönetelim istiyorlar, yönetilmezseniz sizi yeriz diyorlar. Bize teslim olursanız dostumuzsunuz, yoksa düşmanımızsınız diyorlar. Buradan tekrar hatırlatmak istiyorum: Batılılar vekâlet savaşlarına devam edecekler yandaşlarını ülkelerinde barındırmaya devam edecekler. Hiç bir teröristi bize vermeyecekler öyle ise iş başa düşüyor. Eskiden istihbarat teşkilatları dışarıda çalışır oralardaki vatan hainlerini zaman zaman yakalar getirirdi. Bence bu tekrar devreye sokulmalı, bu yöntemle kırmızı bültenle yayınladığımız hainleri alabiliriz. Başta anlattığım gibi cesur olmak dik durmak gelen itleri savuşturmak lazım.
Cumhurbaşkanının uyarılarına kulak vermeli savunmamızı güçlendirmeli titremeli ve kendimize gelmeliyiz.(DİK DUR EĞİLME BU MİLLET SENİNLE)
_____________________________________AR___________________________________________
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.