- 439 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hukukun rolü üzerine...
Hukukçu değilsem de görevim gereği yasalar,yönetmelikler,emirler kısaca "mevzuat" denilen şey hep ilgi alanımda oldu.
Mesela Memurin Muhakemat Kanunu yıllarca elimde bulunan bir referans idi.Bereket 4 Aralık 1999’ da 4483 sayılı yasayla yürürlükten kalktı da başka bir "formata" geçebildik /geçebildim.
Neredeyse 40 yılı geçen zaman içerisinde hep bu ve benzeri konularla haşır neşir oldum.
(Şu "yönetmelik" sözüne dikkat çekmek isterim:Mevzuatın 3.alt basamağıdır;kanun,tüzük ve yönetmelik.Lakin zaman zaman denilen "yönetmenlik" ise sanata,sinemaya dair "idareci" anlamındaki kavramdır.)
Ve hukukun ne "olamayacağını" da Sami Selçuk’un "Demokrasiye Doğru "adlı kitabının 207.sayfasında çok net olarak açıkladığını gördüm ve bunu "ilke" kabul ettim:
-Hukuk,zindancının gardiyanı olamaz!
Ne olması gerektiği konusunda yüzlerce,binlerce söz,yazı,makale ve anlayışlara tanıklık ettim.
Ve net olarak şu yargıya vardım.
Hukukun rolü adaleti "tesis etmek"tir.
Çünkü insanlar açlığa,yoksulluğa,fakirliğe katlanmaktadırlar lakin "hukuksuzluğa" asla!
Peki adalet nedir ki?
Denilecek söz çok.
Benim en sevdiğim dört tanesini paylaşayım:
1-Adalet,haklıyı haksızdan,doğruyu yanlıştan ayırt etme bilgisidir.(Sokrat)
2-İyi olmak kolaydır,zor olan adil olmaktır.(A.Gide)
3-Haksızlık yapıp,bütün insanları peşinden sürüklemektense,adaletli davranıp,tek başına kalmak evladır.(Gandhi)
4-Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa bir koyunu/Gelir adli İlahi sorar Ömer’den onu! (Hz.Ömer’ e ait bir anekdot ve M.Akif’e ait şiirden)
...................
Daha adil ve özgür bir ülke/memleket/Türkiye en büyük "hayalim" diyerek.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.