- 608 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Gözlere dünya kaçtı, sanırım bu yüzden ağlanıyor ve ağlatılıyor.
Biz merhametin bağrında dinlenmeye hasret çocuklarız. Ancak merhamet dünyaya karşılık satılmış. Kimse kimseye merhamet etmek istemiyor. Belki canımız yandığı için bu içe kapanık ve çocuksu tavırlarımız. Küstük belki de bize kötü davrananlara. Merhametimizi yitirdik onlar yüzünden. Ağladık yeterince, ağlatmak istemediklerimiz tarafından. Çok yorulduk dünyadan...
Gözlerimiz merhametimize değecek olanları arar oldu. Ama sanki bir toz parçası bu dünya, gözlerimize kaçtı.
Gözlerimiz kapandı bir demde ve çok şey değişti. İnsanlar...
Can havliyle etrafa bakınıp çırpınan bir kuş misali umursamıyoruz artık, canımız tehlikede çünkü.
Bize can çektirenlerden kaçacak yerler arıyor ve görünmemek için gözlerimizi kapatıyoruz.
Gözlerimize dünya kaçtı oysa, bir çıkarabilsek oradan belki barışacağız merhametle. Onun bir suçu yoktu ki.
Merhametimiz dünyanın rengine boyandı ve biz ayırd etmekte zorlanıyoruz. Yalan ve hakikati ayıramıyoruz. Merhamet aslolan suistimal ise bir kötü yansıma. Aynaya bakıp da kendinden memnun olmayan dünya güzeli gibi şu "suistimal" dedikleri. Bakıyor da bir türlü dokunamıyor kendine ve bu yüzden hakikate saldırıyor merhamete onun aydınlığını çalmak istiyor.
Merhamet kendi halinde yürüyor sokaklarda. Dünya gözlerimizden bir çıksa, belki sahip çıkmayı öğrenirdik ona...
YORUMLAR
Dünyadan önce var idik. Sonra da olacağız.
Dünya yaradılışımızın şifrelerini olumsuz etkiledi, her anlamda erozyona uğradık.
Uzaklaşanla uzaklaştık, uzaklığın acısı ile yeni uzaklıklara da yol açtık.
Oysa emir "yaklaş" idi.
Derim ki, acizane; fıtrat (İslam) dünyadan soyutlanabildiğin oranda sağlıklı kalabilir.
Dünya olsa olsa bir vasıta olabilir.
Payını unutma ama sakın devamlı sanmayasın.
Benzetmeler, tespitler ve metafor güzeldi.
Çok saygımla.