Darbenin Panzehiri Halk Gücüdür

• 23 Temmuz 2016 Cumartesi 11:02:35

Takvim yaprakları 15 Temmuz 2016 Cuma gününü gösterdiğinde her zamanki günlerden bir gün olduğu düşünülüyordu. Ta ki akşam saat 22.00’yi gösterene kadar… O saatten sonra artık 15 Temmuz’un her zaman ki gibi normal bir gün olmadığı anlaşılacaktı.
15 Temmuz 2016 Cuma günü saatler akşam 22.00’yi gösterdiği anda tv kanallarında son dakika görüntüleri olarak canlı ekrana gelen görüntülerde ülkemizi karanlık günlere sürüklemeye çalışan darbe girişimi olduğunu izledik. Tüm ülke bir anda neler yaşandığını anlamaya çalışırken kısa süre içerisinde başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım’ın yaptığı açıklamalarla TSK içerisinde yapılanan FETÖ/PYD terör örgütü tarafından gerçekleştirilmeye çalışılan bir darbe girişimiyle karşı karşıya olduğumuz açıklandı…
Bu açıklamalardan sonra yaşanan tüm olayları her insan gibi bende gerek ekranlarda anbean takip ederek yaşadım… Tankların insanların üzerinden geçerek ezdiğini, uçakların TBMM’sini bombaladığını, helikopterlerin halkın üzerine ateş açtığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kaldığı otelden ayrılmasından kısa bir süre sonra darbeci askerler tarafından basıldığını, bazı medya organlarının basıldığını, Genelkurmay Başkanı ile bazı komutanların rehin alındığını ve daha bir çok çatışma olaylarının yaşandığını üzülerek izledik…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın darbeye geçit verilmemesi amacıyla halkın meydanlara ve sokaklara çıkmasını söylemesiyle her görüşten, her inançtan vatandaşların darbecilere karşı göğüs göğüse çarpışması ve TBMM’de bulunan AK Parti, CHP, MHP ve HDP’nin ortak bildiri ile darbeye karşı olduklarını açıklamaları sonucunda darbe girişimi başarıya ulaşamadı… Darbe girişimini yapanlar halkın gücü karşısında kısa zamanda başarısızlığa uğradılar…
15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişimi sırasında 55’i Ankara’da, 5’i İstanbul’da, 2’si Muğla’da olmak üzere 62 polis, 4’ü Ankara, biri İstanbul’da 5 asker, 78’i Ankara, 94’ü İstanbul, 1’i Malatya’da 173’ü sivil olmak üzere toplam 240 insanımız hayatını kaybederek şehit oldu…
Bunun yanı sıra toplam bin 535 kişide yaralandı. Hastanelerde tedavisi devam eden 623 kişi bulunurken, Ankara’da 96, İstanbul’da 23, Muğla’da 3, Sakarya’da 1, Bayburt’ta 1 olmak üzere 124 polisin, Ankara’da 18, Sakarya’da 2, İstanbul’da 1 olmak üzere 21 askerin, Ankara’da 800, İstanbul’da 589, Eskişehir’de 1 olmak üzere bin 390 sivilin ise yaralandığı öğrenildi…
Bu ülke darbelerden ve terörden çok çekti. Bu nedenle ister askeri ister sivil adı ne olursa olsun ve hangi amaçla yapılırsa yapılsın her türlü darbeye, teröre ve bunları yapanlara karşıyım… Dün olduğum gibi bugün, bugün olduğum gibi yarında darbelere karşı olmaya devam edeceğim.
Ne olursa olsun demokrasiden ve demokratik uygulamalardan vazgeçmememiz gerekiyor… Darbe girişimi nedeniyle çıkan çatışmalarda ölenleri, yaralananları, paramparça olanları ekranlarda izlerken üzüntüden yüreğim parçalandı…
Emir altındaki askerde bizim poliste bizim... Hepsi de bu halkın evlatları... Halkın evlatlarını halkla karşı karşıya getirenler vatan hainidirler…
Darbe girişiminin başarıya ulaşamamasını fırsat bilen ilimizdeki bazı kendini bilmez kişi veya kişiler bu defa da provokatörlük yaparak halkı birbirine düşürmek amacıyla kışkırtıcı hareketler yapmaya çalıştı… Bu olay üzerine başta seçilmiş ve atanmış yetkililerin duyarlı girişimleri ve tedbirleriyle olaylar büyümeden tedbirler alınarak önlendi…
Toplumsal olaylar karşısında anlık, saliselik tepki veren bir toplum olduk…
Verdiğimiz tepkilerin doğru mu, yanlış mı olduğunu, bu tepkilerin sonucunun iyi mi, kötü mü olacağını ve ucunun nerelere varacağını hiç düşünmeden veriyoruz…
Darbe ve terör gibi yaşamış olduğumuz olumsuz kötü olaylar karşısında tepkilerimizi göstermekte elbette haklıyız…
Ancak sancılı bir süreçten geçtiğimiz bu günlerde tepkilerimizi gösterirken daha mantıklı ve daha bilinçli hareket etmemiz gerekir…
Ne olursa olsun, ne yaparsak yapalım lütfen sağduyumuzu kaybetmemeliyiz…
Bu topraklarda binlerce yıldır bir arada yaşayan Alevi’si de Sünni’si de, Türk’ü de Kürt’ü de kardeştir... Yaşanılan son darbe girişimine ve teröre karşı hep birlikte el ele, omuz omuza durmuşlardır... Bu nedenle sağduyulu olalım ve provokatörlerin oyununa gelmeyelim...
Darbeye karşı birlik olunan bu günlerde daha çok kenetlenmemiz gerekiyor...
Unutulmasın ki bu güzel ülke Alevi’lerin olduğu kadar Sünni’lerin ve Türk’lerin olduğu kadar Kürt’lerin de ülkesidir... Tahriklere kapılmayalım ve oyunlara gelmeyelim...
Gün birlik ve kardeşlik olma günü... Gün ülkeyi darbecilere karşı el ele, omuz omuza savunma günüdür…
Sözün özü olarak, başta darbeciler olmak üzere halkın evlatları olan rütbesiz askeri ve polisi, halkla karşı karşıya getiren kim olursa olsun hepsini nefretle kınıyor ve lanetliyorum... Sancılı bu günlerin ardından doğacak aydınlık güzel dünlerin temennisiyle “Sessizliğim” adlı kitabımdan bir alıntı ile diyorum ki;

Korkma

Olsan da kör karanlığın ortasında
Korkma
Çünkü her karanlık
Gebedir umut dolu aydınlıklara…

Ali Haydar KOYUN
Engelli Aktivist/Disabled Activist