- 445 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YAŞLI ADAM VE GENÇ KIZ/ 15 EKİM 2015
YAŞLI ADAM VE GENÇ KIZ
15 EKİM 2015
Yasemin’le pastaneden içeri girerken, bu gecenin benim için bundan sonraki yaşamımda milat olacağını bana biri şaka yollu söylemiş olsaydı güler geçerdim.
Arkadaşımı her zaman oturduğum cam kenarındaki ömasaya sürükledim. Havalar oldukça serinlemişti. Paltolarımızı çıkarıp yerleşirken garson sıparişlerimizi almak için yanımıza geldi. Arkadaşık çay ve pasta sıparişini Verdi. Fazla beklemedik pastamız gelince, ben paltomun cebinden iki tane doğum günü mumu çıkarttım. Arkadaşım
Yasemin_ Aaa bu mumları ne zaman akıl ettin, senden korkulur doğrusu?
Tuğrul_ Bana haksızlık yapıyorsun hayatım, bu gün aylardan Ekimin on beşi ve senin otuzuncu doğum günün. Her on beş seneye bir mum.
Yasemin_ Peki bu akşam seninle doğum günümü kutlayacağımızı nasıl tahmin ettin.
Tuğrul_ Bırak o da bana kalsın.
Benim içinde arkadaşımın içinde güzel değişik bir gece oldu. Saat on sıralarında pastaneden ayrıldık.Dışarıda ay dede bütün güzelliği ile geceyi aydınlatıyordu. Ağır, ağır havanın mis gibi kokan tadını içimize sindire, sindire bizim sokağın başına geldik. İşte ne olduysa o sırada oldu. Üzerime inanılmaz bir halsizlik çöktü. Normal şartlarda her zaman Yasemini evinin kapısına kadar götürürken, bu sefer buna cesaret edemedim.
Tuğrul_Güzelim üzerime bir halsizlik çöktü. Bir kereliğe mahsus olmak üzere burada ayrılalım. Sen eve girince telefonumu bir kere çaldır aklım sende kalmasın.
Yasemin_ Olur gelmene gerek yok burda ayrılalım. Bana güzel bir gece armağan ettiğin için teşekkür ederim.
Hani sevdiğin değer verdiğin birisi ile vedalaşmak için sarılırken elinle sırtına hafif, hafifvurursun ya, bizde öyle yaparken, birden sırtıma yumruk yemiş gibikızın üzerine itildim, gözlerim karardı dizlerimin bağı çözüldü. Eğer Yasemine o an sarılmış olmasaydım, düştüğüm yerde ne kadar kalırdım bilemiyorum.
Yasemin_ Sana bir şey oldu Tuğrul!
Tuğrul_ Evet bir şey oldu ama ne oldu bilemiyorum. Yardım et eve kadar gidelim.
Yaseminin yardımı ile eve geldik. Yatağımı açtı soyunmama yardım ederken hala söylenmeye devam ediyordu.’’ Gel inat etme hastaneye gidelim sen iyi değilsin’’ Zorlukla gözlerimi açarak ‘’ Yok be güzelim biraz dinlenirsem bir şeyciğim kalmaz. Sen fazla oyalanma evden merak ederler’’
Yasemin _ Sen orasını merak etme evi arar arkadaşımda kalacağımı söylerim.
Tuğrul_ Ha bir şey daha, Eğer bana bir şey olursa , Doğacak ilk çocuğun ister kız olsun, ister erkek adını Okyanus koy. Bu da benim senden ilk ve son isteğim.
Yasemin gözü arkada kalarak istemeye istemeye yanımdan ayrıldı. Benim için iyi başlayan gece bundan sonra yaşayacağım acı ve ızdırap dolu günler ve kalp krizlerinin başlangıcıydı. On beş ekim iki bin on beşin üzerinden aylar geçti. Doktorların biçtiği ömrün kilometre taşlarında yürüyorum. Yaşamaktan umudumu kestimmi? Hayır. Peki geleceğe umutlamı bakıyorum. Ona da hayır. O gece yaşadığım deneyimim Daha sonra yaşayacaklarımın yanında en hafifi kalıyordu. Ve kalp krizi konusunda ilk deneyimimdi. Her gece başımı yastığa koyduğumda yaptığım ilk iş sevdiklerimle vedalaşmak oluyor. El veda sevdiğim insanlar ya da beni seven her kes. Hiç belli olmaz Bu gece belki de sonsuzluğa giden uzun bir yolculuğa çıkabilirim.
BEN ÖLÜRSEM DOSTLAR
Ben ölürsem dostlar
Mezarıma gelmeseniz de olur.
Başınızı yastığa koyduğunuzda
Kurduğunuz hayallerin
Hiç olmadık bir yerinde
Aklınıza bir an için gelirsem
İyi bir adamdı yazık oldu
Ddemenize gerek yok
Sadece ama sadece
Allah’ın rahmetini dileyin.
Ben ölürsem dostlar
Öldüğümü sanmayın
Sadece sonsuzluğa kadar
Sürecek uzun bir yolculuğa çıkmışımdır
Hoşça kalın.
02.07.2016/ Pazartesi
Tuğrul Ahmet Pekel/ saat 03/20
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.