- 1684 Okunma
- 15 Yorum
- 1 Beðeni
HZ. ALÝ VE SECDE ETMEKTEN ALNI , DÝZLERÝ NASIR BAÐLAMIÞ KAFÝR -1-
HZ. ALÝ’NÝN ÞEHÝD EDÝLÝÞÝNÝN ( 18 RAMAZAN 661 ) 1355. SENESÝ SEBEBÝYLE ONA OLAN SEVGÝ VE 1355 SENEDÝR HÝÇ EKSÝLMEYEN ONA OLAN ÖZLEMLE…
********
Ýslam Tarihinde bazý olaylar ve bazý durumlar karþýsýnda benim kafam resmen durur. Ne diyeceðimi, nasýl bir yorum getireceðimi þaþýrýrým.
Bu olaylardan ya da durumlardan veyahutta doðrudan daðruya þahýslardan biri Amr ibn’ül Âs dýr.
629 Yýlýna kadar Mekke’de ticaret ile uðraþan zengin bir insandýr Amr ve 629 yýlýna kadar Müslümanlarýn karþýsýnda olan bir kiþidir.
Bedir, Uhud, Hendek Savaþlarýnda Müslümanlara karþý savaþmýþtýr. Habeþistan’a yapýlan ilk hicret esnasýnda da Hebeþ Kralýnýn muhacirleri öldürmesi ya da hapse atmasý konusunda giriþimlerde bulunmuþ ise de baþarýlý olamamýþtýr.
Daha sonra yine Habeþ Kralýnýn tavsiyeleri ile Müslüman olduðu ve 629 yýlýnda Müslümanlarýn safýna geçtiði bilinmektedir.
Müslüman olduktan sonra Kudüs’ün, Filistin’in ve Mýsýr’ýn fethinde çok önemli roller oynamýþ, hatta bu sebeple kendisine ‘’Mýsýr Fatihi denmiþtir’’
Yani Hz. Ebubekir, Ömer ve Osman dönemlerinde Ýslam Devletinin büyümesinde ve geliþmesinde çok önemli rolleri vardýr.
Buraya kadar güzel…
Bundan sonrasýnda ilk baþlarda Hz. Ali taraftarý iken daha sonra Muaviye taraftarý olmuþtur.
Pek çok peygamber sahabesinin ki içlerinde dünyada iken cennetle müjdelenen Talha ve Zübeyr’in de Muaviye tarafýnda olduðuna bakarsak bu da acayip deðildir.
Yok…Aslýnda burasý da acayiptir. Çünkü peygamberimiz Veda haccýndan sonra Gadr-ý Hum’da açýk açýk ‘’ Kim Ali’nin dostu ise benim dostum, kim Ali’nin düþmaný ise benim düþmanýmdýr’’ Buyurduðu halde Talha ve Zübeyr’in Hz Ali’ye karþý kýlýç kuþanmalarý, böyle bir þey yaptýklarý halde ( Bir yerde peygamberimizin düþmaný olduklarý halde – çünkü hadis gayet açýk…) dünyada iken cennetle müjdelenmiþ olmalarý acayip deðil de nedir? Yine de ‘’Bizim anlamadýðýmýz bir hikmeti olsa gerek ‘’ Diyerek Amr’a dönelim. Dönelim zira Hz. Ayþe’nin , Hz. Ali’ye karþý kýlýç kuþanmasýný da ‘’Abdullah Ýbni Sebe’’ Adlý - uydurulmuþ- bir Yahudinin fitnesi’’ ne baðlamak maalesef tarihi gerçeklerle örtüþmüyor.
Neyse…Biz Amr Ýbn’ül Âs dedik madem onunla devam edelim.
Bu gün Ýslam dünyasýnda yaþanan Sünni, Alevi, Harici ayrýþmasý ve hâlen süregelen çatýþmalarýn tam ortasýnda Amr Ýbn’ül Âs vardýr. Neden mi ?
657 yýlýnda Muaviye ile Hz.Ali ordularý Sýffin denilen yerde karþý karþýya gelirler. Yapýlan savaþta Hz. Ali’nin ordusu savaþý kazanmak üzeredir. Ancak Amr Ýbn’ül Âs’ýn aklýna gelen bir çare ile yenilmekten kurtulurlar. Bu çare ise askerlerin mýzraklarýnýn ucuna Kur’an sayfalarý takmak olur. Hz. Ali’nin ordusu - Hz. Ali’nin tüm itirazlarýna , ‘’ Bu bir hiledir, savaþa devam edin’’ Demesine raðmen - ‘’ Biz Kur’ana kýlýç çekemeyiz’’ Diyerek savaþmak istemezler.
Bu durumda yapýlacak tek þey kalmýþtýr: Her iki taraf da bir hakem tayin edecekler ve kimin halife olacaðýna bu hakemler karar verecektir. Hakemlerin kararýna ise itiraz olmayacaktýr.
Hz. Ali, Basra Kadýsý Ebu Musa El Aþ’ari’yi hakem tayin eder. Muaviye ise tabii ki kurnazlýðý ile ünlü Amr Ýbn’ül Âs’ý…
Sonrasý aslýnda bilinen þey ama yine de yazalým:
Ýki hakem bir çadýra girerler. Amr , Ebu Musa’ya ‘’ Bu ikisi yüzünden çok kan döküldü boþ yere. Gel her ikisini de halifelikten atalým. Daha sonra uygun birini halife seçer bu millet’’ Der. Ebu Musa bu tekifi uygun görür ve kabul eder.
Çadýrdan çýktýklarýnda Amr ‘’ Sen daha yaþlýsýn. Önce sen çýk ve Hakemi olduðun Ali’yi halifelikten attýðýný söyle’’ Der.
Ebu Musa, önlerine konan kürsüye gelir ve ‘’ Ben hakemi olduðum Ali’yi parmaðýmdaki bu yüzüðü nasýl çýkarýyorsam aynen öyle halifelikten çýkarýyorum’’ Der. Parmaðýndaki yüzüðü çýkarýp kürsüye koyar.
Daha sonra Amr gelir kürsüye ve ‘’ Ebu Musa’yý duydunuz. Ben de bu yüzüðü parmaðýma nasýl geçiriyorsam Muaviye’yi de öylece Halife ilan ediyorum’’ Der ve Ebu Musa’nýn kürsüye býraktýðý yüzüðü parmaðýna geçirir.
Ebu Musa ‘’Kavlimiz böyle deðildi’’ Diye itiraz etse de çadýrda ne konuþulduðunu bilen, duyan olmamýþtýr elbette.
Bunun üzerine bir grup ‘’ Bu bir hile. Ali Halifedir’’ Der ve Hz. Ali ile birlikte Sýffin’i terk eder. Hz. Ali’nin ordusunda bulunan bir grup ise ‘’ Siz Kur’aný deðil, insanlarý hakem tutarak dinden çýktýnýz’’ Der. Muaviye ordusu ise zaten en baþýndan beri Muaviyenin Halifeliðini kabullenmiþlerdir.
Yani Amr Ýbn’ül Âs’ýn bir hilesi, Ýslam Dünyasýný üçe bölmüþtür.
Bu bölünmeden hemen o anda doðan grup Haricilerdir. Alevi ve Sünni bölünmesi Kerbela olayýndan da sonra ortaya çýkan bir bölünme olsa da ilk temelleri bu Hakemler olayýnda atýlmýþtýr.
Geçenlerde bir arkadaþ bir vesile ile sormuþtu ‘’ Hakemlere neden ib… Hakem ‘’ Dendiðini.
Bir komplo teorisi olacak ama bu olay olabilir mi acaba?
Yani þu hakemler olayý günümüzde yaþansaydý Amr Ýbn’ül Âs’a ‘’ Ama senin yaptýðýn ib..lik’’ der miydik demez miydik?
Þimdi ben desem ki ‘’Hakemlere Ýb.. denilmesi 657 yýlýndaki o hakemler olayý ile baþlamýþ ve günümüze kadar bu böylece devam etmiþtir ‘’ buna inanan pek çok insan olacaðý þüphesizdir:
Evet..Hakemler olayýnda müthiþ bir alervere dalavere yapýlmýþtýr ama yine de Amr Ýbn’ül Âs gibi bir peygamber sahabesine, Ýslam’a bunca hizmeti olan birine – Sýffin Savaþýnda ve hakemler Olayýnda yaptýklarýný hiç bir zaman onaylamayýp kabullenmesem de- o çirkin sýfatý yakýþtýrmaktan Allah’a sýðýnýrým.
Evet…Bunca uzun bir giriþten sonra ana konumuza yani alný ve dizleri - çok secde etmek sebebiye- nasýr baðlamýþ kafire gelelim.
*************
- Ey Ali ! Sen her türlü ayýptan ve þüpheden uzaksýn. Sen dost ve düþmana cömertsin. Sen Aslan’ýn çocuðusun.
Sen eski ve gelecek bütün fenleri bilensin. Cesur ve meþhursun. Ey Peygamber (s.a.s)’in vasisi,seni bu makama Allah-u Teala seçti. Her türlü fazlýný Kur’ân’da sana verdi.
Hz. Ali’nin yanýndaki Müslümanlar, göz yaþlarý ile dinlemekteydiler bu orta yaþý çoktan aþmýþ kiþinin sözlerini. Bu nasýl bir Ali sevgisi, bu nasýl bir Ehl-i Beyt sevdasýydý böyle? Ýçlerinden hiç biri Ali’yi bu kadar güzel cümlelerle övemezdi. ‘’ Maþallah, Sühanallah, Barekallah’’ Diyerek ve gýpta ile bakýyorlardý o kiþiye. Hz. Ali ise sadece hafifçe tebessüm ediyordu.
Daha sonra hafifçe doðruldu.
- Ben sana nasihat ediyorum zahiri dostluktan; Gizlide ise bana düþman olmaktan.
Herkes þaþýrmýþtý. Zira Hz. Ali bu kiþiye ‘’ Senin dostluðun sadece görüntü. Sen aslýnda bana düþmansýn’’ Diyordu.
Adam da þaýrmýþtý. Ona olan sevgisinden zerre kadar þüphesi yokken nasýl olur da Ali onun için ‘’Sen benim düþmanýmsýn’’ Derdi.
Hz. Ali elbette ki bir þeyler biliyor, o sebeple böyle konuþuyordu. Çünkü Resulullah hayattayken Ehl-i Beytini
Tüm Müslümanlara emanet ettiði halde kendi ölümünden sonra onlarýn baþýna gelecekleri tek tek söylemiþti.
Ali için ‘’ Sakalýný senin kanýnla ýslatacak’’ Diye tam karþýsýnda oturup þimdi ona methiyeler düzen kiþiyi yani Abdurrahman Ýbni Mülcem’i iþaret etmiþti.
Abdurrahman Ýbn-i Mülcem elini alnýnda gezdirdi. Secde etmekten nasý baðlamýþtý alný. Avuçlarý, dizleri hep nasýr baðlamýþtý secde etmekten. Hayretle sordu.
-Ben mi? Ben mi seni öldüreceðim? Bu nasýl olur ya Ali ! Madem ki öyle bir þüphe var, o halde öldür beni.
Abdurrahman Ýbni Mülcem ‘’ Ya Ali ! Öyle bir þüphe varsa öldür beni’’ Derken gerçekten de son derece samimiydi. Sözlerinde en ufak bir riya yoktu.
Hz. Ali sustu önce
Ýbn-i Mülcem tekrar etti
- O halde emret de beni öldürsünler.
Sahabeler ayaða kalmýþlar onlar da ‘’ Evet. Madem ki sana düþman, madem ki seni öldürecek, o halde ondan önce biz onu öldürelim ‘’ Dediler.
Hz. Ali gayet munis bir edayla:
- Bu mümkün deðildir. Dinim cinayetten önce kýsasa izin vermez. Benim ilmim senin beni öldüreceðini beyan ediyor. Ama dinin hükümleri zahiri amellerle ilgilidir. Senden henüz bir þey görmediðim için þer’i açýdan sana bir þey yapamam.”
*******************
Devamýný gelecek bölüme saklayalým ama bu arada yýllardýr tartýþýlan bir konuya da bu vesile ile deðinmeden geçmeyelim. Eðer atlarsam bir tarih öðretmeni olarak çok önemli bir sorumluluðu atlamýþ olurum.
Fatih Sultan Mehmet’in Kanunname-i Âl-i Osman’ý ile baþlayan ‘‘…Ve her kimseye evlâdýmdan saltanat müyesser ola, karýndaþlarýn Nizâm-ý Âlem için katl eylemek münasiptir. Ekser ûlema dahi tecviz etmiþtir. Anýnla amil olalar.’’ Hükmü ne derece þer’i bir hükümdür burada tartýþmaya açmak gerekir Hz. Ali’nin yukarýdaki sözlerinden sonra…
Ve…Sayýn Prof Dr Ýlber Ortaylý der ki ‘’ Osmanlý Fetvalarýnýn pek çoðu aslýnda Þer’i hükümler deðildi’’
(Zaten Osmanlýda sadece þer’i hukuk deðil, ayný zamanda örfi hukuk denen bir hukuk sistemi de vardý. Yani Osmanlý Devleti salt Þer’i hukuku iþleten ve kanunlarý, kurallarý sadece þeriata dayanan bir devlet asla deðildi.)
Deðerli hocam çok doðru der her zaman olduðu gibi. ‘‘…Ve her kimseye evlâdýmdan saltanat müyesser ola, karýndaþlarýn Nizâm-ý Âlem için katl eylemek münasiptir. Ekser ûlema dahi tecviz etmiþtir. Anýnla amil olalar.’’ Hükmünü þeriatýn hiç bir yerine koyamazsýnýz. Yani ‘’ Muhtemeldir ki o beni öldürecek, o halde ben onu ortadan kaldýrayým’’ Hükmü þeriat hükmü deðildir.
Yukarýdaki Hz. Ali ve Ýbn-i Mülcem olayýnda da görüldüðü gibi þeriat olasýlýklarla hareket etmez.
YORUMLAR
þöyle ki la fettah illa ali............aliden baþka fethedici yoktur( hakk ýn dediði beni bilici yoktur )
la seyff illa zülfikar.......ve zülfikardan ( hz ali nin nefsi ) baþka nefsini (kendi þeytanýný ) terbiye eden recm eden yoktur
...............VARDIR..........
nasýl vardýr
hz. ebubekir e maðarada hz. peygamber efendimiz hafii zikri telkin etmiþtir
ben þimdi
la fettah illa ebubekir
la seyff illa kýlýncý desem doðru olur mu tabii ki olmaz bu kez hz. ali devreye girmez mi bu küfür deðilmidir yani bu denli mi peygamberimin hareketleri sonra o hiç bir kerre nefsiyyen konuþmaz tamamen yazýdaki mana nefsii içerikli
cahren hz. ali ye
hafiyen hz ebubekir e telkin edilmiþtir
nasýl fethedilir nasýl kýlýnca nefis kurban edilir hakk ýn hz. ibrahime ettiði telkin gibi
ayrýca sadece baþtaki bir hadisi irdeledik yazýdaki sorunlara deðinmedik daha ki rivayetler rivayetler vs. vs. :(
yok,sul tarafýndan 6/18/2016 8:43:52 PM zamanýnda düzenlenmiþtir.
sami biberoðullarý
LA FETA ÝLLA ALÝ, LA SEYFE ÝLLA ZÜLFÝKAR.
ZÜLFÝKAR
(
א )
Resûl-i Ekrem’inHz. Ali’ye verdiði meþhur kýlýç. ˜
Sözlükte “sahip” anlamýndaki zû ile “omurga, boðum” mânasýna gelen fekar kelimelerinden oluþan zülfekar Hz. Ali’nin iki tarafý keskin, ortasý yivli kýlýcýnýn adýdýr.
Kelime Türkçe’ye zülfikar þeklinde geçmiþtir. Hz. Peygamber, Bedir Gazvesi’nde ele geçirilen ganimetleri savaþa katýlanlar
arasýnda taksim ederken uzunluðu yedi karýþ, eni bir karýþ olduðu belirtilen (Ya‘kubî,II, 88) boðumlu bir kýlýcý kendine ayýrmýþtý. Kabzasýnýn ucu gümüþten, baþýnda bir halkasý, ortasýnda da gümüþten bir süs topuzcuðu bulunan zülfikarýn Merzûk esSakýl adlý bir kýlýç ustasý tarafýndan yapýýdýðý rivayet edilir.
Zülfikarýn Mekke’de Haccâcoðullarýndan Münebbih b. Haccâc yahut
Nebîh b. Haccâc’a ait olduðu zikredilmekle birlikte (Belâzürî, I, 144-145) genelde kabul edilen görüþe göre kýlýç Bedir’de öldürülen Âs b. Münebbih’e aittir. Onu öldüren kiþi bilinmediði için umumi ganimetler
arasýna dahil edilmiþtir (a.g.e., I, 145, 294, 521).
Kýlýca zülfikar adý, büyük ihtimalle ele geçirildikten sonra yivli ve iki
tarafýnýn keskin oluðundan dolayý verilmiþtir. Resûlullah zülfikarý Hz. Ali’ye verinceye kadar kendisi kullanmýþtýr (Ibn Seyyidünnâs, II, 918).
Resûl-i Ekrem’in zülfikarý Hz. Ali’ye ne zaman hediye ettiði kesin olarak bilinmemekte, genellikle Uhud Gazvesi’nde verdiði kabul edilmekte ve bu sýrada, “Lâ fetâ illâ Alî, lâ seyfe illâ zülfikar” (Ali’den baþka yiðit, zülfikardan baþka kýlýç yoktur) diye nidâ edildiði ileri sürülmektedir.
Bu hususta
farklý görüþler de vardýr. Meselâ Vâkýdî’nin naklettiði bir rivayete göre Resû- lullah, 6 yýlýnýn Cemâziyelâhirinde (Ekim-Kasým
627) Zeyd b. Hârise kumandasýndaki Hismâ seriyyesinde ele geçirilen esir ve ganimetlerle ilgili hüküm vermek üzere Hz. Ali’yi görevlendirmiþ, Ali de Zeyd’in kendisine itaat edip etmeyeceði konusunda tereddüdünü bildirince Hz. Peygamber, kýlýcýný (zülfikar) ona kendisi tarafýndan gö- revlendirildiðine alâmet olmak üzere vermiþtir
(el-Me³åzî, II, 559).
Resûl-i Ekrem’in
vefatýndan sonra Abbas b. Abdülmuttalib, Halife Ebû Bekir’e miras konusunda amcanýn mý yoksa amcazadenin mi önce geldiðini sormuþ, amcanýn önce geldiði cevabýný alýnca bu defa Resûlullah’ýn bineði
düldül ile zýrhý ve kýlýcý zülfikarýn niçin Ali'ye intikal ettiðini öðrenmek istemiþ, Ebû Bekir de zülfikarý Ali’nin elinde gördüklerini
ve kýlýcý ondan almanýn uygun bir davranýþ olmayacaðýný söyleyince Abbas bu isteðinden vazgeçmiþtir (Belâzürî, I, 525).
Zülfikar Hz. Ali’den sonra Hasan ve Hüseyin’e, Hüseyin’den sonra Ali evlâdýna intikal etmiþtir.
Þimdi...Her hadis ile ilgili bu kadar uzun kaynak yazarsam kabul et ki iþi gici býrakýp sadece ve sadecde sana cevap yetiþtirmekle geçer ömrüm. O bakýmdan bir zahmet diðer hadislerin kaynaðý için biraz da sen zahmet et araþtýr sevgili dostum.
Hem sen yazarken hiç bir kaynak göstermeden yazarken benden kaynak istemen ne derece adil bir davranýþ onu da senin takdirlerine býrakýyorum.
Selam ve sevgilerimle.
yok,sul
sahih müslim
sahih buhari
tam olarak
tirmizi ye yarým yamalak inanýrým ve inanýlýr
haydi tirmiziyi de katalým
bu dediklerin bir islam tarihcisinin zülfikar adlý kýlýncýn hikayesi
eyvallah
lakin hadis i þerifin açýklamasý yüzde yüz nagýs olarak gözüküyor ben tasavvufi yönünü yazmýþtým anlayacaðýnýzý umarak ki engin görüþünüzün anladýðýna þüphem yok
þimdi diyelim zülfikardan baþka kýlýç yok madem dünya gözüyle bakarsak
hz. ömer gibi bahadýr mý vardý ve kýlýncý ve namýnca
ya da halit ibn i velit ve kýlýcý muhteþemdir onlarýnki kýlýnç deðilmiydi
ya da diðer bahadýr sahabullahlarýn
iþte böyle
hala dahi malum hadis in geçerli bir ortamý yoktur benim için
ve özellikle bu hadis ve hikayesi
rahip bahira uydurmasýna ve dinimin düþmanlarýna hizmet eder
þöyle ki ben bir hadis demedim ya da bu böyle demedim bana ispat et dedim ve siz de edemediniz
bir islam tarihcisinin kitabýný bana delil olarak sunup benim o görüþ amel etmemi isteyemezsiniz
her neyse nagýs olmýyaydý boyun eðerdik bu yazý konusunun nazikliði itibarýyla çok ki,þileri yakar
bence bu þudur
hz. ali efendimiz ile
hz. muaviye karþý karþýya deðil mi
evet
mesele islamýn yücelmesi evet
kardeþlerden biri diyor ki babamý ben dr. a götüreceðim
diðeri diyor ki hayýr ben hoca ya götüreceðim
ikisi de sevap sahibidir
velakin hz. ali 10 sevap almýþtýr
muaviye ise 1 sevap almýþtýr
hz. ali yi tutup muaviyeye küfredersen
orda sorun vardýr bu müslümanlarý bozmak için ermeninin özellikle yahudinin oyunudur
hoþcakal üstadým saygýlarým ayyukaca
Þunu unutmamak lazým ki dinimizde ayrým gayrým asla yok dinimiz bir bütündür mezhepler vs. sonradan icat edilmiþtir...gelelim yakýn tarihe bir zamanlar Allah dedikleri zaman aðýzlarýndan ateþ çýkanlar þimdi Allah-ý inkar etmekte zira o tehcir olayý var ya içimizde ki o Ermeniler o zamanlar Türklere çoðunlukla da Alevi ve Kürt vatandaþlarýmýza sýðýnmýþlar örneðin en fazla dersimde hemde kýrk bin kiþi bir kýsým ermeni çocuðu da kuleli askeri lisesine sokulmuþ o gün bu gün hep fitne var içimizde bizi bizden koparan hep bizden görünüp de bizden olmayanlar..örneðin dersim olayýný ahþap köprüyü yakarak baþlatan kiþi:
ERMENÝ DÖNMESÝ OLAN MUSTAFA ATEÞTÝR...BU DÖNME ZATI MUHTEREM TAM DOKSAN YAÞINDA ÖLMÜÞTÜR AMA ÖLMEDEN DÖRT SENE ÖNCE HRÝSTÝYANLIÐA GEÇTÝKTEN SONRA ÖLMÜÞTÜR... KÝ o vakitler bir din alimi bile sorgusuz sualsiz asýlýrken o nasýlda köprüyü yaktýðý onca kan döktürdüðü halde Hemde bir Alevi olarak rahatça elini kolunu sallayarak geze bilmiþtir...BÝR DÜÞÜNÜLE HELE...
bizim ne Kürt ne Alevi ne Türk vs...ile hiçbir sorunumuz yok dostlar ve de hiç olamaz... sorun sadece Alevi- Türk- Kürt kispetine bürünmüþ olan dönmelerdir...bu iyice biline bunlar bizden biri gibi görüntüsünde tüm köþe baþlarýn-dalar...Allah iyilikleri rast getire bu millete ve Ümmeti Muhammet'e
KALIN ESENLÝK ÝÇÝNDE DOSTLAR...
sami biberoðullarý
Selam ve sevgilerimle.
yukardaki hadis-i þeriflerin kaynaklarýný yazarak gösterirseniz daha anlaþýlýr olur deðerli dostum...
özellikle rica edeceðim
yani bi cümle hadislerin kaynaðýný iliþtirin diyorum ki þüphe nerede bilelim
ve mananýn içeriði gerçekten o mu ,
ayrýca bana kara davut tan kaynak gösterirseniz kabul etmem onu da diyeyim
saygýlarýmla...
yok,sul tarafýndan 6/18/2016 7:09:42 PM zamanýnda düzenlenmiþtir.
sami biberoðullarý
yok,sul
yok,sul
yok,sul
Hocam tebrikler ediyor devamini merakla bekliyorum
Yazýyý da anlamadan kimin alný nasýr tutmuþ onu bile doðru okumadan
Sadece muhalefet olmak icin yorum yazanlarada ... Gulum bari boþa gitmesin :)))
yok,sul
yani deyin sileyim dostum benin için sorun olmaz
bakýn görün de...
sami biberoðullarý
Çok çok teþekkür ederim.
Rabbim yüzünüzden gülücükleri eksik etmesin.
Bu yazýnýn baþlýðý aslýnda sadece '' Secde etmektan alný nasýr baðlamýþ kafir'' olacaktý ama hemen fonda Zülfikar'ý gören bazý vatandaþlar anlamadan dinlemeden, ve tabii ki yazýyý tamamen okumadan '' Vayyy. Sen Hz. Ali'ye nasýl kafir dersin'' Demesinler diye.
Ama öyle anlaþýlýyor ki baþlýktaki ve baðlacý nazar-ý dikkate alýnmamýþ.
Bu arada,
Sevgili Yok,sul.
Yorumunu kaldýrma hiç bir zaman isteediðim bir þeydir bu. Ama yazýyý tamamen okumdan kaleme sarýlmak da istemediðim bir þeydir.
Selam ve sevgiler her ikinize de.
yok,sul
ayrýca bu yazýnýn ardýný getiremezsiniz kaynaklarýnýz daha baþtan bozuk diye düþünüyorum
tam bir alevi anlayýþýyla kalem kayýyor onu diyeyim daha baþýnda birsürü yanlýþlar var
izninle arkadaþým ve yazýyý okumadan yaptýðým yorum da doðru deðil ayrýca böyle karman çorman bir mana içerikli yazýya bendeniz de ayný üslupla cevap yazmýþtým bunu bilmenizi isterim
siz devam ededurun
bakalým nerelere uzanacak
itiraz edieceðim öyle yerler var ki
lakin o hep vardý þimdi mi düzelteceðiz deðil mi
hoþcakalýnýz dostlarým
sami biberoðullarý
Madem ki hanemize kadar geldin, keþke içeri girseydin.
Bizim gönül kapýmýz herkese açýktýr.
Selam ve sevgilerimle.
Merhaba Sami Bey, ben bizim bu Türk ve Kürtleri anlamakta gerçekten zorlanýyorum. Sizinde yazmýþ olduðunuz olaylarý bende daha önceleri defalarca okudum. Ancak hiçbir zaman bana ne tarih açýsýndan ne de kültürel olarak en ufak bir yararý olmamýþtýr. Baþýndan itibaren þunu belirtmeliyim ki, bir kere Hz. Ali Alevi deðildir. Hz. Alicilik Þiiliktir. Alevilik çok ayrý bir din ve siyasal düþüncesidir. Ýkincisi sizin gibi deðerli Türk veye Kürt olan arkadaþlarýmýz Ýslam hikaye ve söylencelerini bu kadar okuyup tekrar tekrar anlatmanýz, Türkiye'ye, Ýslama ve baþka birine ne kazandýrmýþtýr? Yaklaþýk bin beþ yüzyýl önce Arap fitneliði hala yayýlarak devam etmektedir. Bunun önüne geçilemiyorsa, tek çare bundan uzak durma deðil midir? Ve sizlere sadece okuyup yazan bir insani samimiyetinze inanarak, þunu tavsiye etmek isterim. Bu kadar Arap Ýslam Hikaye ve söylenceleriyle uðraþýlacaðýnýza, birlikte yaþadýðýmýz ve bin yýllardýr kader birliði yapmýþ olduðumuz Kürtler ile Türklerin tarihini inceleseniz, inanýn Anadolu da en güzel barýþ bizim olacaktýr. Arab'ýn kendisine faydasý olmamýþ ki, Türk ve Kürtlere olsun. Lütfen önce kendi kültürümüzü tanýyýp öðrenmek bizleri daha ileri götürecektir. Arap Ýslam dan bir þey olmayacaðýný en sonunda sizlerin torunlarý da görecektir. Selamlarýmla.
yok,sul
bu konunun kime ne yararý olmuþ ki... daha þiirin kapýsýndan girdik ki lanet orda durmuyor mu
herneyse hoþcakal...
sami biberoðullarý
Benim ve pek çok arkadaþýmýn yazýlarýna yaptýðýnýz yorumlara baktýðýmda maalesef sizi memnun etmemizin bir hayli zor olduðunu görüyorum. Çünkü þimdiye kadar beðendið,iniz bir yazýya rastlamadým.
Ha ben rastlamadým, belki vardýr.
Neyse...Eðer insanlara fayda ve zarar açýsýndan ele alýrsak Kürtlerin ve Türklerin tarihini incelemenin kime ne faydasý var?
Mesela alýn size Kürt tarihinden bir kesit: Benim atalarým Celali Kürtleriymiþ. Celali Kürtleri de Kars ve çevresinde oldukça etkili bir aþiretmiþ.
1878 yýlýnda imzaladýðýmýz Berlin antlaþmasý öncesinde Ermeniler , Ýngiliz temsilcilerine bölgedeki durumlarýný anlatýrken '' Burada Celaliler var. Celaliler bizi hiç sevmez'' Demiþler...
Eveeet...Yeni bir þey öðrendiniz deðil mi?
Peki size bir faydasý oldu mu? Hayýr. Bana bir faydasý var mý? hayýr.
Ýnanýn bana ben sizden daha fazla Türk Milliyetçisiyim o bakýmdan bana ''Arabýn kendine faydasý olmamýþ ki'' demenize gerek yok.
Kendi kültürümüze gelince:
Osmanlý Türk müydü deðil miydi. Önce bunu bir halledelim ki kendi kültürümüze gelelim. Zira 600 senelik bir tarihi reddedenler var.
Yani Osmanlý, bizim kültürümüzün bir parçasý mýdýr yoksa deðil midir?
Gördüðünüz gibi sadece Arap fitnesi deðil, Türk fitnesi de uðraþmamýz gereken sorunlardan.
Bu arada size bir þey sorayým: Çorum, Kahramanmaraþ olaylarý, Madýmak katliamý, bunlar Arabýn fitnesi mi sizce?
Söyleyebileceðim çok fazla þey var ama þimdilik kaydýyla yeter diyerek selam ve saygýlarýmý gönderiyorum.
Bu ortadoðu insanlarý neden böyledir..Neden fitne fücurun en alasý burada döner ve hiç bitmez..
Deðerli hocam, nefis yazýlarýný ilgi ile izliyoruz ve þahane anlatýmlarýndan sürekli yararlanýyoruz..
Varolasýn. Saygýlarýmla..
sami biberoðullarý
Sanýrým bunun en önemli sebebi peygamberlerin bu bölgelerden çýkmýþ olmasýdýr.
Peygamber din ve iman mücadelesi yaparken þeytanýn da fitne fücur için kollarý sývamasý elbette kaçýnýlmazdýr.
Pek ilmi bir cevap olmasa da dini açýdan sanýrým cevabý bu.
Selam ve sevgilerimle.
Bu mezhep konusunu,
gerçekten tarafsýz gözle inceleyen bir kitap var mý hocam?
Hem Sünnilerin, hem de Alevilerin tarafýnda olan yazarlar,
olayý gerçekten çok çarpýtýyorlar.
Okurken bunu çok rahat anlayabiliyorsunuz.
Tarafsýz bir gözle olaya bakmak isterdim.
sami biberoðullarý
En tarafsýz gördüðüm kiþi Prof Der Mehmet Çeliktir bu konuda.
Ýstersen þu videoyu izle.
https://www.youtube.com/watch?v=nFX61JjK-sE
Selam ve sevgilerimle.
Bekleyelim sonunu!!!
Sonu hayr olur inþallah.
Selam ve saygýlarýmla.
sami biberoðullarý
Yazýyý kast ediyorsan sonu hayýr deðil maalesef. Zamaným olursa bu geceye, olmazsa yarýn geceye tamamlamaya çalýþacaðým.
Selam ve sevgilerimle.
bi kere hz. ali efendimiz 5 vakit namazýndan fazla namaz kýlmazdý bunu bilelim ve örtünerek kýlardý bunu da bilelim alný nasýl nasýr baðlýyacak bi deyin hele þöyle seccadesine sürterse eðer alnýný nasýr deðil sadece orayý biraz karartýrsýnýz ve o da þu olur vaaay beee adama bak ammada allahýna muti denecek ve ona bu yüzden saygý duyulacak peh peh peh tam da hz. ali efendimize uyuyor bu denilenler kiiii býrak9ýn namazý hz. ali efendmiz ne demiþtir bilirsin mi deðerli dostum... þöyle eyy kabe sen sadece bir taþ yýðýnýsýn seni tavaf etmemin sebebi þu ki peygamberim tavaf etti ve o üç adet taþý öptü diye ben de aynýný yapýyporum demiþtir... aslýnda ariflere namaz bildiðimiz namaz yüktür lakin býrakmaz kýlarlar eyvallah eveeet bu ilmin ýþýðýnda ne alný ne de dizleri nasýr olur samimi bir kiþinin þöyle ki aslýnda bilinen namaz þeytan içindir ve dünya aðýrlýðýnda ondan kurtulmak yoktur þöyle ki onu müslüman edersiniz kiiii kurtulasýnýz... her neyse çoook yazarýz lakin burda kalsýn vesselam...
sami biberoðullarý
1-Hz. Ali Efendimiz beþ vakit namazýn dýþýnda oldukça fazla nafile namazý kýlardý.
Namaz kýlarken örtünmek derken eðer bizim Setr-i avretr dediðimiz þeyden bahsediyorsan malum o zaten namazýn farzýdýr. Onun dýþýnda örtünmesi konusunda bir bilgim yok.
2- Ben alný nasýr baðlayan kiþ derken Hz. Ali'yi kast etmemiþtim. Yazýnýn tamamýný okumadýðýn belli oluyor. Alný nasýr baðlayan Ýbn-i Mülcemdir.
3- Bahsettiðin '' Ey kabesen sadece bir taþ yýðýnýsýn'' Diyen Hz. Ali deðil, Hz. Ömerdir.
4- Aman dostum. ''Namaz þeytan içindir'' Þeklindeki bir ifadenin vebali çok büyük.
Selam ve sevgilerimle.
yok,sul
madem hangi nafileleri kýlardý ,
namaz derken hz. ali efendimizin yürüyüþü namazdýr zaaten ve aslýnda zikretmeleri nafile idi peygamber efendimizin ona telkin ettiði cehri zikr ile nafile ederdi namaz denilen þey budur...
ibn i mülcem hikayesinin kaynaklarýný gösterirseniz sevinirim
hz. ömer böyle bir ifade KULLANMAZ küfre girer
þeytan olmasaydý ne gerek vardý ki namaz ile düzelmeye
düzgün þeyi mi düzeltmek onu yamultmaktýr benim bildiðim
Çok doðru hocam tarihte yapýlan bu desiselerle nasila ümmeti parçalara ayýrdýlar bize de ayýklamak düþtü pirincin yaþýný Allah sonumuzu hayýŕli eylesin ne diyelim.
Emeðine saðlýk epey bilgilendik ne diyelim ya onlar haklý ya da bunlar.
Onlar kim bunlar kim onu da ben bilmiyorum.
Hayýrlý sabahlar.
sami biberoðullarý
Selam ve sevgilerimle.
Gadr-ý Hum olayýný gündeme getirmen tevafuk olmuþ hocam. Ne garip deðil mi, Resul-ü Ekrem efendimize iaþe verilen Hz. Ali Efendimize karþý kýlýç kuþanýyor. Hemde þahitlere raðmen. Peki çok iyi bilinen þahitleri kim, isimlerini ben söylemeyeceðim, ilgilenen olursa öðrenmeleri kolay.
Sýffin savaþýnda Hz. Ali efendimiz, onlar kaðýt parçalrýný mýzraða takmýþlar, Kur-an benim demiþ... Buyrun Kuran-ý Kerimi merak edenler kitap sayfalarýndan çýkamadýklarý sürece hakikate muvaffak olamazlar. Örneði Hz. Ali efendimizdir.
Devam etmeyeceðim yazmaya, zira Emevi köpeklerinin kudurmasýna vesile olmak istemiyorum.
sami biberoðullarý
Dediðiniz gibi Emevileri fazla kudurtmaya gerek yok.
Selam ve sevgilerimle.