Annem ve biz
Evin eksiği bazı şeyler almak ve fatura ödemesi için dışarıya çıktım.
Her zamanki gibi pazar arabamı aldım, sürerek ilerlerken sakat arabasıyla bir yaşlıyla göz göze geldik. Kimbilir nasıl bir hayat
yaşadıktan sonra bu arabaya mahkum oldu dedim. Evimin yanındaki huzur evinde kalıyor olmalı. Onu çocukları mı bıraktı yoksa
kendi isteğiyle mi geldi buraya? Nasıl olursa olsun eski aile sıcaklığını düzenini bulamadığı kesindir.
Akşam yemekte annemdeydik. Ailece hep birlikte onun evinde iftar etmemizden son derece mutlu oldu. Ortanca kardeşim tatlıyı
küçük kız kardeşim de diğer yemekleri yaptı. Mutfağa yardım edeyim diye girdiğimde istemedi. Ben de annemle sohbet etmeye
çalıştım. Kulakları duymadığı için konuşmak zor oluyor. Annemin eski cin gibi, yemeğini kimseye el değdirtmeden kendi deyimiyle
bir solukta yapan kişi gitmiş yerinde çocuklarına muhtaç biri oturuyordu. Gerçi onun böyle oturup kalmasına bir bakıma biz sebep
olduk. Başta gelinimiz onu oturttu, her şeyi kendisi yapmaya çalışarak. O zamanlar annem yine de yemekleri yapar, bulaşık yıkar
hatta bahçede çalışırdı. Eşimden ayrılıp annemin yanına gidince önce ben ona bulaşık yıkatmadım derken onu yapma, bunu yapma
kadıncağız oturdu kaldı. Şimdi zor oturup kalkıyor.
Sofrada annem keşke hep böyle birlikte yesek içsek diyecek oldu. sanki koro halinde hepimiz yalnız yemenin daha iyi olduğunu
söyledik. Annem kabul etmedi. Yalnız olunca yiyemediğini söyledi. Benim küçüğüm, daha iyi ya..sen şeker hastasısın az ye. Sonra
yanlış söylediğini anlayıp, ekmeği az ye dedi. Biz şimdi tatlı yaptık. Biz de tatlı yapıp yemiyoruz dedi küçük kardeşim. Düşündüm
bende çok seyrek tatlı yapardım. Kardeşim yaptığımız yemeklerden sana getiriyoruz zaten dedi. Annemin dediklerimize kendini
inandıramadı belliydi. Üzülerek sustu.
Annem şu an beni bekliyor olmalı. Biber fidalarını dikip, belki gelirim dedim. Sevinerek, gel hadi dedi. yaşlılığın en büyük sorunu
yalnızlık. Çocuklar kendi işinde gücünde olurken, yaşlı bir başına oturuyor. İnsan kaç yaşında olursa olsun eli ayağı tuttuğu sürece
bir şeyler yapmaya, üretmeye bakmalı. Bunları söylemesi kolay, ilerde ne olacağımızı bilmiyoruz. Ramazanın ilk günü küçük
kardeşimdeydik iftarda. Onun balkonu huzur eviyle karşı karşıya. Ayda beş kişi ölüyormuş. Hastaların iniltileri buradan duyuluyor-
muş. Çok üzüldüm. Daha ben ziyaretine gidemeden ilkokul öğretmenim ve eşi de ölmüş. Duyunca adeta şok oldum. Ben hep onu
orada hayal ediyordum. İstediği zaman arabasına binip gezip geliyor sonra da eşiyle rahatına bakıyor diye düşünüyordum. Gerçek
böyle değilmiş oysa. Orada kalanlar hep aile ortamını özlüyor, yakınları ziyaretlerine gelecek, iki çift konuşacağız diye gözlüyorlar-
mış!..
Okumam gerekiyordu ama yapamam. Kitabımı alıp, anneme gitmeliyim. Onun tek istediği yanında birinin olduğunu hissetmek.
10. 06. 2016 / Nazik Gülünay
YORUMLAR
Okumam gerekiyordu ama yapamam. Kitabımı alıp, anneme gitmeliyim. Onun tek istediği yanında birinin olduğunu hissetmek. En güzelini yaparsın en güzelini sevgili Glenay...
Annemli günlere daldım şimdi bende, çok ağır dönemleri olmuştu 4 yılı geçkin yatağa bağımlı kalmıştı. Bazı eş dost çok yoruluyorsunuz öyle güzel huzur evleri bakım evleri var ki, dediklerinde çılgına dönmüştüm, yok demiştim saraydan olsa asla. Yaşadıkları her son sanıyelerinde biz çocukları yanında olduğumuzda, ayrılığı geciktirecektir, son günlerinde son vazifelerimiz demiştim. Huzur evleri bana çok acı veriyor çok acıtıyor canımı dost. Terk etmişlik oluyor açıkçası.Oysa bizleri büyütürken annelerimiz ne çok geceler uykusuz kalmışlardı, yan komşuya bırakıp uyumayı asla düşünmeden. Anne ve baba kaybı çok büyük boşluk çok büyük bir yalnızlık...Annenize sevgilerimi iletin sağlıklı ömürler diliyorum...Son anına kadar yanınıda olması kalben dileğimle...Sevgilerimi bıraktım...
glenay
Elimden geldiğince
yanında olmaya çalışıyorum.
Kardeşlerim de yeterli olmasa da ilgileniyor.
Onun yerine kendimi koyup, öyle davranıyorum..
Huzur evinde ne kadar bakılsa da bir yuvanın yerini asla tutmaz.
Bunu orada kalanlar daha iyi anlıyor.
Annenize Allah rahmet eylesin, üzüldüm..
sevgilerimle..
İnsanlar yaşlandıkça etraflarında daha fazla birilerinin olmasını istiyorlar. Eh hani biz de genç sayılmayız. Mesela bana '' bey amca, hatta dede '' Denmeye başlayalı bayağı oldu.
İşin doğrusu şu arkadaşım: Eğer yakın akrabalar ( Oğul, kız, kardeş vs.) Hayırsız insanlar ise inanın huzur evinde yaşamak daha iyi. Hiç olmazsa oradaki insanlardan bir beklentiniz yok. Yani sizi sevseler de olur, sevmeseler de. Nasılsa içlerinden bir tane seven olacaktır. O bakımdan ben huzur evi olayına pek de soğuk bakmıyorum.
Bahsettiğiniz huzur evi nasıl bir şey şaştım kaldım. Ayda beş ölü demek senede altmış ölü demektir. Bir Huzur evinde zaten en fazla o kadar insan kalır. Bir senede bu huzur evi tüm yaşlıları öte aleme yollamış? Bana fazlaca abartılı geldi. Darülacezede bile o kadar değildir..
Ve son olarak: Her insan bir gün kendisinin de yaşlı ve yalnız kalabileceğini düşünerek yaşlı ve yalnız yakınlarını sık sık görmeye gitmeli, onların hal hatırlarını sormalıdır.
Annenize ve size sağlıklar diliyorum. Hayırlı Ramazanlar.
Selam ve sevgilerimle
glenay
Kardeşim yan komşusu, öyle dedi.
Huzur evi, bakım güzel olsa iyi de..
Neler oluyor bilmiyoruz..
Ordakiler belkide aile özlemiyle ölüyor.
Çok teşekkür ederim,
size de sağlıklar, hayırlı ramazanlar..
Selamlar..
haklısınız, kimin ne olacağını Allah bilir
sevdiklerimizi ne zaman kaybedeceğimizi de
Allah onlara hayırlı ömür versin inşallah
hayatın içinden duru bir anlatımdı
kutlarım Nazik Hanım
sevgilerimle
glenay
Çok teşekkürler Gülhun hanım..
sevgilerimle..
kim bilir ne çok özlüyordur anneniz yıllar önceki ev ortamınızı...
çoluk çocuk seslerini, tencere tava gürültülerini, mutfağın buharını, kapı önündeki ayakkabı kalabalığını...
gidin gidin mutlu olsun anneniz
bu yaşlarında onları kırmak da çok kolay mutlu edip sevindirmek de...
itina gösterip gönüllerini mümkün olduğunca hoş tutmalıyız ...
hayırlı ramazanlar
sevgi ve selamlarla...
glenay
Gittim..Şimdi geldim annemden.
Onun yanında oturmam bile onu mutlu ediyor..
Hayırlı ramazanlar Hicran hanım
Selam ve sevgilerimle..
Evet şaire hanımefendi kardeşim gerçek yaşam öyküsü. Hayatın gerçek yüzünü yansıtmışsınız.Geniş aileden, çekirdek aileye dönüşümüz bazı olumsuzlukları da beraberinde getiriyor.Kalem tutan elleriniz dert görmesin.Selam ve saygılarımla
glenay
Kocaman evlerde bir-iki kişi oturuyoruz.
Oysa küçük evimiz hepimize yetiyordu.
Selam ve saygılarımla..