- 354 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Mamon'du Belirme 6
Öncül sistem totem meslekli üreten ilişkiler üzerine kuruluydu. Farklı totem meslekli ürünler karşılıklı takas ediliyordu. Ve sistem bir grubun; karşı grup için de kendi totem mesleği ürününden olan nesneleri de üretmeleri üzerine ant içen bir imanla inşa olmuştu.
Sistem dışı anlayışla inşa olan Mamon, üreten ilişkiler üzerine dâhilen katılmakla, sistemi imar eden bir anlama da değildi. Pekiyi de sistem dışı olan Mamon, sisteme nasıl dahil olacaktı?
Hiç kuşkusuz Mamon mülkün sahibi olmakla güce kudrete sahip olup mülkün hakkı olur müdahalelerde bulunacaktı. Çünkü üreten ilişki bağıntılı mülk, güçtü. Güç baştan beri insanoğlunun boyun eğdiği bir baskı ve basınçtı.
Ön ittifaklı ilah üzerine kayıtlı mülk yoktu. Böylesi bir yansıma o aşama itibarıyla yapılamamıştı. İlaha izafe mülk sahipliğini söyleye bilmeyi ortaya çıkaracak olan foya; özel mülk sahipliğini akıl etmeyi foya kılacak durum, henüz ortada yoktu.
Eh bu foya da özel mal mülk sahibi olmanın defacto (fiili) hareketiyle ortaya konmuştu. Bunu da görmemek için kör olmak gerekirdi. İlahların üzerlerindeki grupları adına totem mesleğini bilme ve icra etme, mesleği öğretme temsilciliği; yeni mal mülk sahipleri mantığı içinde "ilahları mülk sahibi” kılışla yansıyordu.
İlerleyen süreç içinde ilahın mülk iyeliğine göre manaca dönüşümler yansıması başlayacaktı. İlahın bilme, icra etme, öğretme atıflı grup sahipliği, ilahın malı mülkü olmaya tarif edildikten sonra ilahın ortak kararlar almadaki fiili durumu; Mamon’du El İlahın mal mülk sahipliği (El melik) oluşla ve Mamon’un keyfi takdirciliğiyle ilahın kimi zıttı olurları, yer değişi verecekti.
Bu yer değişme içinde ilkin ön ittifaka göre olur anlamdan, köleci döneme göre olur anlama geçilecekti. Yani zıtlıklara oynanacaktı. Ortak olana karşı, ortak olmayan; mülksüzlere karşı, mülk sahipliği; ortak kararların takdir edilmesine karşın, keyfi tekil kararın takdiriydi. Elbet bu zıtlıkların kendisine özgü alt yapı inşacı yeni bağıntıları ortaya konacaktı.
Artık Mamon’du kavratış, bu ilk takdiri yapması; sonrasındaki alt yapı inşası içinde günahtan-sevaptan vs. bahsedecekti. El (Eş) Şekur oluşla az amele karşın çok sevap veren olacaktı. Kimine az, kimine çok kimine de hiç mal-mülk-rızk vermeyen Mamon; bu takdirine göre bu takdirin hep geçerli olması (kadim yasa olması) için takdir eden Mamon’un El Hayy (ilkten sonsuza değin yaşam sahibi) olması gerekiyordu vs.
Yeni mantığa göre eğriler doğrulacak, doğrular eğrilecekti. Yararlanıcı, sağlayıcı eşitlik; eşitsizliğe varacaktı. Eşitsizlik yeni bir boşluk devinmeli alan etkisini oluşma içinde adaletle, acımayla dengelenecekti. Bu yüzden Mamon; Elohim, Rab, Aton Rahman vs. adıyla El Adl (adaletli) de olacaktı. Merhametsizce, adil olmaksızın dağıtıp inşayı merhametsizce, adaletsizce kurmuştu. Ama nedense sonradan merhametli ve El Adil olmuştu!
Elohim nasıl sadece Yahudi olan yoksullara acıyan ve Yahudi yoksullar, arasında bir yardımlaşma öngörürse; El rahim de ahirette, sadece müminlerine acıyandı.
Mamon özellik oluşla hiç bilinmezken söz gelimi; ittifaka ait on bin koyununun dokuz binini, Dumizi’ye; sekiz yüzünü Aştan’a; yüz ellisini Enten’e; elli koyunu da Lahar’a verecekti. El mamon; Enkiduma, Geştinna ve İnanna gibi yüzlerce kişiye de hiç mal mülk vermemişti.
Mamon’un adaleti ve dağıtması buydu. El Mamon adaleti, adaletsiz oluşla böylesi bir dağıtımla köleci dönemin inşasına başlamıştı. Ki maldan mülkten kendilerine verilmeyenler; mülkü olanlara çalışıp rızkını böyle arayacaktılar!
Köleci inşanın zeminde yaptığı fay kırıklığı; her biri bir adaletsizlikti. Adaletsizliğe karşı adalet gibi alt yapı bağıntılarını Mamon; Mamon özelliği oluşla zaman içinde oluşacaktı. Bu oluşmasıyla Mamon kendi takdirine kendisinin karşı oluşuyla kâh başka Mamon (ilah) oluşla yansıyacaktı. Kâh ta adaletsizliğe karşı adaletli oluşun takdirde değişme sindirilince bu ikili özellikleri de yeniden tekil oluşla kendi üzerine alacaktı.
Mamon’du mana anlamasının ilk payları dağıtması içinde kendine rızk verilmeyenlere karşı sonraki düzlem içinde de rızk verir olan, El Rezzak tanımlaması; köleci mülkiyetçi deklarasyonun iman düsturunu oluşuyordu. Bu inşa sosyal bilince; gelenek ve kadim yasa şartları oluşuyla benimsetilip; sonraki kuşaklara da korunması gereken kutsal dini anlamalar oluşuyla yansıyacaktı.
Ön ittifaklı süreç içindeki ilahın tersi olan söylemleriyle yola çıkan Mamon’du söylem; üstelik köleci dönem içinde yeni moda bir söylem olmakla daha dikkat çekici ve etkili olup, eski ön ittifaklı gelenekti tutumu gözlerden kaçırıcıydı da.
Mal-mülk iyeliği üzerinde ortak tanımazlığı ve ortak akıl oluşla kararlar üzerinde müşterek kararlarda ortak tanımazlık deklarasyonuyla Mamon; tek takdir eden tasarruf olmuştu. İbrahim, Musa, İsa, Nuh vs. Mamon’du anlayışı tekrar etmek ile ve onu detaylandırmaktan başka bir şey söylemiyorlardı.
Tüm mesele Mamon’un bu savını; müşterek kararları oluşla, ortaklaşan ilahi mantık karşısında meşru yapmak zorunda olmasıydı. Köleci mülkiyetçi sahipliğin gözüyle, ittifak sahibi ilahların totem meslek temsilcisi olmaları yorumlanacaktı.
İlahların totem meslekle iş görücü olmaları; ilahların gördükleri iş üzerinde mal mülk sahibi olmaları yorumuyla ilahların keyfi tasarruf eder olmaları gerektiğini söyler oldular. Bu söylemin her bir soruşalı karşısında bunu türlü türlü ifade etmeye başladılar.
Köleci döneme sanallaşmış olmakla gelen ilahların temsilci özelliği; mülkiyetçi manada ilahın mülk sahipliği olması anlayışıyla sufle edilmeğe başlandı. İlahın temsil eder oluşu; mülkünü temsil eder sahiplik benzetmesiyle; İlahın (mamon’ un) mülk sahipliğine dönüştü.
Mamon’i güçteki servetleri Mamon’un keyfi takdirle kişilere vermesi İsa’cı düzen içinde diğer bir yönüyle fakirlere ve zenginlere göz tokluğu oluşla işlenecekti. "Kır zambaklarına bak ne eğirirler ne dokurlar. Ama Baba onları giydirir" dendiği gibi
Biz, ön ittifakı dönemlere gelecekte oluşacak tarihsel bilincimizle baktığımızda; ön ittifaklar tek ayak üzerine olmanın dar alan hareketi içindeydiler.
Tekilce bencil koşullar ve bunların ürünü olan totemi tecrit koşulları; totemi sosyal süreci, zorunlu oluşla ittifak içinde komünal olan yaşamlar ortaklığı içine getirmişti. Görülecekti ki bu plural olan gruplar arası ilişki tipi temelde maddi manevi servetlerin kendi ölçeklerinde birikme yapması demekti.
Ön ittifaklı komün yapılar bu birikmeyi yapmakla birikmelerin; kaderi etkileyen birçok yol adımı yapabilir olmasının yanında salt köleci döneme içine atılacak adımlara birer değiştirici dönüştürücü reosta hareketi olacağını hiç bilemezdiler. Ön ittifakların o günün inşaca şartları içinde bu kabil gelişmeleri görmesi, gözün kendisini görmesi gibi olanaksızdı.
Özel bağıntı içinde göz kendisini görmezdi ama genel bağıntı içinde gözün kendisini görmemesi diye bir kayıtlama yoktu. Genel olan bir olumsal oluşun içinde göz; kendisine özgü olanı seçme ayıklama yapmasıydı. Yani genel olan; özel durum girişmesi yapmadıkça olumsal olan hiç bir şeyle belirlenir ya da belirlenmezdi. Oysa özel bağıntı belirlenirdi.
Ancak şimdi bizler, tabiri caizse; dolaylı yoldan gözün kendi kendisini görmesini sağlayıp tahminde bulunup tasarımlar yapıyoruz.
Bir yanda yeni yeni inşa olan ön ittifak. Diğer yandan da ön ittifaklarımız hiç farkında olmadıkları bir sistem değiştiricisi, bir sistem dönüştürücüsü de olmaya aday birikimleriyle, komüne ait zenginliği ve serveti, biriktiriyordular.
Temaslı yapının inşa derdinde olan ön ittifakın önünde gözün kendisini görmeyi anıştıracak hiç bir seçenek ve seçme yetili bilinci, oluşmamıştı. Tek seçeneği; karşı totem grupla, temas edip etmeyeceğini; takdir edecek olan koşulların ortaya çıkmış olmasıydı. Bu nedenle ön ittifakın kendisi bir seçenek oluşla ortaya çıkmıştı.
Köleci sistem; komünal mülkiyet karşısına kişisel özel mülkiyeti, özel mülkiyet içinde olur diğer türleriyle birlikte seçenekli bir alternatif sel koşullarıyla beliren bir ortaya çıkıştı. Özel mülk edindirici diğer seçenekleri görmeyen, köleci inşanın ilk baştaki yanılgısı şuydu.
İnşanın başına takdiri anlam kılmakla ortam dağılımının nasıl olacağıyla belli olmayan bir soyutluğa sapılmıştı. Somut olan soyut anlamla denetleniyordu. Henüz inşanın yansımaları durulmamıştı. Soyut bir anlam ortaya koymanın karşı yansımalı somutluğu karşısındaki şaşkınlık ve şaşmaların bir oraya bir buraya koşuşturması vardı.
Bu şaşkınlık ve şaşmanın içinde özel mülkiyetçi tez canlılık vardı. İnşalaşmakta olan kişi sel, özel mülkiyetçi ilişki; diğer bağıntılarıyla birlikte olması gerekirdi. Tek yanlı özel mülkiyetçi sentez diğer bağıntılardan koptu. Onca sentez sorunu karşısında bile ortaklatan diğer bağıntıları görmezden bilmezden geldi.
Ortak katılımlı üreten emeğin birikim yapmaktan kaynaklanan yeni yansıması, başka başka bağıntılarıyla birlikte beliriyordu. Tez canlı gayretle oluşan özel mülk edinme olan bir tek yansıma; diğer somut bağıntılarıyla birlikte değil de; Mamon’du mana ile büyütüldü. Büyütülen bu anlam da sistemin kendisi yapıldı.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.