- 717 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
NE OLDU SİZE YAHU? DUT YEMİŞ BÜLBÜLE DÖNDÜNÜZ DİYECEĞİM AMA, BÜLBÜL NAMINA LEKE OLACAK!(*)
Diyarbakır-Sur ilçesine bağlı Dürümlü mezrası, Tanışık köyünde yaşanan sivil vatandaş katliamı gündemimize düştü düşeli, işbirlikçi cenahtan Selahattin Demirtaş, PKK’nın yönetim kadrosuna “Ölenlerin yakınlarından özür dileyin!” demiş meğer... Ben de sivrisinek geçti sandım, kulağımın dibinden!
Gasp edildiği söylenen damperli kamyondaki 15 ton kadarcık (!) patlayıcının, aksilik bu ya, çatışma sırasında kazara patlayacağı tutmuş da, 4 metre derinlikte ve 20 metre çapında bir çukur açılmış mezra yolunda! Mesele bununla kalsa iyi, bir de katliama sebep olmuşlar istemeden! Kürt kökenli (sadece “insan” olmak yetmiyor bazılarına!) 3 vatandaşımızın vücut bütünlüğü fazla zarar görmeden, diğer 13 vatandaşımızın ise ancak DNA testleri sonucu bulunup belirlenebilen vücut parçaları tabutlara konularak cenaze namazları kılınmış da(Hepsine Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum), devletimizi temsilen birkaç sayın bakanımızın dışında, kimseler sokulamamış mezra yakınlarına, yürekleri yetmemiş şehirlerde meydanlara çıkıp (Hiç değilse bir Özgecan kızımızın katli karşısında ayağa kalkıldığı kadar!) “KAHROLSUN PKK!..” demeye bir ağızdan!.. Her fırsatta, “Kahrolsun PKK” diyenlerin bir kısmının da, katledilen 16 vatandaşımızın “Kürt kökenli” olmalarına bakılarak, soluklarının çıkmadığını düşünüyorum giderek, ne yazık ki!..
Bakın, eğri oturup doğru konuşalım:
Irka, mezhebe ve parti ideolojisine dayalı bir standart oluşturmaya başlarsanız “tedhiş” olayları ve katliamlar karşısında, “senin taraf-benim taraf” çetelesi tutarsanız; işinize geldiğinde havalanır(!) işinize geldiğinde sus pus olursanız, istediğiniz kadar “hak-hukuk-barış” deyiniz... Bu dedikleriniz gelmez asla bu ülkeye! Ha, diyorsanız ki; “Zaten kim istiyor ki bunları? Bizim ekmeğimiz kandan, bizim koltuğumuz çatışma sürdükçe sağlam!” Bunu açıkça söylemeye yüreğiniz yetmiyor, öyle mi?
Eh, o zaman da, 79 milyon gözünü açacak! Oynanan oyunu görecek! Bu soytarılığa izin vermeyecek! Ülke çapında barış ve kardeşlik zinciri oluşturacak! Parti yöneticilerini, yandaş medyayı (Hakikati haykırmayan her medya organı yandaştır; ister onun, ister bunun yandaşı olsun! Bu hususta bile mutabık kalmak zorlaştı, maalesef!) ve sivil toplum örgütlerini hizaya getirecek bir zeminde topyekûn haykırmak! Halk olarak; oynanan oyunun (farkında olmadan) bir parçası, borazanı, ekmeğe yağ sürücüsü durumuna düşmemek için izan ve irfanımızı “uyanık” ve “sağduyu”da tutmak! “Maymuna bak!” diyenleri, bizzat “maymun” durumuna düşürmek, gerekiyor!
Yazı, rotasından çıktı!
“Gasp edildiği söylenen damperli kamyondaki 15 ton kadarcık (!) patlayıcının” akıbeti üzerine konuşuyorduk, söz “Türkiye havası”na döndü! Rivayet olunan o ki, “Aksilik bu ya, çatışma sırasında kazara patlayacağı tutmuş!”denilen “katil (!) kamyon” , oracıkta patlamak talihsizliğine uğramasa imiş, Diyarbakır’da, 19 Mayıs törenlerinde “havaî fişek” gösterisinde kullanılacakmış... Niyet, bu kadar masum ve sarih!..
..........................................
(*) Malum siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına, imza toplayıcılara hitabımdır!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.