Gene ben..
..Gene ben, her zaman ben defterim..Sana defterim diyorum, bunda kızmıyorsun değil mi?
Kadir İnanır ve de Türkan Şoray’ın birlikte oynadıkları bir film vardı, Al yazmalım diye, hatırlıyor musun? Ben o filmi izlerken, Al yazma nedir bilmiyordum, çok daha sonraları bir bulmacayı çözerken, kırmızıya al dendiğini o zaman öğrendim ve de çok şaşırmış, tebessüm etmiştim kendime.
..Çok hoş bir söz, al yazmalım, yanakların al-al olmuş, kırmızıya bu kadar vurgu yapmak, kırmızının ne kadar anlamlı bir renk olduğunun işareti olsa gerek..Çocukluğumda ve de gençliğimde hep sevmişimdir kırmızıyı ama hiçbir zaman cesaret edememişimdir giymek için
Ama yaş ilerledikçe az da olsa giyiyorum artık, çokta hoşuma gidiyor, acaba geç mi kaldım bu güzel rengi giymek için diye sordum ama yanıt güzeldi, hayır, geç kalmadın, geldi yanıt
..Oh bee, en sonunda kendi özgürlüğümü ilan edebilmişim, diyebildim geç de olsa..
Şimdi ben bütün bunları neden yazdım diye bir soru sorabilirsin bana, haklısın..Neden bu kadar anlamsız cümleleri kurdum ben şimdi..Aslına bakarsan yanıt çok basit, yanıt çok net ama ben söylesem mi, söylemesem mi diye düşünüyorum..
.. Okadar sevdiğim halde kırmızıyı giyemedim, başkalarının üzerine gördükçe hep özendim ve hep hayranlıkla baka kaldım, bu sadece o renk için değildi elbette ki, birçok şey için hep böyle oldu benim için..Belki de birçok kişi bana hayranlık duyarken, ben başkalarına hayranlık duydum hep…
Gülme,şurada oturmuş bir şey konuşuyoruz, gülünecek bir durum mu var Allah aşkına..
Bak oturmuşum seninle dertleşiyorum, lütfen beni dinle vede dalga geçme, en azından şimdilik, sakinleşeyim o zaman geçersin dalganı olmaz mı, iyi o zaman anlaştık, hadi gülümseyelim.)))
Ben hiç deniz, yada kum fırtınasına tutulmadım, hiç o yönde bir tecrübem yok ama dağları sorarsa bana her türlü fırtınayı gördüm yaşadım, o dağlarda. Gençliğimi güzelliğimi hiç fark etmedim bile, savurdum hepsini hunharca rüzgârın akışına ve sardı sarmaladı sis, götürdü bir güzel savurdu oralarda.
. Yaşamam gerekir miydi bütün bu olanı biteni, yoksa sadece şansız mıydım, bir bilebilsem..
Neden? hala geçmişimdeyim dersin, çünkü gelecekle ilgili plan yapamadığımdandır ve hiçbir zemin koyamadım ki geleceğime.Şimdi ise korkular yüreğime, yüreğim ise elimde dolaşıyorum..Çekip çevirsem beni, dolasam kendime, varsam ikili olmanın tadına ve bir kurtulsam şu yalnızlıktan, nasıl olurdu acaba?..
..Çok kötü anlar yaşıyorum çok..
Sanki her gün biraz daha eriyor yok ediyorum kendimi, kavanoz kapağının sıkışması gibi… Sıkışmışım, daracık bir yerdeymişim gibi boğuluyorum….
Eyvallah sana hayat, gene de sana aşk olsun demiyorum…
.Çekiyorum kılıcımı, bir şövalye gibi dövüşüyorum seninle..
Her seferinde ben yeniliyorum ama olsun, sana karşı ezilmiyor, dik duruyorum, ne güzel de kandırıyorum kendimi, öyle değil mi?.
Gündüz Yavuz...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.