- 970 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
DIŞ BORÇLAR ÜZERİNE -4-
İstiklal-i Tam Yolunda Atılması Gerekli Adımlar: DIŞ BORÇ ÖLÜM DEMEKTİR :
Dönemin süper gücü İngiliz emperyalizmi kabına sığmıyordu. Yeni pazarlar, yeni hammadde kaynakları gerekliydi ona... Bunu da, ancak Çin, Hindistan gibi diğer ülkelerle birlikte Osmanlı Devleti’nden sağlayabileceğini biliyordu.
Batı sermayesi, bu ’zengin ve işlenmemiş’ ülkeye girebilir, ona sahip olabilirdi. (Bugünkü Batı’da aynı: Yine kabına sığamama olgusu, yine pazar ve kar arayışları, yine ‘işlenmemiş’ bir ülke !)
İşte Büyükelçi Canning’in REFORM taleplerinden bazıları:
(Bunlara, şimdilerde “ yapısal uyum reformları ” (!) deniyor.)
- Devlet, İyi örgütlenmiş, tüm tebaasına(!) adil davranan, modern bir şekilde yeniden yapılandırılacaktır.
- Bayındırlık hizmetlerine önem verilecektir.
- Müslüman olmayan tebaaya tam eşitlik sağlanacaktır.
-Yabancılara banka kurma, yol yapma ve toprak edinme hakkı tanınacaktır.(Batı,bugünkü Türkiye’den de aşağı yukarı aynı şeyleri istiyor.)
Osmanlı Devleti’ne “reform” örtüsü altında kabul ettirilen bu değişiklikler, İngiltere açısından neden birer yaşamsal ödün ve kazançtı?
Şu nedenlerden dolayı:
- İngilizlerin “tebaa”dan kastettikleri, azınlıklardı. Çünkü bunlar ileride, Batı Emperyalizmi’nin en güvenilir işbirlikçileri olacaktır.
- “Bayındırlık hizmetleri”nin geliştirilmesi ise, Osmanlı ülkesinin, İngiliz Sanayii için bir pazar ve hammadde kaynağı olmasını kolaylaştıracaktır.
- “Yabancılara tanınacak haklar", Avrupalıların doğrudan yatırım yapmasını ve ekonomik faaliyetlerde bulunmasını sağlayacaktır.
- “İyi örgütlenmiş devlet”, ülkede istikrarı sağlayacak, borç geri ödemelerini güvenceye alacak, Batı Sermayesi’nin koruyuculuğunu yapacaktır. (Aynı koşullar epeydir günümüz Türkiye’sinde de oluşturuluyor.)..”
( Prof. Cihan Dura, İleri Yayınları,3.baskı2005,S.417,Sömürgeleşen Türkiye )
Sonuçlar:
”Büyük zafer” 1856 Hatt-ı Hümayun fermanıyla yasallaşır. Çok değil dört yıl sonra, 1860 tarihi itibarıyla Osmanlı artık borçlarını ödeyemez bir duruma gelmiştir. Bu durum tatlı faizlerle paralarını geri almaya alışmış Avrupalıları ürkütür.Yeni politikalar geliştirmeye başlarlar..
l862’de Avrupalıların başlıca sorunu şudur; Osmanlı Devleti’nin borçlarını düzenli olarak ödemesi nasıl sağlanabilir?
Bunun yanıtı “Türkiye’nin Mali Durumu Üzerine Rapor”dur, raporda istenenler tanıdık bildik şeyler, meşhuuur “Mali ve idari reformlar”!
Buradan 2001 krizine bir gönderme yaparak, reformlar ve büyüme sağlama söylemli Kemal Derviş’in ABD’den gelir gelmez; “ Önce güven ve istikrar, sonra büyüme ” demesinin, hiçbir şeyin değişmediği, değişenin sadece ve sadece tarihler ve şahıs isimleri olmaktan öte olmadığını belirtmekte yarar var.
Hobart - Foster Raporu :
Rapora göre Osmanlı vergilendirme düzenlemesi yapmalı örneğin; tarım üreticilerinin vergi yükü azaltılmalıydı. Bununla kalınmamalı, tarımın önündeki engeller kalkmalıdır vs.. Buradan amaçlanan şudur; tarımsal üretime ağırlık verin. Daha fazla tarımsal ürün ile İngiliz sanayine bol ve kelepir hammadde sağlayın..
Devletin ekonomideki yükü aşırıdır, uzun süreçte devletin elindeki mülkleri (emlak, orman, maden, arazi) satın. Özel sektöre kiralayın “..Özellikle yabancılara mülk edinme hakkı verilirse, devlet bundan büyük yarar sağlar. Kiraların süresi uzun olursa, piyasa değeri artar: Kiracılar mülkün bakımı için daha özen gösterir.”
( Prof. Cihan Dura, a. g. e.)
Rapor da “yapısal reformlar”da isteniyor. ’Ekonominin kapılarını serbest rekabete ardına kadar açın. Bakkal Mehmet Amca ile çok uluslu şirketler ’görünmeyen el’ ilkesi gereği rahatlıkla rekabet eder, korkmayın canım deniyor?! Bırakın arz ve talep serbestçe oluşsun. ..Tüm devlet tekellerine son verin, yerine işbirlikçi komprador burjuva, aile tekelleri oluşabilir!? Devlet işletmelerini yerli(!) ve yabancı sermayeye satın. ”Lonca sistemini" tasfiye edin..
Carlo Cotarelli, bilmem ne Kahkonen, Rıza(sız) Mogadam, Tüsiad’cı, AB’ci, ABD’ci ağızların 2000’li yıllar versiyonu öneriler işte...
Aşağıdaki tablo da başarılarının göstergesi:
(Kaynak: Basın,Yayın.Türkilizce söylem: Media..)
TABLO: 2006 Haziran Sonu İtibarıyla İç/Dış BORÇ VERİLERİ
DIŞ BORCLAR (MİLYAR DOLAR):
YILLAR : 2002 2003 2004 2005 2006
MİKTAR: 130.1 144.9 162.4 171.1 193,6
İÇ BORCLAR (MİLYAR DOLAR)__:
YILLAR : 2002 2003 2004 2005 2006
MİKTAR: 154.8 201.3 233.9 257.5 260.5
(Veriler 2002 yılından başlayıp 2006 yılının ilk altı aylık (Haziran sonu) dönemi itibarıyladır.)
Aradan onca zaman geçmiş, bunlar bir adım ilerlememiş. Ayının kırk hikayesi vardır ya hani ?! Kırkı da “bal” veya “armut” üstüne!?
Emperyalistler ve onların çeşitli türden işbirlikçilerinin de aynen öyle!
Bizler, yani Türk birey/ulus toplumsalı olarak soruyorum; bal veyahut armuta benziyor muyuz !?
Devam edeceğiz..
Göktürkmen
Ahmet Kutlu Ayyüce
09.09.2008
YORUMLAR
Göktürkmen kardeşim. Ülkemizin geçmişten günümüze kadar geçen süre içinde kanayan yaraya direkt değil, en direkt bir şekilde işaret etmişsiniz. Gelmiş geçmiş iktidarların amaçları ortada. Ver kurtul, sat kurtul. Bu o kadar kolay mı? Değil ama bir takım AB ve ABD Projeleri sayesinde maalesef Cumhuriyetimizin tüm kazanımları belirttiğiniz gibi birer birer elimizden gidiyor ve hiç bir Allah kulu çıkıpta neler oluyor, kimin malını kime veriyorsunuz diyemiyor veya demiyor. Sizi canı gönülden kutluyorum kardeşim. Elinize ve yüreğinize sağlık...
Göktürkmen
Tekraren okuma ve eleştiri/katkı bırakmanıza teşekkür ederim, saygılarımla...