- 366 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Sunu Kültünü Oluşma
Çingene başı yağı bol bulunca kıçına sürermiş. Totemilerin totem mesleği olan dönemiyle; ön ittifak içindeki totem mesleklerinin bir arada olduğu dönemler; totem döneme göre bolluğu ve refahı beraberinde getirmiştiler.
Zaten ilk temaslar da bu üreten ilişkilerden kaynaklı, görece bolluktandı. Karşı grubun, bu taraftaki grup kaynaklarına olası tasallutları vardı.
Diyelim ki akşam gün batımıyla birlikte siz her gün evin çevresi bir yere bir miktar yiyecek bırakın. Bir kaç gün sonra yiyecek bırakılan yere baktığınızda akşamın bastırmasıyla o yere yiyecek bulmaya gelmeyi adet ve alışma edinmiş bir tilki, ya da çakal, veya kurt türü canlıları hayretle gözlemlersiniz. Sonra da siz bu tür gözleminizi yavaş yavaş hile oluşla, inşa oluşla akıl etmeye başlarsınız.
Sizin günün belli vaktinde düzenli yiyecek bırakmanızla oraya gelen hayvanlar; o yere gelmekle düzenli bir yiyecek bulan canlılara dönüşürler. İşin kotarıcısı olan sizinle tilki-kurt vs’nin, arasında düzenli bir iletişim ya da düzenli bir temas kurulmuş olur. İşte sizin totem mesleği icra etmenizden ötürü gördüğünüz totem mesleği nedenle totem meşgaleniz size artı ürün verir.
Totem grupların totem mesleği nedenle gördüğü iş; tüketildikten sonra artan ürün fazlası olan yiyecekleri verdi. Artık ürünün harcanması sizin tıpkı yabanıl hayvanlara yaptığınıza benzer bir tutumun aynısını; sizle komşu grup arasında köprü bir bağ iletişmesi olmasını size düşündürür. Artık ürün düşmanınız olan karşı grupla, sizlerin arasındaki; böylesi bir bağıntı sal temas edilmeyi olanaklı kılmıştır.
Bir gelişme, akla gelmedik olay zaman süreçlerinin boşluk devinmesini ortaya koyacaktı. Siz de bu boşluk devinmesinin içini, seçme ayıklamalarınızla dolduracaktınız (kesikli sürekli kılacaktınız).
Nasıl darlıklar bir totem grubu, "grubun dışındakilerine dokunmayacaksın” türünden yalıtılmışlıkla bir totem yasa içinde kıldıysa; totem meslekleri nedenle artı ürün fazlası veren gelişme de onlarla "dışınla temas edip ona dokunacaksın" demenin yol süreçlerin ortaya koymuştu.
Bu niceli gelişmelerle buradaki tüm sorun gruplarına; "dokunmayacaksın" diyen totem süreci; şimdi de karşı ittifakı grubuna "dokunacaksın" demenin, ilahlar süreci içine sokulabilmekti.
Çingene başı yağı bol bulmasaydı yağı kıçına sürme gibi bir boşluk devinmesini pek pek ortaya koyamazdı. Totem gruplar üreten totem mesleği ile düzenli sağlama yapmışlardı. Totemilerin düzenli sağlama yapma becerileri yanında “artık oluşla” biriken bol ürünü bulmasaydılar; gruplar arası temaslı boşluk devinmesini pek pek ortaya koyamazlardı.
Üreten totem mesleği olmasaydı; bu temaslar, bu düzeyde olası olmayacaktı. Bu üreten ilişkilerdi temas; "dokunmayacaksın onun elinde yemeyeceksin" diyen tabuya dek ilk totem yasanın sonunu da getirecekti.
Totem aitliklerin birbirleri arasındaki karşı grubun olası tasallutuna karşı artık ürün verisi olan bir kısım yiyecekleri; hediye oluşla sunu yaptılar. Bu sunularını (kurbanlarını-kurtulmalıklarını) karşı grubun kolay bulup alması bağlamında iki grubun bölgeler arasındaki o iki gruba yakın kesim alanının içine bıraktılar.
Gruplar, bu karşı grup patentli totem yiyeceklerini sunaklarda düzenli aralıklarla bulmaya başladılar. Düzenli ziyaretle, düzenli hediye sunusu bulmak grupları akıllandıracaktı (grupları iletime edecekti). Birbirine karşı düşmanca ve yamyamca tepkili olan bu gruplar; bu sunular nedenli köprü iletimleri karşısında grupların buluşma alışmaları; gruplarda rutin olmaya başladı. Gruplar düzeyinde duygusal, akılsal alışmalarla yakınlaşma teması, gruplar arası fiziki teması da ortaya koydu.
Artık keslerce tekrarı olan bu tür deneyimlerle; en az iki grup arasının fiziki görüşme temasları başladı. Türlü yansıması olan temaslardan, temasların özgün seçme ayıklamaları yapıldı. Böylece ön ittifaklarla sentezi olur tutumları ve ön ittifaka gidecek olan yol sürecinin inşa girişmelerini adım adım akıl ettiler. Böylece bu ön ittifaklı süreçle ilahtı dönemi ortaya koyacaktılar.
Ön ittifaklar totem döneme göre hayli rahatlıktı. Bir yanda ön ittifakın onca pratikliği, rahatlığı, konforu; diğer yandan da totemilerin; ön ittifaklı süreç içinde olmaya karşı totem dönemin koşullu tepke olmasının kişiler üzerindeki sosyal öğrenmeli baskı ve basıncı vardı.
İşte bu yaman çelişkiydi. Vaz geçmesi gerekilene karşı, vaz geçemediği süreçler kırılması; onları orta bir yol tutmaya ya da onları orta yollu bir vicdani sığa içinde olmaya götürüyordu.
Ön ittifaklar totemimize ummadığı kadar rahatlıkları sağlamaydı, fakat totem dönem aiti kişilerin ittifak içinde totem dönemin ev sahibi oluşuyla, totem dönem rehberliğinin yüzlerce yıllık birikimiyle edindikleri totemi vicdanları sızlıyordu. Kişilerin totemi vicdanı, ön ittifakın içinde; için için kanama yapıyordu.
Çünkü totemilerimiz, ön ittifak için birçok totem yasalardan vaz geçmiştiler. Vaz geçilenler totemilerde vicdan yapıyordu. Manadı anlama içinde bu; toteme, atalar ruhuna saygısızlıktı. Bu totemdik murakabe ile oluşan vicdanın ağırlığı, totemi kişimize; totem dönemlerini ve totemdi atalar ruhunu tazim etmeye çağırıyordu. Totemi sosyal vicdandan oluşan ruhu ve vicdanı, ancak böyle huzur bulurdu. Bu ruhi hal; tam bir totemi koşullanmayla sosyal öğrenmenin bir değişme karşısındaki paradoksuydu.
Ön ittifak içinde de üreten ilişkiler, ihtiyaç fazlasının bolluğunu vermişti. Totemimizde animizdi mana anlaması vardı. Bu animizdi anlamaya göre bol olan yiyecek ve içeceklerden bol olan bir kısmını, kendisi gibi aç susuz olabilen totem atalar ruhuna sunmalarıyla saygısızlıklarının karşılığını takdim edebilirlerdi. Bu bir özür ve affedilmeyi dileyişti.
Kendi totem mesleği ve kendi totem yiyeceği olan gruba ait ilk totem mesleğinin ürünleri bu pişmanlık karşısında totem atalar ruhuna, yani kendi totemlerine sunuluyordu. Bunda şaşacak bir şey yoktu. Totem ürünleri bir zamanlar atalarının yediği ve kendilerine intikal ettirdikleri deneyim ve bilgiler totem (ata sal) mesleklerdi. Bu günleri sağlayan atalara minneti duygu içinde olmakla totemimizin kendi totemini sungu (kurban) ile saygılaması ve ritüelime etmesi, çok çok pek kuvvetle olasıydı.
Üreten ilişkiler içinde olan gruplarla, ön ittifak içindeki ilah çocuklarının ölüleri, barbar gruplarca yeniyordu. Ölülerin yemesini önlemek için totem meslekli grup döneminden beri ve ön ittifak içinde dahi üreten ilişkilerdi uygarlığın yaratıcıları barbarlara ölülerini yemesinler diye ölüleri için ölü yiyeceği veriyordular. Ölü yemeği mezarın dışına konmakla ölü yenmekten kurtulmuş oluyordu.
Barbarlar bir seferde ölüyü yemek yerine, düzenli olarak en az bir hafta mezar başında hazır yiyecek buluyorlardı. Ölüm yemeği böylece barbarın yamyamlığına az çok gem oluyordu. Ölü yiyeceği vermek ölüsünün çürüme süreci kadar bir süre ile ölüsünün yenmesini önleyebiliyordu. Ölüm yiyeceği ölüyü yamyamların elinde kurtarmak, için ölü kurtulmalığı kurban oluyordu.
Yamyamlığın hayli seyrelip gizlendiği köleci dönem içinde ölüsü mezarda durup duran çok milletler nazarında ölü yiyeceklerinin anlamı bilinmez oluşla değişecekti.
Köleci sistem öte dünya anlayışını ve ölüp te dirilme oluşun hesap verme anlayışını da ortaya koymuştu. Adet oluşla sürüp giden ve anlamını bilmediği ölü yiyeceği konusundaki bu değişmenin birisi de mezarı başına konan ölü yiyeceğinin, köleci sistem ruhuna uygun oluşla açıklanmasıydı. Ölünün kurtulması olan ölü yiyecekleri, mezara konup öte dünyada Oziris önünde dirilmenin karşılığı yiyecek olmakla söylenmesiydi.
Bir ve aynı şey gibi olan bu üç farklı tutum; üç farklı ritüeli ve giderek sentezini ortaya koyuyordu.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.