ANILARIMIZIN SAHİLİ
ANILARIMIZIN SAHİLİ
1.
Sonbaharın sakinliği var limanda. Bir kaç tane sanki sahibi habersiz terketmiş de boynu bükük kalmış gibi duran balıkçı teknesi dışında ıssız. Lodos mu esen bilemedim ama oldukça soğuk esiyor. Balık ve iyot kokusu.Buram buram.
" Onca seneyle beraber senin kokunda acaba buralarda bir yerde midir ? "diyorum sessizce. Rüzgar mırıltımı hiç kimselere duyuramıyor.
Üstümde siyah montum. Yakasını kaldırıyorum hayallerimle birlikte. Ellerimi tekrar montumun sıcağı bekleyen ceplerine sokuyorum. Sahile inen yola geçiyorum . Kumsal benden herşeyi kaçırmış gibi bomboş. Dün geceki yağmurdan her yer çamur. Deniz bembeyaz köpüklü dalgalarla beni selamlıyor. Adın çalınıyor kulağıma rüzgarın sesinden. Aptalca gülüyorum kendime. Bereket versin kimsecikler yok. Gören kim bu şaşkın diyecek. Kızarıyorum.
Hani o kıyıdaki kocaman kayalık var ya . Hala duruyor. Hafifçe tırmanıp üstteki düz kısma oturuyorum. Islak. Donuma kadar ıslanıyorum. Kot pantalonum ayağa kalkınca " bakın şu aptala yaş taşa oturdu" diye bağıracak diye düşünüyorum. Tekrar kızarıyorum.
2.
Rüzgar ismini dalgalarla kulağıma fısıldamaya devam ederken ben anıları düşünüyorum. 15 yıl geçmiş üstünden . Buradaki o son gecemiz geliyor aklıma nedense.. Hani şu yerli rock gruplarının konserinin olduğu gece.
Mevsimlerden çok neşeli cıvıl cıvıl bir yazdı. Aylardan ise unutulmaz içimizi serinleten bir temmuz. Günlerden en sevdiğimiz gün olan aşk dolu bir cumartesi . Beraber geçirdiğimiz ilk yazdı bizim için. Finaller bütünlemeler tüm sorunlarıyla beraber bitmiş okul derdini istanbulun sokaklarında geride bırakmıştık.
3.
Eleleyiz . Kumsalda yürüyoruz. Ayaklarımızda terlikler. Mutluluğa dair ne varsa yanımızda. İkimiz bizi evimize getiren leyleklerden yeni inmiş gibiyiz.
"Sen benim ikinci hayatımın başlama noktasısın " diyorum.
Gözlerin bana dönüyor , kirpiklerin açılıp kapanıyor. Birden dudaklarıma yapışıyorsun . Önce duraklıyorum. Sonra bende orta yerde o kadar kalabalığın içinde olmamıza aldırmadan dudaklarını bırakmıyorum. Sanki saniyeler değil saatlerce. Bir kaç genç bize bakıyor. Biri alkışlıyor , bir diğeri "hop aile var "diyor pervasızca.
Yürüyoruz sonrasında çevredekileri hiç duymamışcasına. Yüreğimin gürültüsünü herkes duyuyordur diye düşünüyorum . Ellerinden tutuyorum sımsıkı. Başlarımız yanak yanağa.. Kumsaldan uzaklaşıp kayalıklara geliyoruz.
4.
Şu an oturduğum yerde oturuyoruz. Yer kuru , dalgalar ulaşmıyor. Güneş tam tepemizde ısısını ve ışıklarını sanırım sadece bize gönderiyor.
"Bak güneş bile izliyor bizi. Aşk bu işte ", diyorum.
Bir kez daha yapışıyor dudakların.
5.
Konserin olduğu gece sabaha kadar uyumuyoruz. Sahildeki konser önce kulaklarımızda , sonra gözlerimizde , en sonda yüreğimizde devam ediyor. Senin şarkıların benim şarkılarıma karışıyor. İki bilinenli basit bir denklemin çok blinmeyen sözcüklerini aktarıyoruz birbirimize.
Anılar , hatıralar , geçmiş , gelecek , hayaller , düşler , aklımıza gelen ne varsa sabaha kadar resmi geçit yapıyor dudaklarımızdan.
6.
Hep sağır ve dilsizdi bizim sevdamız . Hatırlıyor musun kavuştuğumuzda birbirimizi dudaklarımızdan okurduk . O zamanlar dudaklarımız öyle güzellikler anlatıyordu ki. Hem dinlemeyi severdik , hem dinletmeyi. Sevince hayat ne güzel oluyor değil mi?
7.
Her zamanki gibi geçmişle bugünü karıştırıp gün batımını izleyip seni düşünüyorum . Kurulu bir saat gibi kalbimin çarpıntılarının tavan yaptığı anılarımızın sahilindeyim. Kaybolmuş bir romantizmi hatıralarla yaşarken 70li yaşlarda bir adam yaklaşıyor yanıma.
"Merhaba"diyor yüzüme bakarak
"Merhaba amca" diyorum sakince.
"Gündoğumu sevinçdir evlat , günbatımı ise hüzün . Gözlerin batan güneşin ardında başka bir ülkeye seyahata çıkmış gibi.Hüznün çok mu uzaklarda " diyor .
Bakakaldım adamın yüzüne. Demekki içime işlemişti. Sensizliğin hüznü. Ve her "gören göz "bunu gözlerimden okuyabiliyordu.
AYHAN SARI
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.