- 685 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
HER ZAMAN HAKTAN YANA OLMALIYIZ
Bilindiği üzere Hak Yüce Allah’ın bir mübarek ismidir. Ayrıca her doğru olan şeye de Hak denir. Hakk’ın karşıtı batıldır, zulümdür. Yine Hak denince kıyamet günü hiçbir kimsenin haksızlığa uğratılmayacağı ve her Hak sahibinin mutlaka Hakkını alacağı akla gelir. İnsan dediğin daima, Hak ve hakikatten yana olmalı, hakikatı görmelidir. Ve her zaman haklıdan yana olmalı, onu savunmalıdır. İslam şairi M. Akif bu durumu ne güzel dile getirmiş;
( Allah’ın namütenahi adı var, en başı Hak
Ne büyük kul için Hakk’ı tutup kaldırmak.)..
ve yine bu konuda said paşada,
(Halkı tahrip eyleyip de kendini abad eyleme,
Bu cihanı ev yapıp ukbayı berbad eyleme.),derken ne kadar güzel bir Hakikatı Dile getirmiş.
Bu telkinler ne büyük mana ifade ediyor.Haktan yana olmalı gerçeğini kavramak büyük bir kurtuluş, kavrayamamakta,HAKKI İNKAR ETMEKDE büyük bir gaflet ve felakettir.
Ateist görüşe sahip olanlar, aklın emrettiği gerçeklere muhalefet ederler. Hesap gününü, cenneti, cehennemi, sıratı, mizanı, öldükten sonra dirilmeyi inkar ederler. Bunları yok sayarlar. Sanki yok saymaları ile onların yok olmayacağını bilmezler. Durumlarının çok perişan, sonlarının da çok kötü olacağını düşünmezler.
Bu konuda çok misaller var. Fakat Mevlana’nın verdiği misal ile deve kuşu misalini vermek çok faydalı olur düşüncesindeyim. Mevlana hakıkatleri inkar edenlere, iki parmağınız ile gözlerinizi kapatınız, sonra da hiç birşeyi göremiyorsanız bu parmaklarınızın gözlerinizi kapattığındandır. Yoksa kainatta hakıkatlere götüren varlıkların olmadığından değildir. Kainattaki bütün varlıklar insanı Allah-ü Teala’nın varlığına, birliğine onun güç ve kuvvetini tastik etmeye götürmektedir.
Hesap günü ve ahirette karşılaşılacak durumları gözardı edenlerin bu durumunu devekuşu hikayesi ne güzel anlatır.
Şöyle ki; birgün deve kuşu o koskoca hartal gövdesi ile bir yerde durmaktadır. Birden karşısında avcıyı görüvermiş ve kendi kendine, bu avcının elinden artık kurtulmam çok zor bari başımı şu kum yığınına sokayım, zira ben avcıyı görmezsem o da beni nereden görecek demiş. Oysa ki o küçücük başından başka bütün o koskoca vücudu dışardadır. İşte bu devekuşunun durumuna düşmemek için dünya ve ahiret için çok çalışmalıyız. Allah-ü Teala’nın bizlere vermiş olduğu kabiliyetlerden ve nimetlerden dolayı birgün mutlaka hesaba çekeceğini unutmamalıyız.
Unutmayalım ki Allah ve Resul’üne itaat edenle isyan eden asla bir olmayacak. İtaat eden cennetle Allah’ın cemaliyle mükafatlandırılacak, isyan ve küfür üzere yaşayıpta o durum ile ölen de cehennem ile cezalandırılacaktır. Bunun böyle olacağını Allah’ımız Kuran’da, Peygamberimiz de hadis-i şeriflerde bildirmektedir. Allah’a itaat ve şükürde asla ihmalkar davranmayalım, şu yalancı dünyada küçücük bir iyilik yapana yıllarca teşekkür edilir de bize her türlü kabiliyet ve nimetleri ihsan eden Yüce Allah’a itaat ve şükür yapmamız gerekmez mi?
Şöyle güzel bir atasözü vardır; ’Suyu getiren ile, testiyi kıran asla bir olmaz’ şeklinde..( VE BU DÜNYA AHİRETİN BİR TARLASIDIR,İNSAN BU DÜNYADA NE EKERSE AHİRETTE ONU BİÇECEKTİR...) Gerçekten de temiz akıl sahibi olan bir kimse, sevgili peygamberimiz, diğer bütün peygamberler ve bütün Allah peygamber aşıklarının cennetle mükafatlandırılacaklarını kabul ederler,bundan hiç şüphe etmezler.. İnsanlık tarihi boyunca da Firavun, Nemrut, Ebu Leheb ve Ebu Cehil gibi Allah, Peygamber, Din, İman, Kuran düşmanlığı yapanların da Allah’ın gazabına, azabına ve cehennem ile cezalandırılacakları asla unutulmamalıdır. Ve inananlar ,var güçleri ile çalışarak,namaz,niyaz üzere olarak cehenneme Düşmekten ve cehenneme götürücü Büyük günahlardan da şiddetle sakınarak bir ömür yaşarlar.
Sonuç olarak Bu Dünya bir imtihan yeridir,
İman Allah ve Resulunun bildirmiş olduklarına,Amentüyede şeksiz, şüphesiz inanmaktır. Buna Gayıba şeksiz,şüphesiz iman edip, ebedi kurtuluş için Allah’a karşı görevlerini yerine getirmekde denir.
İslami ilimler vahye ve sağlam bilgilere dayanır, ONUN İÇİN İSLAMI VE KURANI İNCELEYENLER MUTLAKA DİNDAR OLUR,ÇÜNKÜ İSLAMİ VE KURANİ İLİMLER VAHYA ALLAHIMIZIN BİLDİRMESİNE DAYANIR,BU BİR HAKİKATTIR,BU BİR GERÇEKTİR.BAZI İNKARCILAR DEVE KUŞU MİSALİNDE OLDUĞU GİBİ,BU HAKİKAT KARŞISINDA BAŞINI KUMA SOKMA TALİHSİZLİĞİNDE BULUNSADA...
. İlim, iman ve güzel amel yapmayı gerektirir. Onun için temiz Akıl sahibi bir kimse mutlaka dindar olur. Allah, peygamber, din, iman Kur’an, namaz, dua, doğruluk, hoşgörü ve adalet üzere bir ömür yaşamayı kendisine gaye edinir,Şu Dünya misafirhanesinde Gayeli yaşar,Gayesi de Allah Rızasına ulaşmak olmalıdır.
ABDULKERİM KAYA.EMEKLİ VAİZ.11.04.2016.ANKARA
Yorum Yaz
Hakkımızda | Gizlilik ve Güvenlik | Kullanıcı Sözleşmesi | İletişim