- 488 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Dostu, İsmi ile Çağırmak...
Çok değil, iki saat önce uykuda idim... doğduğum mahallemin sokağında kapı komşularımızla rüyamda konuşuyordum- uyandım.
Kahvaltı yaparken rüyada gördüklerimi düşündüm... vakitle, aklıma bir dostu yeni taşındığım ofisime(Gâzipaşa Mah.) pencereden dışarı bakarken gördüğüm ve çocukluğumu doya- doya yaşadığım baba evimizden bitişik komşumuzun en küçük oğlunu, bulunduğum yeri bilmesi ve ziyâretime gelmesi için adını, peş-peşe iki kere çağırmakla farkında olmadığım bir olay oldu; ismini 50 Metre uzaktan işâretle dâvet ettiğim dostun adının anlamını, o an düşünemedim, önümüzdeki Öğretmen Evi otoparkındakiler ve yoldan geçen vatandaşların dikkâtini çekmiş...
Yüksek sesle çağırırken tekrarladığım isim, Zülküf Kaba ve Emsal teyzenin(rahmetliler) oğlu İmdat idi...
O an yanımda bulunan bir kültür arkadaşım olayı gözlemledi ve sonra anlattı.
Meğerse ben pencere çıkıp "İmdât- imdât" diye bağırarak, yardım istemiş gibi oldum...!
Bütün milletin dönüp bana bakacağını nasıl bilebilirdim?!
Bakınız ki, yine çocukluğuma döndüm...
Çocukluk, "Kutup Yıldızı" gibi...
Yönünü ölçüden ayırmayanlara ne mutlu...
İyi sabahlar Efendim...
kadiryeter Kadir Yeter.
06.3.2016 Pazar, saat: 07.11 Kavakmeydan Mah. TRABZON.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.