- 424 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
DUA OKUMALARI
Okumak sadece kitapla sınırlandırılmamalı. Bir insan kaliteli-temalı bir film izleyerek de "okumuş" sayılabilir. Diğer taraftan okumak, eğer bizleri sağlam sağlamalara yöneltip her mecliste söz sahibi yapıyorsa, insanlara problem üretme değil de çözüm yolunda bize deniz fenerliği misyonu yüklüyorsa o oranda okumaktır.
Günümüzde maalesef okumuş kesim dediğimiz elit tabaka bırakın konuşmayı dinlemek denen nimetten bile yoksun. Lale Devriyle başlayan fikir hırsızlığı daha yumuşak bir ifadeyle taklitçilik gün geçtikçe hayatımızın her alanına girmiş insanlar adeta başkalarının beynini taşıyan birer hamala dönüştürülmüş durumda.Şu anda piyasada milyonlarca eser var adını sanını bilmediğimiz. Dikkat ediniz bunlardan sadece popüler olanları okuyucu buluyor ki bunu da yine medya aracılığıyla gizli bir el servi ediyor. Yani sen ey okuyucu, okumak denen ve benliğini tanıyıp seni ben demekten kurtarması gereken bu eylemi bile taklit ediyorsun. O kadar yorgun ve bitkinsin ki o kadar soru ve düğüm var ki kalp çukurlarında... Kimin peşinden gideceksin sen de haklısın kimi okuyacaksın bu ipi kopmuş yalnızlık adasında. Aydın dersen karanlık, ilim dersen küf yuvası.Sahi seni bu Yusufi kuyudan hangi Yakup kervanı kurtaracak.Yaşadın gördün, yaşanmıyor. Konuştun gördün, dinleyen yok. Sustun gördün, rahat bırakmıyorlar. Sahi suçun ne senin, sahi neden "İkra" ilk emri Yüce Yaradan’ın. Okumak düşünmekse, düşünmek cevap bulmaksa, cevaplar gözünü doyurmuyorsa neyedir açlığı ruhunun? Yoksa hala anlamadın mı? Hatırlamıyor musun beden denilen bu kafese girdiğin günü? Hani bir sözleşme yapmıştın diğer bütün insan kardeşlerinle hani "Kalu bela!" demiştin, söz vermiştin sen de Rabbine. Ey yüce Rabbim, evet, San’a söz verdik, Sen’den geldik San’a döneceğiz. Yorulduk, usandık bu "dünya sürgünü"nden. Bizi Sen’in Cemalinden başka hiçbir şey ikna edemez. Biz bu ikilikler dünyasında Sen’i birlemedikten sonra aydınlığa çıkamayız. Ne olur bağışla bizi. Gönül gözümüzü aç, ölmeden önce hakikati göster bize. Şüphesiz ki biz hep zulmettik nefsimize. Ne kadar itiraf etmekten korksak da kaçtığımız hep Sen’din. Ama yapamadık, yapamazdık.Damlanın denize, rüzgarın havaya karışması kadar doğal olması gereken hayatı zehrettik bize ve sevdiklerimize. Biz bizi kandırmaktan başka bir servet elde edemedik. Ne olur bizi hesap günü iflas edenlerden eyleme. Bizi San’a çağır, bizi dostlarınla hemhal kıl, bizi nefis çukurundan, kibir bataklığından kurtar. Elifin derdini bilmeyen bizlerin içini hakkıyla okuyan ancak Sen’sin.Bize nakış nakış alemi okut. Bizi aleme aşk ile bakan gözlerle donat. Ey alemi insanlığın emrine veren Yüce Allah, bize Eşref-i Mahlukat nedir, öğret.Bize rahmet et. Bizi altı cihete de hakim kıl.Beden dilimiz acı Sen akla, beden gözümüz kör Sen sakla. Bizim yüzümüzden kimseye gazap etme.Nefsimizin şerrinden bizi ve herkesi emin kıl.Okumak istiyoruz, Seni merak ediyoruz. Nolur bizi reddetme.Perdeleri bir bir arala artık.Görmek istiyoruz artık, görmek, görmek görmek...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.