- 334 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÖĞRETMEN ODUR Kİ!
Öğretmen;
Daima yanlışı değil doğruyu, kötülüğü değil iyiliği, zararlıyı değil faydalıyı ve batılı değil Hakkı tavsiye edendir.
Kainatı yoktan var eden Yüce Rabbimiz; insanları ve mevcudatı birçok yolla varlığından haberdar etmiştir.
İnsanlık tarihi boyunca her kavme sayısız peygamberler göndererek insanlığın eğitim ihtiyacını Yüce Rabbimiz (terbiye edicimiz) bizzat kendisi yönetmiştir.
Son Nebi ve Rasul olan Hz. Muhammed (sav)’i peygamber olarak görevlendirirken ilk emirleriyle ilmi öne çıkarmış ve ilk Alim’in bizzat kendisi olduğunu, ilmin yalnız kendisine ait olduğunu beyan etmiştir.
İlk emrin “OKU” emriyle başlaması,
Okumanın Yüce Allah’ın (cc) ismi ve rızasına uygun olarak yapılması,
Hz.Nebi’nin dikkatlerini insanın yaratılışına çekmesi,
Okumanın ve ilmin önemine binaen 3.ayetinde tekrar “OKU” buyurması,
Her isteyene sonsuz ilminden vereceğini ve bu konuda sonsuz cömertliğe sahip olduğunu bildirmesi,
İlmin kayıt altına alınması, geliştirilmesi ve yazılarak diğer insanlara aktarılmasının sağlanması için kalemle yazmayı ilk öğretenin kendisi olduğunu beyan etmesi,
İnsanlara bilmediği şeyleri öğreteceğini lütfetmesi ne kadar anlamlı ve etkileyicidir.
Sevgili peygamberimiz (sav)’i tebliğ göreviyle görevlendiren Yüce Allah (cc), bu ağır ve sorumluluk isteyen insanları eğitim görevini yürütmek için ona çok önemli misyonları yüklüyor ve öğretiyor.
Elçilik görevini yürütmek zordur, ağırdır; sorumluluk ister.
Bu zor ve ağır görevi yapmak bilmeyenlerin işi değildir, bilenlerin işidir.
Başarılı olmak için bilmek lazım, bilmek için okumak lazım.
Ne okuyacağını, kim adına okuyacağını bilmek lazım.
İlme sahip olmak isteyenlere (talebelere) kimin daha cömert olduğunu bilmek ve O’na yönelmek lazım.
Öğrendiğimiz bunca ilimlerin; matematik, fizik, kimya, biyoloji, tarih, coğrafya, tıp, mühendislik ve astronomi gibi ilimlerin yazılması için kelimeleri ve dilleri yaratan, ilimlerin yazılmasını sağlayanın Allah olduğunu bilmek lazım.
Kısacası; bilmediğimiz her şeyi Allah’tan öğrendiğimizi bilmek lazım.
Öyleyse; müjdeler olsun öğretmenlere!
Muştular olsun ilmin tek sahibinin ALÎM olan Allah’ın (cc) olduğunu bilen muallimlere!
Ne mutlu, “Ben muallim olarak gönderildim” sözünün sahibi Hz.Muhammed (sav)’in meslektaşı olma şuuruyla görev yapan eğitim neferlerine…
Öğrencileriyle buluşunca bütün eğitimcilerin besmele ve hamdeleden sonra en önemli duası da şu olmalı:
“Rabbim, yüreğime genişlik ver. İşimi bana kolaylaştır. Dilimden (şu) bağı çöz. Ki sözümü anlasınlar.” (Taha-25,28)
Selam ve dua ile kalın. Anlayışlı ve anlaşılır kalın!..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.