KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
SENİ GİDİ AHLAKSIZ TAKSİCİ SENİ
SENİ GİDİ AHLAKSIZ TAKSİCİ SENİ!.......
Yıl 1960 Bizim köyün Hasan Dayısı Erzincandan ,Zonguldak kömür işletmelerinde çalışan oğlu Haydarı özler, düşer yollara, 3 gün üç gece gözünü kırpmadan kara trenle bir yolculuk yapar,
Önce kızıl ırmağa, oradan da Ankara dan Zonguldağa aktarma kara olan trenle gelir
Çok yorgun düşer, üzerindeki parada son kuruşu kalır çıkınına aldığı ekmekte erzakta biter.
Zonguldak Tren garında iner, bir çeşme görür, gider elini yüzünü yıkar
Açlığı geçsin diye bolca su içer, ayağındaki kara lastikleri çıkarır , çoraplarını yıkar
Güneşe serir ve kurumasını beklerken biraz dinlenir.
Daha sonra cepkenin cebinde ,torunu Cemale yazdırdığı adresi arar ve bulur.
Etrafında rastladığı kişilere sorar!..
Hasan Dayı Boylu ,Poslu Pala bıyıklı kafasındaki sekizgen köşeli kasketi ile
Tam bir Baba yiğit biri
Lakin elindeki adresi O an çıkaran ,hatırlayan ,bilen olmaz.
Kendi kendine mırıldanır, yahu burası ne biçim bir memleket, insanlık ölmüş
Kimse kimseyi tanımıyor der, yürümeye devam eder.
Elindeki adres Zonguldak Güney Mahallesi İncir Harman işçi kulübeleri
Bir Bayana sorar, bacım bu edreseyi, biliymisin, bayan de git amca ben bilmem der tersler.
Hasan amcanın Palabıyık halini görünce kadın ,boy posta yerinde olunca korkar her halde ,böyle heybetli bir adamdan,
Hasan Dayı ulan şu avrada bak hele , oda benden huylandı der
Ulan kader der, ben sana ne yaptım ki insanlar benden kaçıyoo der kendi kendine söylenir,
Elindeki oymalı Ceviz ağacından yaptırdığı bastonu ile adres sormaya devam eder.
Sonun da bir taksi durağı bulur ve genç 25, 30 yaşlarında bir gence yaklaşır ve aralarında şu diyalog geçer
Selam unu eley kum evlat, aleykum selam buyur dayı, elindeki küçük pusulaya yazılı kağıdı taksiciye vermeden kendi elinde okutur, çünkü bu kağıt onun için çok önemli gideceği adres yazılı.
Taksici aynen şöyle cevap verir, biliyon galan, Hasan dayı ney ,ney ,ney bu adresi biliyon dayı der. Hasan dayı anlar haaa, iyi, peki kaç paraya gidesin,!..
Taksici beş yüz veyeceksen, götüveyecem, beş yüz vemeyeceksen götüvemeyecem
Bizim Hasan emminin rengi değişir, kaşlarını çatar ve hiddetlenir ,ne diyon lan sen velet der ve taksicinin üzerine yürür iki baston sallar .
Taksiciye hemen taksici arkadaşları koşar, dur hele dur dayı ne oldu diye müdahale ederler.
İçlerinden Trabzon doğumlu bir taksici Adı Muhammed ,girer Hasan Dayının koluna ne oldu emmi hele bize de anlat
Hasan dayı olayı anlatır ve taksicinin kendisine kötü terbiyesiz konuştuğunu anlatır
VE Bizde böyle şeyler ayıptır günahtır diye ekler, Trabzonlu Muhammed arkadaş gelir taksici Recep arkadaşına sorar, sen bu dayıya ne dedin taksici Recep ;abi Vallahi bir şey demedim ,kaça gidersin dedi bende beş yüz veyeceksen, götüveyecen, vemeyeceksen götü vemeyecem der
Trabzonlu taksici Hasan Dayının Zonguldak köylü şivesini anlamadığını anlar durumu kavrayınca yerlerde sürünür taksici Recebin sözlerinin Hasan Dayıda kötü yankılar uyandırdığının farkına varır.
Hasan Dayı Trabzonlu taksicinin bu kahkaha gülüşüne sinirlenir ne oldu gardaş der
Trabzonlu taksici hemen Hasan Dayıya derki otur hele sana anlatacaklarım var
Ben O adresi biliyorum ,sen hele dayı bir çayımızı iç açsan melemen yaptık arkadaşlarla yedik birazda arttı ,yermisin peki der Hasan Amca karnını doyurur, çayını içerken Trabzonlu taksici, Muhammed Hasan Dayı der !..
Zonguldak köylüsünün garip bir şivesi konuşma şekli var
Aslında o köylü taksici arkadaş sana argo konuşmamış bizim recep iyi arkadaştır, saygılıdır.
Beş yüz kağıt vereceksen seni istediğin adrese götürürüm , beş yüz kağıdın yoksa götüremem demek istemiş
Burada götürecem kelimesi onlarda götüveyecem, götürmeyeceğim kelimesi götüvemeyecem demek
Hasan Amca olayı anlar, kalkar taksici Recepten , özür diler gözünden öper ne bileyim oğul sizin şiveniz bizim oralarda çok ayıp sayılır. ve Trabzonlu Taksici Muhammed Hasan Dayıyı getirir bulunduğu adreste oğlu Haydara teslim eder
Taksi parasını da Hasan Dayının oğlu Haydardan alır
Taksi durağına, gülümseyerek yaşadığı güncel tatlı olayın anısı ile geri döner
Hasan Dayının macera dolu yolculuğu da böylece biter
Saygılarımla
29.Temmuz. 2008.
____şair 67___
ALİ CEMAL AĞIRMAN
YORUMLAR
Edebiyat defteri arif saygın ,insan-ı kamil yüreklerin
duygularının sağanak yağdığı bir platformdur
Bu pLATFORMDA SÜREKLİ NİK DEĞİŞTİREREK Bu platformu kirletmek istiyorlar şimdiye kadar 4 kendin bilmez şahsiyeti yasaklamak zorunda kaladım
tüm gönül dostlarımın dikkatine sunu yorum.
Bu kendin bilmez insanların şiirleride yok sadece ortalığı bulandırmak için üye olan karakteri düşük insanlar
bu görüşümüde siz arif dostlarımla paylaşmak istedim
Saygılarımla
Sayın ŞAHİNKILIÇKAN
Sanırım siz öküz altında buzağı arıyorsunuz bir karın ağrınız var, bunu net açıklamıyorsunuz takmışınız belirli kelimelere sanırım .Konunun özünü düşünün efendim şivesel
kültürü düşünün, belirli kelimelere lütfen ilgi duymayın olurmu
SELAM VE SAYGILAR
şair67 tarafından 11/25/2008 11:21:53 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sayın ŞAHİNKILIÇKANyüresel şiveden bahsettik ve bu şive hala
bu yörelerimizde kulanılıyor ,başka illerden geln yurtaşlar önce yadırgıyorlar sonra lışıyorlar
Dahasını söyliyeyim yöre erkeklerinin her iki kelimede bir tekrarladıkları argo kelimeleri toplum kulanıyor
Peki bu sorunları konuşmasak nasıl çözecez çirkinliklerimizi gördükçe gerçekleri öğrenelim ve eğitime daha çok önem vermekle bu tür yadırgadığınız sözcükler ortadan kalka bilir
Bir gün yolunuz Zonguldak Devrek, eereğli bartına düşerse bu sözü kulanan kişilerle karşılaşmanız kaçınılmaz olacak sanırım o zaman bizi bu kadar eleştirmezsiniz
Ayrıca mevkimizi mefumuzu arifliğimizi biliyoruz
Siz hiç merak etmeyin edepli olup olmayışımız sizin değerlendirmenizle ölçülmez beğenmedi iseniz yorum yapmazsınız bence bu şekilde bir yorum getirmekle kendinizi ifade etmişsiniz
ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz
Bu yöresel bir şivedir ve halk hala bunu kulanıyor kendi kafamdan uydurmadım. sanırım bu yöreye yolu düşen dostlarımız olmuştur onlar bu yörenin şivesini daha iyi bilirler
Elektonik araç pazarlaması yapan dostlarımız var onlar dan arkadaşlarınız var ise lütfen sorunuz
Kaldıki bende erzincanlıyım ,burada taş duvar ustalığı yapan Diyarbakırlı hemşehrilerim var onlara burada hemşehri diye kol kanat gerdim sahip çıkarlar o insanlar bir gün sizle tesadüfende olsa karşılaştıkları zaman sizin edepsizlikle suçladığınız insanın nasıl bir kişilik olduğunu öğrenir ve yazdığınız bu yorumdan utanacağınızı tahmin ediyorum
saygılarımla
şair67 tarafından 11/24/2008 9:54:20 PM zamanında düzenlenmiştir.
bakla mı? çıkarmak mı? :)))
çok açık ve net konuştum. dedim ki... yazılara resim ekleme özelliği... yazıyı özetlemek amaçlı kullanılmalıdır... eğer böyle bir resim yoksa eklemezsiniz...kişinin tam boy profilden alınmış resmini eklemek için değil bu eklenti.. bu etik mi ? siz bana baklayı çıkarın demişssiniz :)) bakla ne ?
sorum net.. cevaplar manasız ve daha çok cevaplamak yerine soru sorarak konuyu saptırmak... :)))
ve ekledim. bu hareketinizi yadırgadım. çok açık konuştum. ama siz saptırdınızda saptırdınız. :))
neyse.
dedim ya anlaşamayacağız.
hoşça.
Sayın ferhat Biçer
Dost ağzınızdaki, baklayı lütfen çıkarınız
Konuya vakıf olamadınız yada alamak istemediniz , ya temasını konusunu beğenmediniz, yada ifde biçimini içinize sindiremediniz
Bu kadar dert ettiğinize göre sizi rahatsız eden bir nokta şayet var ise onuda öğrenmek isterim
Neticede bizde etle kemikten olmuşuz
Yazıya , kişiye hitap etmeden yazıya balıklama dalmanızdan bir öfke kızgınlık hissediyorum
Sebebi ne olursa olsun bilmek isterim
Şunu bana söylermisiniz bu şahıslar arasında geçen kişiler arasında taraf olduğunuz bir kesim varmı onu öğrenmek isterim
Kendinize iyi bakınız lütfen
Saygılarımla
hayır aydınlatamadınız...
bu fotoğrafın iki ayrı kültürün buluşmasıyla ne ilgisi olabilir?
resim formatının eklenmesinin nedeni konuyu özetleyen resimlerin, fotoğrafların kullanılması. arama motorlarından da o yıla ait benzer resimler bulabilirsiniz.
amacı dışında kullanılınca haliyle yadırgadım... bu da bir eleştiri.
size göre doğal.. bana göre değil..
ve bu konuda anlaşamayacağımıza eminim.. :)
hoşça/kalın
Sayın ferhat biçer
Önce anladığınız konuyu öğrenmek isterdim
Yaşanan olay 1966 da yaşanmış o yıla ait resim bulmak mümkünmü bir yazar olarak kendi fotoğrafımı kopyalamamda sizce ne sakıncası var doğal değilmi
Sizin olaya bakış açınızıda öğrenmek isterim
Anlatmak istediğim lisanların o zamanki çatışması iki ayrı kültürün yeni buluşması, insanların henüz o dönemde şehir hayatı ile yeni tanışmaları şehirdeki kültürü yeni anlamalrı
umarım sizi aydınlatmışımdır
Saygılarımla
