- 916 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
SEN “SİZİ” ANLAT BANA, BEN DE SANA SENSİZLİĞİ
Herkes âşık olmak ister ya da âşık olduğunu sanır; fakat aşk, her yüreği istemez, bilmelisin.
Aşk, cesur yüreklerin imtihanıdır. Hesabı kitabı denkleştiremeyenlerin değil. Yüreği veresiye defterine dönmüş kalplere sığınmaz. Onlar sadece aramakla ve beklemekle geçirirler zamanı.
Ve zaman geçerken kendilerinden de geçerler, yabancı bir şehir gibi yabancı gelirler bir süre sonra kendi kendilerine.
Şimdi ben de mutluluklarıma kızıyorum senle geçen, mutluluk diye ne büyük bir avuntuya sarılmışım seninle. Sarılışların kadar serapmış mutluluk da ikimize.
Ne kadar da sahteymişim ben de. Yalanlarının yalan olduğunu bilerek, yalandan gerçekliğin doğmasını bekleyecek kadar bize.
Sana “sen” deyip ardından sensizliği anlatıyordum ve ne büyük terbiyesizlik ediyormuşum aslında .
Oysa ben, sende daima “siz” olarak kalmalıydım ki sensizliği tatmayayım.
Sen sen diyerek hep koştum peşinden hem siz oldum hem de sensiz. Farkındayım çok büyük bir talihsizim, amaçsız bir yazı gibi.
Nereye gider bu yazı bilmiyorum, oysa çorap söküğü gibi gelirdi sözcükler aklımın bulvarlarına. Ardı sıra kovalarlardı birbirlerini, bu gece birbirlerinden kaçıyorlar saklambaç oynar gibi.
Giderek sözcüklerim de sana benziyor ne garip öyle değil mi?
Senin sanrılarını aşk sanışın gibi onlar da sarılışlarına aldanıyor. Hala çıkar bir yol arıyorlar senin çıkmaz sokaklarında.
Ya sözcüklerim de hepten terk ederse beni, dilsiz kalırsam anlatamazsam derdimi, onlar da yorulurlarsa hayattan ve sahtelikten, benim senden yorulduğum gibi.
Ya özrümü kabul etmezlerse, kalırsam lal. Umrunda olur mu ki bunlar? Sanmam…
Altı üstü bir çorap değil mi unuttuğum, unuttuğum gibi kalsın. Az kalsın söylemeyi unutuyordum, ucu dilime takılmış sendeki çorapların.
Anlayacağın sökülmüş bir kısacık ip kalmış bende, o da inceldiği yerden kopmak üzere.
Neyse ben size niye anlatıyorsam gece gece bütün bu olanları kısır sözcüklerle?
Öyle işte sen’i ve siz’i çekiştiriyorum kıt sözcüklerle sensizlikle.
&&&&66
Sana yemin etmiştim bendeki siz’i öldüreceğime; ama sen, Sendeki biz’leri öldürdün teker teker ellerinle.
&&&&&
Sen kendini kandırıyorsun, ben de senle kendimi.
Ne farkımız var birbirimizden, yalancıyız işte ikimiz de.
&&&&&
Ne kadar çok şey çıkardım hayatımdan ne kadar az kaldın sen.
&&&&&
Bugün bütün boş zamanlarımda kendimi kandırdım.
İyi bir yalancı nasıl olunur, buna kendimi inandırdım.
&&&&&&
Bir gün ben olursan şayet sen de dinlersin kağıt ve kalemden önce beni
&&&&&
Kendimden geçmeden sana gelemeyeceğim herhalde, hadi tut ellerimden kendimden geçene kadar
13.01.2016-23.31-İstanbul
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.