Ölüler Diyarı 8. Bölüm
Ben düşlerimin kaburgasını parçalamışken... Sen beni tanıdığını mı zannediyorsun? Yürüdüğüm yollar görünüyor mu? Ne peki ölmek için mi bunca telaş. Bunca koşturmadan sonra dönüp geldiğim yer neresi biliyor musun?
Başladığım yer! Adam da öyleydi. Ama onun yolu daha vardı. Ve koşuyordu.
***
Bay O bir anda Lisaya göründüğü şekle dönüştü. Saçları kazılı, iri, kaslı ve takım elbiseli... Sam bir sigara çıkardı. Tam yakacağı sırada Bay O sigarayı tutup yere fırlattı. "Bu şey seni öldürür." Sam hiç bir şey diyemedi. Yürümeye devam ettiler. Sam ellerini cebine sokarak derince iç çekti. "Sırada ne var Bay O. Başka diriltmediğimiz biri kaldı mı? Ben ve Sen gibi."
O sırada mezarlıktan çıkmak üzereydiler. Bay O durup Biz ve Demol’e göz işareti yaptı. Biz ve Demol fısırdayarak oradan uzaklaştılar. Bay O Sam’e yaklaşarak; "Bak Sam duyman gereken şeyler var."
Sam kaşlarını çatıp,"Duymam gereken şeyleri söylesen iyi olur çünkü delirmek üzereyim.Bu kadar şeye nasıl dayandığımı bile bilmiyorum! Ve lanet olsun senle ilk tanıştığımız zaman kızıl saçların vardı. Neden kazıttın!"
Bay O omuzlarını silkti.
-Saçlarıma takılman gerçekten gerizekalılığından bir şey kaybetmediğini gösteriyor. Ben istediğim her şekle girebilirim. Neyse konumuz bu değil. Yaşadığın şeylerin zor olduğunun farkındayım Sam. Fakat konu aslında bizimle ilgili. Hepimizle. Bu dünyadakilerle. Diğer taraftakilerle. Ve Lisa ile.
Sam Bay O ile gözgöze geldi.
+Lisa mı! Bekle bir dakika. Bütün bu olanlarla Lisa’nın ne alkası var? Biz, evdeyken "karın yüzünden" gibi bir şey söylemişti. Bay O anlatacak demişti. Şimdi hatırlıyorum.
-Evet Sam. Lisa ölmeden önceki gün onun yanına gitmiştim. Kazıda buldukları parşömenden bahsedip onu ezberlemesini ve sonra parşömeni yakmasını istemiştim. Tabi bir kısmını kesip saklamasını da. Senin hatırlayıp bulacağından emindim.
+Peki neden ölürken bana herşeyi açık açık anlatmadı. Kağıdın yerini söyleyemedi bile.
-Doğru dedin Sam. Söyleyemedi. Lisa ölürken Piram şehri muhafızlarından iki kötü ruh odadaydılar. Üçüncüsü geldiğinde ise Lisa can çekişmeye başlamıştı. Parşömen için gelmişlerdi. Sen göremiyordun. Lisa bütün her şeyi ezberlemişti. Ona öyle söylemiştim. Parşömeni bulamayınca her şeyin Lisa’nın hafızasında olduğunu anladılar.
+Lisayı nereden buldular peki.
-Lisa’nın ofisine gittiğim gün peşime bir casus takılmış olmalı.
+Lanet olsun Bay O. Lanet olsun. Lisa senin yüzünden öldü.
-Hayır evlat. Öfkenlenme. Sadece beni dinle. Lisa zaten senin gibi ve diğer insanlar gibi ölümlü değildi. O diğer taraftan buraya gönderilmiş bir ruhtu. Vakti geldiğinde parşömenin ezberlenip yok edilmesi için görevlendirilmiş bir ruh.
+Madem ruhtu neden öldü. Lisa neden artık yok Bay O. Lisa artık yok!
Sam öfkelenmişti. Gözlerinden birer damla yaş geldi. "Neden. Neden Lisa!" Dizlerinin üzerine çöktü.
-Sakin ol Sam. Dinle beni. Lisa yaşıyor. İstersen onu tekrar görebilirsin!
Sam başını kaldırıp gözlerini sildi. "Ne yani onu tekrar görebilir miyim?" Sesi titriyordu.
-Evet Sam. Sözümü bitirmeme izin ver.
+Devam et. Dinliyorum.
-Lisa’nın ruhunu alan kötü ruhun adı Maina. Piram şehrindeki en acımasız ruhlardan biridir. Liderleri düşmüş melek Mau için çalışırlar. Ve Lisa’nın ruhunu Piramda muhtemelen bir zindana hapsettiler. Onun zihnindeki bilgileri almak istiyorlar. İşin kötü tarafı şu ki Piram Şehrine bizlerden kimse giremez. Oraya ancak dünyadan bir ölümlünün ruhu girebilir.
+Benden oraya girmemi mi istiyorsun?
-Maina Lisa’nın ruhunu alıp boyutlar arası açtıkları bir portalla Pirama götürdü. Diyeceğim şu ki onlar Lisaya zarar vermeden evvel seni yem olarak kullanabiliriz. Mania senin kokunu aldığı gibi buraya gelecektir.
+Bu lanet ruhlar buraya nasıl gelebiliyor.
-Aslına bakarsan yüzyıllardır anlaşmayla beraber gelemiyorlardı. Fakat Mau düşmeden evvel bazı gizli sırları öğrendi. Ardından seçimini kötü ruhlar tarafına yaptı. Ve hepsinin olmasa da bir kısmının buraya gelebilmesi için onlara bazı büyüleri öğretti.
+Beni yem olarak kullansan bile ben ne yapabilirim ki? Orada bir dakikadan fazla yaşayacağımı sanmıyorum.
-Bu halinle evet Sam. Ama Ben ve Sen buraya gelip sana bazı büyüleri öğretecekler. Ve bazı güçlere sahip olacaksın Piramda kullanmak için. Sİz sana orada eşlik edecek. Çünkü içimizden sadece Siz oraya geçebiliyor. Endişelenmen gereken çok şey olacak. Ama korkmaman için sebeplerin daha fazla olacak Sam. Ne dersin?
+Aslında .... Bilemiyorum Bay O. Biraz düşünmeliyim.
-Lisayı düşün Sam. Lisayı düşün...
+Siz neden oraya girip Lisayı kurtaramıyor peki?
-Bunu Siz ile tanıştığında ona sorarsın.
(Devam Edecek...)
Bahattin BERKDİNÇ
-
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.