- 4978 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE KADAR KULLANILAN TAKVİM ÇEŞİTLERİ
Günümüzde en çok tartışılan konulardan bir tanesi,yılbaşı kutlamalarıdır.Yine burada bir kavram karmaşası ve kültür çatışması vardır. Hıristiyanların Noel kutlaması ile yılbaşı her zaman birbirine karıştırılmaktadır.Noel 25 Aralık tarihinde kutlanmaktadır.İki tarih birbirine yakın olduğu için bu hep tutucu yobazlar tarafından kullanıla gelmiştir.Yılbaşı ise bir yılın bitmesi ile birlikte yeni yıldan insanların ümidini kesmeden yeni dilek ve temennilerde bulunmasıdır.Burada da ifrat ve tefrite kaçmadan,kendi kültürel değerlerimizden uzaklaşmadan bir yılın nefis muhasebesini kendi değerlerimiz ölçüsünde yapabiliriz.Ama bazıları burada da ipin ucunu kaçırarak eğlencenin en yüksek dozuna kadar tırmandırabiliyor.Dünyada ki aç insanları ve savaşları düşünmeden hep kendi nefsini düşünerek eğlencenin dozunu kaçırıyor.
İşte burada biz Türkler,geçmişten günümüze kadar hangi takvimleri kullanmışız bir göz atalım.Türkler tarihinden bugüne çeşitli takvimler kullanmışlardır. Güneş ve ay yılını esas alan bu takvimler Türklerin tarihte yaşadıkları büyük dönüşümlerden sonra şekillenmiştir.
Türklerin tarihte kullanmış olduğu ilk takvim 12 Hayvanlı Türk Takvimidir. Zaman içinde İslamiyet’in kabul edilmesi ile birlikte Hicri Takvim kullanılmıştır. Büyük Selçuklular döneminde ise Sultan Melik Şah zamanında Celali Takvime geçilmiştir. Osmanlı Devleti’nde ise mali işlerde kolaylık olması maksadıyla Rumi Takvim kullanılmıştır. 1917 tarihinde ise Takvim-i Garbi adıyla Miladi Takvime yakın bir takvim kullanılmışsa da, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra 1 Ocak 1926 tarihinden itibaren Batı dünyası ile uyum sağlanmak maksadıyla Miladi Takvim kullanılmaya başlamıştır.
12 Hayvanlı Türk Takvimi:
12 Hayvanlı Türk takvimi, Türklerin kullandığı ilk takvimdir. Bu takvimde güneş yılı esas alınmıştır. 1 yıl 365 gün ve 5 saat olarak hesap edilmiştir. Takvim 12 yılda 1 devir yapmaktadır. Yıllar sayı ile değil hayvan adları ile isimlendirilmiştir. Aylar ise sayılar ile belirtilmiştir. 12 Hayvanlı Türk Takvimini Türklerin haricinde Tibetliler ve Çinliler de kullanmışlardır.
Hicri Takvim:
Hicri takvim, Türklerin İslamiyet’i kabul etmelerinden sonra kullanmaya başladığı takvimdir. Hicri Takvimde ay yılı esas alınmıştır. 1 yıl 354 gün olarak hesap edilmiştir. Bu takvim Kameri (Ay) Takvimi olarak da bilinmektedir. Hz. Muhammed (S.A.V)’in Mekke’den Medine’ye göç ettiği 622 yılı Hicri Takvimde başlangıç olarak kabul edilmiştir. Hz. Ömer döneminde oluşturulan Hicri Takvim ülkemizde 1 Ocak 1926 tarihine kadar kullanılmış olup, günümüzde dini ay ve günlerin belirlenmesinde halen kullanılmaktadır.
Celali Takvim:
Celali Takvim, Büyük Selçuklular döneminde Sultan Melik Şah tarafından hazırlatılmış ve kullanılmıştır. Celali Takvimde güneş yılı esas alınmıştır. 1 yıl 365 gün ve 6 saat olarak hesap edilmiştir. Celali Takvimin başlangıç tarihi olarak 1079 yılı esas alınmıştır. Celali Takvimi Türkler haricinde Babür Devleti de kullanmıştır.
Rumi Takvim:
Rumi Takvim, Osmanlı Devleti’nin vergi işlerinde aksaklık olmaması maksadı ile 1839 yılından itibaren Hicri Takvime ilave olarak kullanılmaya başlamıştır. Rumi Takvimde güneş yılı esas alınmıştır. 1 yıl 365 gün ve 6 saat olarak hesap edilmiştir.
Miladi Takvim:
Miladi Takvim ülkemizde 1 Ocak 1926 tarihinden itibaren kullanılmaya başlamıştır. Miladi takvimde güneş yılı esas alınmıştır. 1 yıl 365 gün ve 6 saat olarak hesap edilmiştir. Miladi Takvim Gregoryen Takvimi olarak da bilinmektedir. Başlangıç olarak Hz. İsa’nın doğumu, 1 Ocak tarihi kabul edilmiştir. Miladi takvim ilk olarak Mısırlılar tarafından şekillendirilmişse de Romalılar ve Papa XIII. Gregorious tarafından geliştirilmiştir.
Her coğrafyada ve değişik kültürlerde bir çok takvim oluşturulmuştur .Bunun da bir çok sebepleri vardır.Bu takvimlerin gelişimi şöyledir;
Takvim sosyal ticari dini ya da idari amaçla gün organize bir sistemdir. Takvim organizasyonu zamanı dilimlere bölerek gün hafta ay ve yıl gibi isimlendirerek yapılır. Takvimde süreler güneş ve ay döngüsü gibi bazı astronomik olayların çevrimi ile eşitlendiği gibi hasat zamanı suların yükselmesi ve çekilmesi gibi doğal olaylar üzerinden de belirlenebilir. Birçok uygarlık ve toplum kendi özel ihtiyaçlarına uygun modelli takvimler geliştirmiştir. Dünyada en çok miladi ve hicri takvimler kullanılır. Miladı takvim İsa’nın doğumunu başlangıç olarak alır. Ayrıca Güneş’e göre hazırlanmıştır. Hicri takvim ise Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göçünü başlangıç olarak alır.
İlk Babil takvimleri kameri ayı yani birbirini izleyen iki dolunay arasındaki 295 günlük dönemi temel alan bir sistemdi. Bu döngüye göre 36524199 gün olarak gözlemlenen ortalama güneş yılından daha kısa 354 günlük bir ay yılı (kameri yıl) ortaya çıktı. Güneş yılına dayalı takvimi ilk geliştirenler eski çağ Mısırlılarıdır. Mısır’da yaşam Nil taşkınlarının etrafında dönüyordu. Gece göğünün en parlak yıldızı olan Sirius her yıl Nil’in taştığı zamanlarda gün doğumundan hemen önce parlamaktaydı. Mısırlılar takvimlerini bu olayla ilgili yapılandırdılar. Mayalar da zaman kaydı tutmakla ilgileniyorlardı ama takvimlerini yıllık bir periyotla ilişkilendirilmemişlerdi. Onlar hem geçmişe hem de geleceğe yönelik bir takvim sistemi kurmuşlardı. Modern takvimlerin temeli ise 8. yüzyılda atıldı. Bu takvimler M.Ö. 46 yılında Jül Sezar tarafından kullanıma sokulan Jülyen takvimine dönüştü. Jülyen takvimi son şekline M.S. 8 civarında imparator Augustus döneminde kavuştu.
Genel Kullanım
Çin (12 Hayvanlı) · ISO · Astronomik · Hicri · Rumi · Celali · Jülyen · Gregoryen
Takvim Türleri: Ay-güneş · Güneş · Ay
Özel Kullanım
Ermeni · Bahá’í · Bengali · Berber · Budist · Koptik · Etiyopya · Cermenik · Yahudi · Hindu · Hint · İran · İrlanda · Japon · Javan · Juche · Kore · Malayalam · Maya · Minguo · Nanakshahi · Nepal · Nepal Sambat · Tamil · Tayland (Ay – Güneş) · Tibet · Vietnam· Yoruba · Zoroastrian
Takvim Türleri: Özgün Jülyen · Runic
JÜLYEN TAKVİMİ
Jülyen takvimi Julius Caesar tarafından M.Ö. 46 yılında kabul edilen ve batı dünyasında 16. yüzyıla kadar kullanılan takvimdir. Artık yıl hesaplamasındaki ufak bir fark sonucu yaklaşık her 128 yılda bir günlük bir kayma oluşturduğu için yerini Gregoryen takvimi almıştır.
Jülyen Takviminin Hikayesi
Olay Sezar döneminde geçiyor. Julius Sezar takvimdeki karışıklıkları çözmesi için Mısırlı astronomi bilgini Sosigenes’e emir veriyor. o zamanlarda 1 yılın 365 gün 6 saat sürdüğü biliniyor. Sosigenes de çözüyor : Her yıl 365 gün çekecek. Her yıldan 6 saat artacak artan saatler 4 yılda bir takvime eklenecek o yıl 365 + 24 saat = 366 gün olacak. 366 gün 12 eşit parçaya bölünmediği için 6 ay 30 gün diğer 6 ay 31 gün çekecek. Peki 365 gün çeken yıllarda aylara göre dağılım nasıl olacak ? yüce Sezar emir veriyor : 365 gün çeken yıllarda en son aydan 1 gün düşülsün. o zamanlar yılbaşı mart ayında yani şubat yılın son ayı. (september=7 october=8 november=9 december=10 da buradan geliyor) böylece şubat ayı 4 yılda bir 30 gün diğer yıllarda 29 gün olmuş. Yüce Sezar bununla da yetinmeyip aylardan birine kendi ismini vermiş : julius yani july(temmuz). Sonradan imparator olan Augustus Sezar’dan aşağı kalmamış ve sonraki aya kendi ismini vermiş : augustus yani august(ağustos). ancak Julius Sezar’in ayı 31 günken Augustus’un ayı 30 gün olur mu ? o da emir vermiş : yılın son ayından 1 gün daha alın benim ayımı da 31 gün yapın. zavallı şubat’tan 1 gün daha alınmış ve ağustos’a eklenmiş. o gün bu gündür şubat ayı 4 yılda bir 29 gün diğer yıllarda 28 gün Sezar’in ayı temmuz ve augustus’un ayı ağustos da peş peşe 31 gün çeker oluvermiş.
GREGORYEN TAKVİMİ
Gregoryen takvimi 1926 yılından itibaren Türkiye’de de kullanılmaya başlanan ve Batı dünyasında en yaygın kullanılan takvimdir. Artık yıl hesaplamasındaki ufak bir fark dışında Jülyen takvimi ile aynıdır. Miladi takvim olarak da bilinir. Dünya’nın Güneş etrafında dönüşünü 1 yıl olarak kabul eder.
Tarih boyunca insanlar toplumsal ve ekonomik işlerin düzenlenmesi için sanal zaman birimlerini saat gün hafta ay mevsim yıl başlangıç ve bitiş tarihlerini belirlediler takvim şeklinde bunları tespit edip uyguladılar.
Zamanın belirlenmesinde güneş dünya ve ay hareketleri esas alındı.
Tanzimata kadar Hicri takvim kullanılırken Tanzimatta yılbaşı Mart ayına alınarak Rumi takvime geçildi. Takvimler arasında zaman farkı vardı. Hicri ile Miladi takvim arasında 11 Rumi ile Miladi arasında 13 gün fark vardı. Cumhuriyette Miladi takvime 26 Aralık 1925’de geçildi. 1 Martta başlayan Mali takvim uygulaması ise 1983’e kadar devam etti.
Biz Türkler ise hep belli bir coğrafyaya bağlı olmadığımızdan dolayı,ayrıca bir çok kültürel alış verişe açık olduğumuz için,tarihin değişik dönemlerinde bir çok takvimi kullanmışız.Osmanlı döneminde iki takvim bir arada kullanılmıştır.
Hicri ve Rumi takvim olmak üzere,Cumhuriyet ilan edildikten sonra ölçü ve tartılarda yapılan inkılaplar doğrultusunda ve yönümüzü batıya döndüğümüzden dolayı,onlarla birliktelik sağlamak amacıyla şimdiki kullanmış olduğumuz Miladi takvimi 25 Aralık 1925 tarihinde geçilmiştir.Takvimler kültürün bi parçası olmakla birlikte bir zaman ölçme aracıdır.Daha fazla bir mana yüklemeye gerek yoktur.
SAYGILARIMLA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.