TUŞLARDAN BİRİNE BASACAKKEN VAZ GEÇTİ

• 1 Ocak 2016 Cuma 16:26:44

TUŞLARDAN BİRİNE BASACAKKEN VAZ GEÇTİ

Hay icat edenin soyuna rahmet. Kıç cebinde duran asortik telefon titremelerle canhıraş zırıldayarak , ortalığı ayağa kaldırıyordu. Bu gün defalarca arsız arsız çalmasından usanmıştı genç kadın . Beğeni ile seçtiği zil sesi bu sefer onu oldukça rahatsız etmişti.

Salonun köşesindeki çocuk kafesinin içinde ele avuca sığmayan oğlanın şımarık ağlamaları , kafasında zonklayarak yankılanıyor, bir rahat soluk bile aldırmadan koyu karanlık düşünce denizinde boğuyordu bedenini. Ondan iki yaş büyük ağabeysi ise büfede indirmedik cam eşya bırakmadığı yetmezmiş gibi , şimdi de üçlü kanepenin arkasında ki perdeye Tarzan gibi asılarak kornişle beraber yuvarlanmıştı kalorifer peteklerinin önüne . İyi kurtarmıştı kör olmaya sıca bu sefer, kafayı patlatmadan . Onlar en yüksek perdeden çığlıklar atarken , ne söyleyeceğini bildiği , sadece telefon ve internetten tanıdığı kadınla sohbet etmeye gücü bile kalmamıştı.

Masanın üzerinde duran hayat arkadaşının ona sarılarak çektirdiği resme bakarak bed dualarla bağırmaya başlamıştı. Hay sizi doğuranın da... Doğurtturan kodoşun da , canı cehenneme be, canı cehenneme... Anasının lafından da, donundan da çıkamayan dümbük herif. Bu iki piçi bırakıp defolup gittin . Ne nafaka , ne bir gelir, ne de en ufak bir merhamet. El kapısında iki çocukla neler çekiyorum umurunda mı?
Yere vurulan bastonun tok sesi , birkaç ay önce düşüp sağ kalçasını kıran annesinin yataktan yardımsız çıkamasa bile her olaya salça olma sapıklığından başka bir şey değildi. Meryem , Meryem , bıktım kız bu piçlerinden . Allah canımı alsa da kurtulsam . Damat elinde köpek etti felek beni . Ah Hamdi Efendi ah. Ne vardı bir de oğlumuz olsaydı da, beni kraliçeler gibi baş köşelerde oturtsaydı.

Perdeyle birlikte uçan büyük oğlana şöyle bir bakarak, Allah seni bildiği gibi yapsın ulan babası kılıklı . Ben bu perdeye asılma demedim mi? Kornişi şimdi kime taktıracağız. Diye bağırarak , kıçına ve koluna uzun tırnakları ile iki sıkı çimdik atıvermişti. Telefon, hiç hız kesmeden hala çalıyordu. Buyurun Alev Hanım. Ay bakamadım bu oğlanların şamatasından . Hemen şimdi bakacağım internete. Çocuğu yokmuş kör olası canın . Onun için demek ki oğlanlara yakınlığı . Peki karısı vardı da bir yıldır nasıl belli etmedi bana, yalancı eşek? Ah Alev’ciğim sizin kız kardeşiniz de , alınmayın ama azmış galiba. İnsan ablasının sevgilisine kötü gözle bakamaz değil mi?

Küçük oğlan yine sebepsiz ağlama krizlerine girmişti. Orospu çocuğu,o fahişe ananın lafıyla, iki çocukla beni ortalarda bıraktın ya , bu dünyada da ,öbür dünyada da gülmesin yüzün. Ne dedim ulan ben kocakarıya? Küçük oğlanın bezi bitmiş , marketten alıp geleyim demedim mi? Ya orospu anan on dakika gecikince kiminle kırıştırmaya gittin diye bağırmadı mı? Yedi dayağı benden onun aklı başına geldi ama sen öyle bir öküzsün ki, bu yüzden yuvamızı yıktın. İki oğlan ne yer, ne içer umurunda mı? Ulan sen onların babası değil misin? İyi gir ananın götüne. Arama sorma bizi namert herif.

Oğlanlar ağlaya dursun , aldırmaksızın oturmuştu bigi sayarın başına . Ekranı açtığında gülen bir yüz çıkmıştı. Aklı sıra iltifat mı yapıyor , geç ulan bunları , hep canım cicim , sonra da katmerli kazıklar ,aldatmalar. Tatlı dilli şeytan. Senin de öbüründen pek farkın yok ama hiç olmazsa senin anan gebermiş. Yaşasaydı bilmem senin ki ,nasıl taşlar koyardı. En basitinden iki çocuklu dul olduğumu en başında kullanırdı.
Bak sen orospu analıya . Şu resimlere bak. Nesin lan sen? O evde karın var , ben dahil kimse bilmiyor. Bu evde ben varım, karın bilmiyor. Sana yetemiyoruz, Alev’i tavlıyorsun. Sonra da baldız baldan tatlıdır diyip, onun kardeşini.. Doymaz köpek, sana öyle bir sayfa yaptım ki, bütün dünya ne rezil biri olduğunu görecek. Bakalım karın , amirlerin, parti başkanın o sırıtan , havuzda kızı öperken çekilen resimlerini görünce ne yapacaksın? Sen kim siyaset kim lan?

Şu Alev ,beni nereden buldu bilemem ama iyi ki arayıp uyardı . Yoksa koyun gibi hala peşinden gidecektim . Sırtışa bak, iki oğlanı da sünnet ettirdiği gün odizlerine oturtup resim çektirmişti öküz. Tabi babalarının yapamadığını sen yapıyorsun, belki de hakkın.Kocam olacak zalimden nafaka istememiştim gururuma yediremeyip. Peki sen niye umursamadın çocukları? Başka bir adam sünnet ettiriyor oğullarını, ileride bir gün nasıl bakacaksın yüzlerine? Aklın fikrin ,seni aldattığıma takılı. Kerhaneye düşsem üzülmez , oh olsun dersin orospu çocuğu. Ama sana helal olsun, beni bu zamparanın kucağına attın ya, helal olsun sana.
Sana gelince, bu resimlerin altına bir şeyler yazayım da gör daldan dala atlamayı. Şu anda Polonez köyde bir motelde baldızı becerdiğini biliyorum. Bakalım karın olacak şırfıntı ne diyecek bu işe. Kızı, Alev’i götürdüğün aynı yere götürmüşsün . Pişkin zampara, belki de aynı yatağa. Az bekle beni, sayfayı süsleyeyim de , parti başkanın çok beğenecek bu zamparalık şovunu. Hatta o dürüstlük nutukları attığınız seçmenleriniz, eminim bayılacaklar buna.

Tamam be anne, az bir işim kaldı , biraz sabırlı ol yemeğin hazır. Hastabakıcı da nerede kaldı? Aaa bak burada senin de resmin var. Hastane de çekilmiş. Sempatik maymun, öz annesi gibi sarılmış sana hani kalçanı kırıp da olduğun o ameliyattan sonra , özel hastanenin özel odasında . Onu da koyayım ,bakarsın yaşlı bir zengin çıkar ,hani kısmet sana. Biliyor musun seni ameliyat ettirmeye pek de mecbur değildi. Sigortan var diyebilirdi. Hele sen ilişkimizi onaylamaz dırdır ederken , hiç umursamaya bilirdi . Şu evli olduğunu bir yıl nasıl da gizledi ona yanıyorum. Yok Ankara’ya gitmeler, yok yurt dışı gezileri , il teşkilatlarını denetlemeler.
Çocukları gerçekten seviyor mu acaba? Büyük oğlan ona baba dedikçe , nasıl da havalara atıp tutar, nasıl da gıdıklar, boğuşur onlarla, çocuk gibi. Bu evi de bahçeli tuttu ki çocuklar oynasın , ayakları toprağa bassın.Yine ne var acaba? Telefon bıktırırcasına çalıyor. Alev arıyor. Bakalım yeni haberler neler.

Merhaba Hayatım ,sayfalar hazır. Bir mail parti başkanına , bir mail maliyeye, öbürü de karısına .İnşallah vergi kaçırmaktan içeri atarlarda bir ekmeğe muhtaç olur yalancı düzenbaz. Hay lanet o içeri düşerse bu evin kirasını kim ödeyecek? Arabayı Allahtan ki ,benim üzerime yaptı. Tabi benzin alacak, vergisini ödeyecek gelirim bile yok. Satsam kaç ay geçirebilirim böyle, dökme su ile bilmiyorum. Ufak oğlan diş çıkarıyor , bu yüzden çok huysuz. Araba olmasa iki çocukla hastanelerde, aman Allah’ım. Alev ,vur götüne tekmeyi diyor ama nasıl vururum, nasıl başkasını bulabilirim, daha iyisi mi çıkacak , kolay mı o kadar? Ne güzelliği be yavrum, iki yaramaz oğlanla kim ister ki beni? Ya annemi nereye bıraka bilirim? Huzur evi mi? Kolay değil o kadar . Köpeği de unutmamalıyım. O olmazsa oğlanlar delirir .Kadının az bir şey emekli maaşı var ama ev falan bağışlamazsan olmuyor o işler. Küçük oğlan neyse de , büyük yapamaz onsuz. Öyle bağladı ki kendine , eve geç gelse oğlan yatağa girmiyor, bekliyor.

Alev’ciğim kız kardeşin de bir içim su be hayatım. Benim böyle bir kardeşim olsa değil onunla tanıştırmak, yanına bile yaklaştırmazdım. Şu resimlerine bak, çok yakışıklı bir adam benim, ay pardon bizim domuz. Evli olduğunu baştan söyleseydi belki de bu kadar kızmazdım, Yalancı piç. Evet dosya hazır . Kendisine de ,bir grup resim hazırladım , afili tarafından. Kadınları kaybetti nasılsa, resimlere bakarak boşaltsın kendini. O var ya , o köpek kapıma gelip yalvaracak bana, aha da buraya yazıyorum eğer kapıyı açarsam ,içeri alırsam şart olsun. Diz çökecek , elinde çiçekler, belki de yüzük falan ,asla orospu çocuğu asla, sana acıyan senden beter olsun. Bizi bu evden çıkartabilirler mi ? Çocuklar arka bahçenin çimlerinde oynamaya bayılıyorlar. Hele şişirme bir havuz almış onlara ki, iki oğlan ve köpek , hepsi havuzun içinde, bağırış şamata kırla gidiyor. Aslında bana kıymet vermese, bu tektaş yüzüğü almazdı değil mi?

Annem için özel tuttuğu hemşire kapıyı çalıyor. Kız her gün altı saat gelip , ilaçlarını vererek yatak yaralarına merhem sürüp, masaj yapıyor. Valla evladı yapmaz insanın . Son bir telefon edeyim diyorum . Bak açmıyor telefonu. Kızın üzerinde çünkü. Hah mesaj çekiyor. Parti toplantısındaymış. Ben ne toplantısında olduğunu biliyorum . Bu mesajını da koyacağım dosyaya. O oteli de, Jandarmaya ihbar edeceğim, görürsün sen. Mahvedeceğim seni, melek yüzlü şeytan , yalancı herif , seni bitireceğim. Gazetelere çıkacaksın. Küçük sevgilinle verdiğin o pozlara pişman olacaksın .

Anneme bakan hemşire çocuklarımı çok seviyor. Abla diyor bana , çocukların aşılarını eve gelip yapan bir arkadaşım var, onları hastanelere sokmayalım . Kör olasıca, baldızın koynundan çıkabilse , çocukları aşıya götürecekti. Neyse artık sayfa ve gideceği yerler tamam. Tek bir tuşa basmam yeter. Alev, bıktırırcasına hemen yollamam için baskı yapmaya devam ediyor. İyi de Alev’ciğim , o seni hiç sevmedi ki, sadece kullandı. Kardeşini de sevmedi, selpak mendil gibi şeyini silip çöpe atacak onu da. Beni seviyor oysa. Bundan eminim , yoksa bu evi tutar mıydı? Neden beni hiç otellere götürmedi? Kendi şirketinden sigorta da yapmış üstelik. O hapse girerse benim sigortam da ödenmez. Eee emekli olamazsam , anam gibi pörsüdüğümde bana kim bakacak? Sen mi?

Kapı çalıyor, gelmiş olamaz. Ne de olsa özel toplantıda beyefendi. Hemşire açıyor kapıyı. Bir genç ses benim ismimi söylemekte. Kapıya yöneliyorum. Beyaz orkideler bunlar. En sevdiğim çiçekler Üzerinde bir de zarf var. Açmayıp yırtsam mı acaba? Ama dur bakalım son yalan neymiş.
İyi ki doğdun sevgilim. Bu gece (...) Klüpte yer ayırttım .Çocuklara hemşire hanım bakacak . Seni çok seviyorum.
Son günlerde yaşadıklarım bana doğum günümü bile unutturdu. Zaten annem bile hatırlamıyor artık. Şu mail işini akşam eve dönünce yapsam ne değişir. Belki de doğruyu söyleyecektir. Şu orkidelerin güzelliğine bak. Üç ayrı dal aynı saksıdan çıkmış ve üzüm salkımı gibi sıra ile açmış. Alev, yine telefonda. Biliyorum, madem hazır bassana gönder tuşuna diyecek. Peki kızım , sen adamın evli olduğunu biliyordun da ,neden devam ettin? Kız kardeşini niçin uyarmadın ? Yoksa, benden sonra yeniden mi sıraya gireceksin.

Bakmayacağım bu telefona. Hemşire kimin aradığına göz atıp , abla eniştem arıyor demez mi? O yakışıklı resmi ekranda köpeğin. Az önce arayan da oydu galiba. Sevgilim , özür dilerim . Meşgul muydun yoksa? Hayır diyorum , meşgul değildim, toplantın bitti mi? Evet bitti canım. Doğum günün kutlu olsun. Akşam sana güzel bir sürprizim var bebeğim. O sana çok yakışan siyah mini eteğini giy ve saat dokuzda hazır ol güzelim. Seni kapıdan alayım da oğlanlara yakalanmayalım aşkım.
Sürpriz mi? Söyle ne olur , çok merak ettim , lütfen söyle. Söylemeyecek misin? Evet arabamdan çok memnunum canım. Yoksa o spor arabayı mı , ne gerek var. Hayır inanamıyorum, sen delisin . Herifte para bok gibi. Üstelik benden ve çocuklarımdan hiç esirgemiyor. Aslında arabam yepyeni . Daha geçen yıl almıştı. Ne göstersem hemen almak , beni mutlu etmek istiyor. Eve dönünce bilgisayara oturup , ya ona hazırladığım dosyayı görürse. Evet delirmiş olmalıyım onun için bu kadar kötü şeyler düşündüğüm için . Alev’in de canı cehenneme ,kardeşinin de.

Saat dokuza geliyor, siyah elbisemi giydim, onun hediyesi olan yüzüğü ve kolyeyi de taktım . Neredeyse gelir . Korna sesi duyuyorum ama onun arabası değil korna çalan . Yine çalıyor bahçe kapısının hemen önünden . Büyük oğlan pencereden bakıp baba, baba diye naralar atıyor . Pencereye yaslanıp bakıyorum . Kırmızı bir arabanın içinden bana el sallıyor. Bu benim galeride görüp çok hayran olduğum spor araba olmalı. Yaptığım dosyayı hemen silmeliyim.
Tamam aşkım geliyorum , bir saniye sevgilim. Evet , evet onu çok seviyorum.
Bana kaşınma der gibi mi bakıyor? Yok canım , o da beni çok seviyor .

E.Yaşar Ovalı 01.01.2016