KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 481 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
RUS UÇAĞININ DÜŞÜRÜLMESİ VE OYUN İÇİNDEKİ OYUN!..
30 Kasım 2015 Tarihli köşe yazımdır.
Önceki yazılarımdan birinde Irak ve Suriye’de çıkartılan yangın, ülkemize sıçratılmak isteniyor; asıl hedef Türkiye’dir; basitten zora doğru gidilen bir strateji uygulanıyor; böylesi onlar için daha kolay demiştim.
Düşürdüğümüz Rus uçağıyla birlikte Suriye’deki yangının ilk kıvılcımını Türkiye’ye sıçratmış olduk.
Evet ortada bir sınır ihlali var. Yapılan uyarılara rağmen tacizde ısrar var.
TSK burada uluslararası hukuk kurallarına göre hareket etti. Herhangi bir ülkenin uçağı, herhangi bir ülkenin sınır hava sahasını ihlal eder ve uyarılara rağmen tacizinde ısrar ederse düşürülür.
Şimdi Rusya’nın ’’Ben İŞİD ile savaşırken, Türkiye benim uçağımı düşürdü. Üstelik hiç bir uyarı yapmadan!’’ savunması bizim ’’Pardon, biz o uçağın Rusya’ya ait olduğunu bilemedik, sizin olduğunu bilseydik düşürürmüydük hiç!’’ savunmasıyla kıyasıya yarışıyor!
Fakat ne yapalım, böyle bir savunmaya böyle bir savunma yapılır!
’’Kim olursa olsun, benim hava sahamı taciz eden, uyarılarıma rağmen beni ciddiye almayıp, kendi çapında dalga geçen ülkenin uçağını düşürürüm! Bunun için beni kimse suçlayamaz, zira bu angajman kuralları çerçevesinde yapılan bir eylemdir.’’ Emin olun dünyaya daha cesur, daha iddialı bir mesaj veremezdik!
Hiç bir ülkenin uçağı işini gücünü bırakıp da bir başka ülkenin sınırını ihlal edip, altını çiziyorum, uyarılara rağmen tepesinde dönmez...
Ortada bir oyun olduğu açık..
Tahrik et, düşürt, ve artık bir bahanen var: Saldır!
NATO ülkesi bir ülkeye kendisini düşürten Rusya, ne yaptığının elbette farkında...
Ne yaptığının farkında olan sadece Rusya değil, bizde neler döndüğünün gayet farkındayız!
Tarih 3 Ekim 2015...
Rusya’ya ait bir savaş uçağı Hatay Bölgesindeki hava sahamızı ihlal ediyor. O an devriye uçuşunda olan iki uçağımız tarafından fark edilerek, Suriye üzerinden geri gönderiliyor. Bunun üzerine bakanlığımız, Rusya Federasyonunun Ankara büyük elçisi ile bir görüşme yapıyor. Bu görüşmede bu olayın tekrarlanması halinde, olacaklardan Rusya’nın sorumlu olacağı ifade ediliyor. Ayrıca durum ABD, İngiltere ve Almanya ile de görüşülüyor. NATO ’’Bir ihlal daha gerçekleşirse, Türkiye’yi koruruz. Yardıma hazırız’’ diyor...
Yani bu Rusya’nın ilk tacizi değil! İlk tahriki değil!
Rusya ile aramızda şu anda bir savaş olma ihtimali düşük. Zira Rusya zaten Ukrayna ve Suriye ile savaş halinde. Bu durumda iken bir de Türkiye ile savaşı göze alamaz.
Başlatabileceği tek savaş ekonomik savaştı. Bunu anlaşmazlık yaşayan her ülke birbirini cezalandırmak için yapar... Ki Rusya’da şimdi bize küstüğü için ürünlerimize boykot kararı aldı. Yatırım planlarını iptal etti. Turist göndermeyeceğini açıkladı. Vs, vs...
Rusya elbette böyle radikal kararlar alacaktı. En basitinden kızdığımız bir bakkaldan nasıl ki alışverişi kesiyorsak, şu anki durumda aynı politikadan ibaret!
Dolayısıyla bu beklenilen bir şeydi! Ortada endişelenecek bir durum yok!
İsrail’in her Filistin saldırısında İsrail’e küsüp milletçe ürünlerine boykot kararı alıyoruz. Aradan en fazla bir yıl geçiyor, İsrail ürünleri yeniden raflarda, çantada, dolapta...
Ancaaaak konuyu madalyonun öteki yüzünden değerlendirecek olursak, Rusya’nın, Türkiye ile ilişkilerini bozup akabinde hemen bir karşı saldırıda bulunmak için çok iyi bir fırsat yakaladığını dolayısıyla durumu bu noktaya bilinçli olarak getirdiklerini net bir şekilde görürüz...
Niğde’de yeni bulunan petrolü hazmedememiş olabilirler zira kendileri...
NATO, ’’Türkiye ile Rusya arasında olası bir savaş durumunda Türkiye’ye yardım için hazırız.’’ derken Türkiye’yi Rusya ile bir savaşa sokma peşinde...
Daha amiyane bir tabirle, Türkiye’yi gaza getirip Rusya’ya karşı savaş açtıracak!
Böylece (hemen başa dönelim) biz üzerimize sıçratılan kıvılcımı söndürmeye çalışırken NATO’nun arkamızda olduğunu düşünerek söndürmeyi bırakıp alevlerin içine atlayacağız..
Burada NATO’nun Türkiye’yi piyon olarak kullandığı çok açık!
Ne NATO, ne Amerika, ne İngiltere, ne Almanya hiç biri hiç bir zaman, hiç bir olayda arkamızda olmadı! Asla da olmayacaktır!
Erdoğan’ın Rusya ile ilişkileri tekrar düzeltmek için Putin’e verdiği yapıcı mesajlardan anlaşılıyor ki NATO’ nun bu jestini (!) yemedik!
Oyun içinde oyun dönerken, bizimde oyunu siyaset bilimi kurallarına göre oynamamız gerekir!
Şu durumda uyguladığımız politika en doğrusudur!
Bu arada Arap kardeşlerimiz, Rusya’nın Türk mallarına ambargosuna karşı ’’Müslümanım, Türk malı alıyorum.’’ kampanyası başlatmışlar...
Ne güzel! Keşke bu desteği her zaman verseler!
YORUMLAR
Bence makaledeki analizleriniz çok zayif olmus.
Öncelikle daha yazinin girisinde esas hedef Türkiye diyorsunuz, bunu hangi argümanla destekleyebilirsiniz diye sorasi geliyor insanin.
Bakin Fatma hanim, BOP Projesinin açilimini yaparken, Eski Babil'i diriltmek deseniz de, siyon devleti deseniz de, Büyük Israil deseniz de, ismini ne koyarsaniz koyun, jeopolitik olarak Suriye'nin konumu ve parçalanmasi bizden önceliklidir.
Biz ileriye dönük hedefiz bu dogru, fakat esas hedef dersek yani suanki hedef, buna katilmiyorum.
Simdi siz Amerika olun, Ben Rusya olayim.
Siz olsaniz Türkiye'yi parçalar misiniz?
Milli degerlerinden kopmus, millet yeterince kutuplasmis, önemli subaslarinda kime hizmet ettigi belli olmayanlar toplanmis, emekli olup yurdumuza yerlesmis bir yazlik almis her alman, her amerikan ajan.
Varini yogunu 3 paraya peskes çekmis bir devlet, milli siyasetlerinden vazgeçmis ve tükürdüklerini yalayan bir devlet görüntüsü, gizli hristiyan devleti gibiyiz.
Utanmasalar ikinci bir resmi dilimiz bile olacak, zaten bunca parçalanmis Türkiye'yi hala esas hedef demek :) hedefligimiz mi kalmis bizim Allah askina.
Söylenecek söz çok ama yemegim geldi, sunu yiyim.
Mehmet Ali Akça
Alp Aldatmaz
Sonra birde gavurca sekliyle babylonia diye ara bak haritalara..
Niye Suriye oldugunu görebilirsin.
Türkiye'yi parçalamaya gerek kalmadi, çünkü Türkiye'de Türk'ten baska hersey olmak hem moda, hem serbest. O Manada bizim hedefligimiz kalmadi, çünkü biz suan Türk devleti degiliz, sadece ismimiz Türkiye.
Bak benim bu yorumum bile fasistlik olarak adledilebilir birileri tarafindan, o derece bitmisiz biz.
Fatma Tüz Zehra BABÜRŞAH
1- Türkiye'nin jeopolitik konumu. (Her ülke için geçerli)
2- Rusya'nın sıcak denizlere inme isteği.
Türkiye onlar için neden diğer Müslüman ülkelere göre daha zor?
1- Türk ordusunun gücü.
2- Türkiye'nin Orta Doğunun süper gücü olması...
3- Dinamik ve genç nüfusu.
Bakınız şu anda bütün Suriye gençliği savaştan kaçıp, başka ülkelerde ''sığıntı'' gibi yaşıyor!
Aynı şeyi biz yaşasaydık, Türk gençliği vatanını savunmak yerine başka ülkelere kaçıp ''sığıntı'' olmazdı!
Bu sebeplerle Türkiye Suriye, İran, Irak kadar lokma değil! Dolayısıyla öncelikli stratejileri etrafı yangın yerine çevirip, en büyük yangını Türkiye'de çıkarmak. Yangın öncelikli olarak Türkiye'de çıkarılsaydı söndürülmesi yukarıda belirttiğim sebeplerden dolayı daha kolaydı. Fakat etraf yangın yeri iken, Türkiye'de çıkarılan yangın daha güç sönecektir. Söndürülmeye çalıştıkça etraftaki kıvılcımlar sıçrayacak sıçratılacaktır!
Milli değerlerden kopmuş olduğumuz konusuna katılmıyorum!
Bir savaş söz konusu olduğunda ''Milli değerlerden kopmuş'' olduğunu zannettiğimiz insanlar emin olun canla başla yurdunu savunacaktır! Bahsettiğiniz ''turist ajanlar'' zaten böyle bir durumda ya kendi ülkesine kaçar, ya da savaşın ortasında kalıp saf tutar. Karşı taraftan yana saf tutarlarsa açımızdan fark eden bir şey olmaz.... Ki zaten düşmanla savaşıyoruz!..
Alp Aldatmaz
Ben yazdiginiz maddelere biraz muhalefet yapacagim, kahve içmedim daha, muhalefetim biraz da ondandir. :)
1- jeopolitik konum demissiniz. Efendim önemi kalmadi jeopolitik konumumuzun. Çünkü limanlarimiz da dahil özellestirildi.
Binlerce müslümanin kesildigi Akdamar kilisesini bile açtik.
Büyük Ermenistan'in hani tarihte hayal ettikleri "denizden denize ermenistan" Hazar'dan Ege'ye kadar, ne istiyorlarsa yaptik.
Simdi siz sadece akp'ye kafayi takmissin demeyin diye akp öncesine bir atifta bulunayim ki genel portre çizdigimi anlamaniz açisindan faydali olur.
1996 yilinda maden yasasi imzalanmisti, Türkiye madenleri azinliklarina %kaçar payla vermek zorunda olduguna dair. O Anlasma'nin resm'i ismini bulmam gerek, hatirlamiyorum kahve içmedim malum.
Efendim sonracima Fatih Sultan Mehmet'ten beri tapusu devletimizin elinde olan Heybeliada Ruhban okulunun tapusunu 550 senedir hiçbr liderimiz hak edemedi, Tayyip papaza verdi.
Devlet içinde devlet kurulabilsin diye, vakiflar yasasini geçirdi.
Pontus kilisesi konusu da cabasi, kiliseler misyonerlikler çocuklarimiza 50'er dolar dagitip mum yaktirip Ezekiel ve Yeremya ayetleri dinletmeler.
Hangi jeopolitk konumdan bahsediyordunuz sahi?
2-Ruslar'in sicak denize inmesi dediniz. Siz bilmiyor olabilirsiniz ama 1948'de israil kuruldugundan az sonra, Rusya Suriye'ye yerlesti. Zaten Arap-israil savaslari diye bildigimiz savaslar Amerika-Rusya savaslaridir. Amerika=israil, Rusya=Suriye-Misir-Birlesik Arap Emirlikleri demekti. Akdeniz'de Rusya 100 senedir var, daha sicak deniz neresi efendim?
Cevap yazarsaniz, kahve içip gelip yine muhalefet yaparim.
