- 676 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Çocukluğumuzda, Oynadığımız Oyunlar- 2
TABAK UÇURTMASI YAPIM VE KULLANIMI
Biz, Yenicumâlılar Boztepe’ye yakın evlerde otururduk… Yüksekte uçurtma yeri olanlar için uçurtma yapmak, çoğumuzun bildiği sıradan bir beceri idi.
Trabzon’da en büyük tabak uçurtmasını, bizim mahallede, Yağlıboyacı Gıdak yapardı.
Boztepe’de uçurttuğu uçurtması, Kindinar(Bahçecik) üzerinde uçardı. 4-5 dev kelep mitar(gırnap) teli vardı...
15- 20 çocuk birlikte çıkardık Boztepe’ye... Kızlar Manastırı’nın üstteki düzlükte ve belli bir yerde uçururdu daimâ... rüzgârın yönünü bilerek, ikindiye doğru çıkardı yola.
Gıdak uçurtmasını uçurduğu vakit, uçurtma mevsimi geldi derdik.
Epeyce uzun boylu ve zayıfça bir bedeni vardı... çocukları ve çocuklar da o’nu çok severdi(eşi de- rahmetliler).
Sıçan uçurtması gibi, tabak uçurtmasını da iyi denebilecek kadar el becerim vardı. Tabak uçurtmasının püf noktası, büyüklüğü ve güzel görünüşü değil; orta çıta, terâzi ölçüsünün tam ayarlanmasıdır. Uçurtmada ikinci bir denge daha vardır ki, uçurtma ağırlığı ile kuyruk uzunluğu ile kuyruk boyudur.
Kuyruk boyunun yermediği yerde, kuyruk başı üçgenine bir lapaza takılır ve denge sağlanmaya çalışılır. Eğer, denge ağır gelirse kuyruk boyundan biraz kısaltılarak lapazanın verdiği fazlalık dengelenmeye çalışılır.
Lapaza dediğimiz; livora bitkisinin tohum topudur.
Tabak uçurtmasının çıtası, hartama tahtasından biçilerek yapılır. Çıta genişliği ve kalınlığı, uçurtmanın ebadına göre değişiklik gösterir.
Uçurtma kâğıdı olarak, özellikle yağlı ve renkli yağlıkâğıt kullanılır… yağlıkâğıt olması, uçurma sırasında hafifçe çiseli havada ıslanmasında, kâğıdın hava baskısı karşısında patlamaması içindir.
Süslü tabak uçurtmaları için ilk akla gelen süs, iki yan çıtalara bağlanan yalancı kuyruklardır… ince, yeterince kısa ve hafif olmalıdır.
Uçurtmanın iç ip boyu, orta merkezden, sağ ve sol çıta kenarlarına dengeli üçken oluşturacak şekilde ve göbek ipinden çıplak asıldığında, uçurtmanın yere paralel duracak düzgünlükte olması gerekir.
Uçurtma hamuru sulu olmalı ki, kaplama kâğıdı hem iyi yapışsın hem de gereksiz ağırlık yapmasın.
Yine tel kalınlığı ve sağlamlığı, uçurtmanın uçurtulmak istenen uzaklığı ile uçurtma kâğıdı alanına değecek rüzgârın basıncı ile orantılı olmalı ki, sert rüzgârda ve ilk uçurtma sırasında ipe vurulan zımba baskısında telin kopmalı. Bunu, bir arabayı bir başka araba ile çekerken aradaki tele gelen ânî basınçla kesilmesi gibi örnekleyebiliriz.
Orta boy bir tabak uçurtmasının dala, elektrik direk ve teline takılmaması için en az 150 Metre çapında boş bir alan içinde olmak gerekir. Koşarak havalandırmak ve rüzgârın yönüne, yüksekçe bir yerden salıvermekle de uçurtmayı uçurmak mümkün.
Anlamadım diyen parmak kaldırsın; üşenmem yeniden anlatırım… anladınız mı, büyük çocuklar…?
Kabukluk ya da kömürlüğünüzde uçurtma saklamayın; fâre, hamurlu kâğıdı yemeye bayılır!.
Sağlıkla kalınız…
kadiryeter Kadir Yeter.
08.12.2015 Sâlı. TRABZON.
YORUMLAR
Gerçekten ilgi ile okudum.
Çocukluğumun o güzel günlerine hoş bir yolculuk yapmama vesile oldu bu güzel cümleler.
Anlatılan her bir şeyi birebir yaşamış biri olarak,
yorgun tebessümler geldi yerleşti dudaklarıma son noktaya ulaştığımda.
İlave olarak bir iki cümle de ben ekleyeyim;
paramız çıkışmadığı için, ikinci kalite bir iplik olan ''yorgan teli'' ni kullanırdık biz.
Hem boyu kısa olurdu, hem de çabuk kopardı.
Parası olanlar, ''Baluk teli'' alırlar, uzun ve sağlam olan bu iplikle bizlere hava atarlardı.
Lagot'a da güzel sarılırdı o iplik.
Elinize sağlık.
Çok hoş bir yazıydı.
Fotoğraf, Avni Aker'in deniz tarafındaki stat ışıkları galiba.
kadiryeter
Çok güzel yorumladınız ve değerli bilgiler eklediniz… Sağolun.
Yorgan telini yoruma eklemeniz, geçmiş günlerimin dile getiremediğim hâtırâlarını uyandırdı, zihnimde.
Annem, bağdâdî evimizin üst katındaki büyük odada yorgan dikeceği vakit, yanına yanaşır oturur ve beklerdim... yüzlediği yorganlardan artan teli anamdan isterdim... isteğimi, sevgi ile karşılar ve tebessümle verirdi.
Zâten, uçurtmayı yapmaktan daha önemlisi, uçurtacak teli bulmaktı.
Öyle güzel işlediniz ve dediniz ki; "boyları kısa olurdu" evet, Siz deyince hatırladım. O beyaz kelep telde, belki 20 kat tel vardı; telin ucu, sonunda kelebi bağlardı. Yorgan telinin(kalınlığı, yaklaşık 1Mm. ve beyaz) toplam uzunluğu 8-10 Metre bilmem var mı idi. Ah o Anamın güzel elleri, yorgancı titizliğinde dikerdi, yorgan çarşafını yorgana yüzlerken.
Bir tutam hayat... neler hatırlatıp yazdırdınız ve yazarken de o anlarımı yeniden yaşatıyorsunuz bana...
Yer tahta, tavan tahta, dolap tahta, yüklük tahta, tavana zincirle asılı yufka yeri tahta...
Fotoğraf yerini tam bildiniz... Trabzon Şehir Stadı’nın deniz ve doğu tarafındaki aydınlatma direği. O da bu yıl sonu, yeni stadın açılışı ile târihî resim olur?.
"Lagot'a da güzel sarılırdı o iplik." sözünüz, bana tebessüm ettirdi... bilesiniz.
Saygımla Selâm ve teşekkür ederim...
kadiryeter Kadir Yeter. 11.12.2015 Cumâ.
Kavakmeydan Mahallesi'nde, 43. Yılımın bu ilk gününde(11.12.1973).