- 369 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YGS zede ve Yazar Ömer Said Serpim ile YGS pişmanlıkları üzerine...
YGS zede VE Yazar Ömer Said Serpim YGS ve LYS Başarısızlığının sebenbini anlattı “Piyasadaki kolay denemelerle kendimi kandırdım. Şimdi bunlardan ders aldım ve geç kalmadan zamanında etkili çalışmaya başladım”
SORU-Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz?
ÖMER SAİD SERPİM- 26 Kasım 1996 Tokat doğumluyum. Ailem Niksar’ın Gökçeli (Ladik) Kasabasından olduğu için aslen Niksar’ lıyım. İlk ve ortaokulu Vakıfbank Namık Kemal İlköğretim Okulu’nda okudum. (2003-2011) Liseyi de Tokat Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde okudum. (2011-2015) Şuan YGS-LYS’ye hazırlanıyorum.
SORU-GS’ye ne zamandan beri hazırlanıyorsunuz? YGS hazırlıkta nerede hata yaptınız da kazanamadınız?
ÖMER SAİD SERPİM- YGS’ye 2 yıldır hazırlanıyorum, diyebilirim. Çünkü geçen sene yeterli çalışmadığım için sınavda istediğim sonucu alamadım. Sınavı kazanamamamdaki hatalarımdan birincisi; etkili çalışmadım. Sınava hazırlık sürecinde sosyal medya ile gereğinden fazla haşir neşir oldum. Aslında yaptığım denemelerde kayda değer bir sonuç alabiliyordum. Türkçe 35, sosyal 28, matematik 6-8 yapıyordum ve gitmek istediğim bölümün alacağı bir puan kazanabiliyordum. Ama YGS’ de öyle olmadı. Beklediğim tarzdaki sorulardan çok zordu sorular. Ama ben sınav heyecanından mıdır nedir, soruların zorluğunu anlamamıştım. Sınavdan sonra arkadaşlarıma “Nasıl geçti?” diye sorduğumda hepsinden “Kötü, çok zordu” cevabını aldım. Bana sorduklarında “ İyi, bir sıkıntı yok, kolay gibiydi” diyordum. Daha sonra bir hafta olmadan sınav sonucu açıklandı. Herkesin yüzünden düşen bin parça. Dur bir de ben bakayım, dedim ve acı gerçekle karşılaştım. Puanınım içler acısıydı. İşte o zaman anladım sınavın zor ve benim etkili çalışmadığımı.
SORU-Yazı yazmaya ne zaman başladınız? Yerel basınla nasıl tanıştınız? Yazarlıkta nereye kadar gelmek istiyorsunuz?
ÖMER SAİD SERPİM- Yazı yazmaya 8. sınıfta başladım. Türkçe öğretmenim “Yaratıcı Yazarlık” kulübü kurmuştu. İlk yazım “İnsan” dı. Daha sonra “Ölüm” adında bir yazı yazmıştım. Bir kenara saklamıştım. Lisede Kur’an-ı Kerim hocam olan Mehmet ERBAŞ’ın da yazı yazdığını öğrendim. Benim “Ölüm” yazısını gazetede yayınlatmasını istemiştim. Sağ olsun benim yazı Ramazan ayında yayınlanmış. Ama benim haberim yoktu. Öğreneli epey bir zaman geçmişti. Ondan bu yana arada bir gazeteye yazı vermeye başladım. İnşallah yazarlıkta gidebildiğim yere kadar gitmek istiyorum. Yazdığım ve yazacağım deneme yazılarını birleştirip bir deneme kitabı haline getirmek istiyorum.
SORU-Kitap okuyor musunuz? Kitap okumak size ne kazandırdı?
ÖMER SAİD SERPİM- Evet, kitap okuyorum hafta bir kitap düzenle bir şekilde okuyordum. Hatta haftada iki kitap bitirdiğimde oluyordu. Ama şimdi kısa sürede çok kitap bitirmek için değil, normal düzende ve sürede kitabın hakkını vererek okuyorum. Bugüne kadar yazdığım yazıların başarısını kitap okumalarıma borçluyum. Sürekli ve düzenli kitap okumam sayesinde yeni bilgiler, yeni roman kahramanları kazandım. Bundan daha güzel kazanç olabilir mi?
SORU-YGS’ ye yeniden hazırlanıyorsunuz, eski hatalarınız nelerdi, nelerden ders çıkardınız?
ÖMER SAİD SERPİM- Zamanında etkili çalışmadım. Son 1,5-2 ay kala daha etkili çalıştım. Sosyal medya ile çok haşir neşir oldum. Ve piyasadaki kolay denemelerle kendimi kandırdım. Şimdi bunlardan ders aldım ve geç kalmadan zamanında etkili çalışmaya başladım. Artık günde en az 200 soru çözüyorum. Her hafta rehberlik hocama gidip brifing veriyorum. Artık sosyal medya ile eskisi kadar çok haşir neşir olmuyorum. Telefonumun modelini düşürdüm. Kendimi oyalamayım diye. Denemelerde bir yükselme ve isteğim puana ulaşsam dahi tempomu düşürmeyeceğim. Hatta daha fazla çalışacağım.
SORU-YGS’ nin zor ve kolay yanları neler, nasıl aşıyorsunuz bu zorlukları?
ÖMER SAİD SERPİM- Gecen sene sözel derslerin konularını çok iyi öğrendiğim için temelim var. Aynı konudan iki test çözüyorum. İlk çözdüğüm testte neleri unutmuşum, neleri hatırlıyorum bunları tespit ediyorum. Unuttuğum yerleri konu anlatımlı kitaptan tekrar çalışıyorum. İkinci testte tekrar kendimi değerlendiriyorum. Bu sefer önceki teste göre daha az yanlışım çıkıyor. Hatta hiç çıkmıyor.
Matematikte ise “ANTRENMANLARLA MATEMATİK 2” adlı kitaptan çalışıyorum. Çalışmalara başladığım ilk günlerde her gün sabah saatlerinde o kitaptan konu çalışıyordum. Bir süre sonra matematiğe olan bakış açım değişti ve zevk alarak matematik çalışmaya başladım. Daha sonra “ANTRENMANLARLA MATEMATİK SORU BANKASI” nı aldım ve bundan öğrendiklerimi pekiştirmeye başladım. Benim için YGS’ de en zor şey matematikti. Ama şimdi bu iki kitap sayesinde bu zorluğun üstesinden geldim. İnşallah YGS’de de faydasını görürüm.
SORU- YGS’de ailenizden nasıl destek alıyorsunuz?
ÖMER SAİD SERPİM- YGS konusunda ailemden maddi-manevi her türlü değeri çok şükür alıyorum. Kitap lazım oldu mu hemen alınır. Özel kurs lazım oldu mu hemen temin edilir. Manevi olarak benim geçen seneye göre daha verimli çalışmam aileme olumlu yansıyor ve olumlu bir tepki alıyorum. Bu da bana en güzel manevi destek oluyor.
SORU- Ailenizden bahseder misiniz? Anne-babanız ne iş yapar? Kardeşleriniz nerelerde okur? Onların sizin çabalarınıza bakışı nasıl?
ÖMER SAİD SERPİM- Biz beş nüfuslu bir aileyiz. Annem ev hanımıdır. Sabah akşam yemek yapar, temizlik yapar. Kendi işinin patronudur yani . Babam Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi, Öğrenci İşleri’nde memur. Daha önce üniversitenin kampüsünde de çalıştı. Sonra üniversite hastanesinde çalıştı. Şimdi de tıp fakültesinde çalışmaya devam ediyor. Kardeşlerim olarak bir abim bir de ablam var. Abim Kayseri’de Sivil Havacılık, Uçak-Gövde-Bakım Bölümü’nde 2. sınıf öğrencisi. Ablam ise sınıf öğretmeni. Ailemin çabalarına bakışı ve destekleri çok iyi. Üniversite tercih döneminde ben edebiyat, sosyoloji, tarih gibi yerlere gitmek istiyordum. Onlar ise bana bu bölümlere gidersem işsiz kalacağımı, eğer bir sene daha adamakıllı çalışırsam daha iyi yerleri çalışacağımı, söylediler. Ve benim hayatımı yakmama mani oldular.
SORU-YGS ve LYS’de başarılı olursanız nerelerde okumak istersiniz, neden?
ÖMER SAİD SERPİM- Ben YGS’de istediğim puanı alırsam, Konya’da Necmettin Erbakan Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi’nde okumak istiyorum. Çünkü Konya’yı çok seviyorum. Konya’ya gidip kalmadım ama kendimi Konya’da geliştireceğime inanıyorum. Çoğu kişi İstanbul’a gitmek ister ama ben İstanbul’a gitmek istemiyorum. İstanbul kalabalık ve tehlikeli şehir. Kendini kötülüklere kaptırdın mı kendini kaybedersin. Hem yazarlığıma Konya’nın İstanbul’a göre daha çok katkı sağlayacağına inanıyorum.
SORU-YGS’de başarılı olmak isteyenlere ve yazarlıkta gelişmek isteyenlere neler önereceksiniz?
ÖMER SAİD SERPİM- Bu sorunun cevabını YGS’ yi kazandıktan sonra versem daha iyi olurdu. Ama şunları söyleyebilirim:
• İlk önce nereye gitmek istediklerini, yeteneklerinin hangi bölüme yatkın olduğunu belirlesinler.
• Kararlı olsunlar. Aldığı sınav sonucu kötü diye kendilerini bırakmasınlar. Yapamıyorum diye vazgeçmesinler.
• Başkalarının rakibi değil başkalarını rakibi olsunlar. Her denemede bir önceki denemeden daha yüksek sonuç almak için kendileriyle yarışsınlar. Başkalarıyla yarışıp haset etmesinler.
• En azından sınava kadar sosyal medyayı günün her saatinde değil de günde sadece bir kere, bir saat kullansınlar.
• Arkadaş çevresini iyi belirlesinler. “Hadi oyun salonuna gidelim.” diyenleri değil, “Hadi kütüphaneye gidelim.” Diyenleri arkadaş seçsinler. Ben şu an arkadaş edinmiyorum. Çünkü YGS’ye çalışırken yalnızlığı tercih ediyorum. Kimse hevesimi kıramıyor, kimse “Sen kazanamazsın.” Diyemiyor böylelikle.
Ben şuan bu önerdiklerimi uyguluyorum. İnşallah olumlu sonucunu görürüm. Eğer olumlu sonucunu görürsem rahatlıkla herkese tavsiye ederim.
Ben çok profesyonel bir yazar sayılmam. İlk önce bunda 5-6 sene evvel “Fatih Kütüphanesi” ne üye oldum. Yıllık 5 TL ye oradaki bütün kitaplar benim. Üye olduğum günden bu yana sürekli oradaki kitaplardan okumaya başladım. -Hatta şuan oradan aldığım “Kuyucaklı Yusuf-Sabahattin Ali” kitabını okuyorum. Bu şekilde yazma yeteneğimi geliştirdim. Hikaye yazarken çok sevdiğim yazarın tarzında yazdım. Deneme yazıları yazarken yine çok sevdiğim deneme yazarının yazdığı tarzda yazdım. Sonra dış dünyayı gözlemledim. Toplumsal bir konuda yazacağım zaman bu gözlemlerimden faydalandım.
Yazı yazmak için ilk önce kağıdı kalemi elimize alıp masamıza koymalıyız. Ne hakkında ne yazmalıyız diye düşünüp konuyu ve yazacağımız tarzı belirlemeliyiz. Eğer yazacak bir konu bulamıyorsak birilerinden konu başlığı isteyebiliriz. Önemli olan ilk cümleyi kurabilmek. İlk cümleyi kurduktan sonra gerisi çorap söküğü gibi geliyor. Ben böyle yazmaya başladım. İlk önce yazacak bir konu bulamadığımda hocalarımdan ve arkadaşlarımdan konu başlığı istedim. Artık şimdi bunlara gerek duymuyorum. Bu aralar sokakta yalnız olduğum için bir şeyler düşünüyorum. Daha düşündüklerimden bir sonuç çıkarıp bunun hakkında yazmaya başlıyorum. Yazan ve yazmayı düşünen arkadaşlara bunları önerebilirim.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.