- 1851 Okunma
- 18 Yorum
- 2 Beğeni
ŞİİR STAR YARIŞMASI -1-
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
-Düşündüm … Her şeyin bir star yarışması var da şiir star yarışması niçin olmasın. Yok hani bazı şiir dernekleri ya da Sivas, Tokat, Kayseri kuruluşları bazen şiir yarışması düzenliyorlar ama…
-Abi Sivas, Tokat, Kayseri kuruluşları ne?
-Ya hani STK lar var ya. Sivas, Tokat, Kayseri değil mi onun açılımı.
-Yok abi . O dediğin Sivil Toplum Kuruluşları oluyor.
-Neyse ne…İşte o STK lar ve dernekler şiir yarışması yapıyorlar hani. Sonra da yarışmaya katılan tüm şair ve şairelere birer plaket veriyorlar ya işte onun gibi bir şey değil. Şöyle televizyonlarda seyrettiğimiz pop star yarışmaları gibi bir şiir star yarışması neden olmasın?
-Valla harika olur abi. Sen bu işe bir el atsana. Zaten el atmadığın bir bu kalmıştı. Ona da el at, olmuşken tam olsun.
Değerli bir dosta açtığım şiir star yarışması fikri onun tarafından da görüldüğü üzere oldukça heyecan ve takdirle desteklenince kolları sıvadım ve bir şiir star yarışması başlattım.
Başlıyoruz Efendim.
Büyük bir Te ve nin koskocaman bir stüdyosundayız. Sahnede ünlü sunucu Harika Kaymak, Jüri üyelerimiz ülkemizin ünü yurt dışını da aşıp Mars’a kadar uzanmış olan meşhur şairleri…Onlardan kısaca Bi Jü ( Birinci jüri üyesi ), Ki jü ( İkinci Jüri üyesi ) ve Çü jü ( Üçüncü Jüri Üyesi ) olarak bahsedeceğiz.
Uzatmayalım değil mi?
Harika Kaymak topuklarının üzerinde yaylana yaylana sahneye gelir.
HARİKA KAYMAK- Evet her biri yirmi beş Tl karşılığında stüdyomuzu doldurmuş olan sayın misafirler ve, televizyonları başında bizleri seyretmekten başka bir bok bilmeyen uyşuk seyirciler. Sami Biberoğulları denilen bir zır delinin başının altından çıkmış olan şiir star yarışmasına hoş geldiniz.
Salon tabii ki alkıştan inin inim inliyor, ‘’ Sami sen bizim her şeyimizsin ‘’ nidaları arş-ü âlada yankılanıyor.
HARİKA KAYMAK- Sizlere jüri üyelerini tanıtmama gerek yok sanırım. Bu tipleri tanımayan mı var bu ülkede? O bakımdan direk olarak…
TEPEDEN BİR SES- Lan geri zekalı…Direk değil, direkt…
HARİKA KAYMAK- Pardon,direkt olarak yarışmaya geçiyoruz. Huzurlarınızda ilk şairimiz…Adı: Gamze, Soyadı: Zedeyim Deva Bulmam. Alkışlarınız Gamze Deyim Deva Bulmam için…
Şair Gamze Deyim Deva Bulmam büyük alkışlarla sahneye geliyor. Tabii ki birkaç saniye önce ‘’Sami sen bizim herşeyimizsin’’ diye yırtınan seyirci iki saniyede satmıştır Sami’yi ve ‘’ Gamze sen bizim herşeyimizsin’’ diye bağırmaktadır.
Gamze ıpıslak, buğulu, bir bahar yeli gibi, ılık ılık, insanın içinde olur olmaz duygular uyandıran, seksenbeşlik dedeyi bile yirmilik delikanlıya çeviren bir kızıl goncaya benzeyen dudakları ve her biri ayrı bir istiridyeden çıkmış olan inci gibi dişlerinin arasından o billur ile kadife arası sesiyle başladı okumaya.
GAMZE DEYİM DEVA BULMAM-
Al bana,
Çorap terlik al bana
Çorap, terliği bırak
Bir an önce dal bana
Ah can tanem,
Oya gibi işle beni
Isır beni, dişle beni.
Gece hep yanımda kal
Gündüzün düşle beni
Hedef tahtan ben olayım.
On ikiden şişle beni.
Haydi koçum geç atağa,
Bakma yorgana yatağa
Sen ağa, ben ağa
İnekleri kim sağa
Haydi koçum bi daha…
Salon yıkılmaktadır ‘’ Gamze pasapasın olayım yavrummm’’ sesleriyle.
Sunucu Harika Kaymak Jüriye döner.
HARİKA KAYMAK- Evet..Şimdi 1. Jürüi üyemizden yorumunu alalım.
Bİ JÜ- Çok lö püf ve çok çok prefarmasyon bir şiir.
GAMZE-Ha?
Kİ-JÜ: Yani bacım diyir ki bi poha benzememiş.
ÇÜ JÜ- Eeeee tabi benzetemezsiniz muhteremler. Neden? Çünkü tasavvufu bilmiyorsunuz. Eğer bilseydiniz bu şiirde ne mecazlar, ne mecaz-ı mürseller, ne Karamürseller, Ne Cemal Gürseller bulurdunuz ama nerdeee. Sizde o tahsil, o edebiyatla pişmişlik nerde?
Bİ JÜ- Bize cahil diyene de bak hıhhh. G.tümün kenarı.
Kİ JÜ- Lo sen biye cahal mı diyirsen?
HARİKA KAYMAK- Şeyyy. Yorumlara geçsek..
Kİ JÜ: Çoh güzel olmuş bacım. Allahan Gurban. Üreginden öptüm.
Bİ JÜ: Ay bunun neresi güzel ayol. Sen de mi hanzo musun nesin anlayamadım ki.
ÇÜ JÜ- Daha bu muhteremin hanzo olduğunu anlayamadın, gelmiş burada bu ulvi şiiri anlamaya çalışıyorsun. Tuzlayım da kokma e mi?
HARİKA KAYMAK- Sayın jüri üyeleri lütfennnn.
Kİ JÜ- Sayın jüri üyeleri, sayın jüri üyeleri…Tutturdun bir sayın jüri üyelereri. Bi bırah da şu mendebur garı ile şu gavat herifin ağzının payını verem.
HARİKA KAYMAK- Ama sayın jüri üyesi. Bakın yarışmacı sap gibi ayakta kaldı. Puanınız neyse verin de ittirip gitsin kızcağız. Di mi ama?
Bİ JÜ: Ben diyeceğimi dedim. İlaveten bu şiirin oldukça homosapiens bir şiir olduğunu da eklemek zorundayım farmakolojik açıdan bazı nüansları nonfigüratif nesneller içerse de betimlemeler yerli yerine oturmamış. Benden 3 puan
Kİ JÜ- Sen ona bahma bacım. Şiir çoh güzel. Hani yüreginden öptüm demiştim ya. Vaz geçiyem. Her yeriy öpüyem. Benden 10 puan.
ÇÜ JÜ- İlahi aşk ancak bu kadar güzel ifade edilebilirdi. Fenafil berzah makamından , fenafillah makamına atlamışsınız. Maaşallah, süphanallah. Rabbim emeklerinizi zay, sizi bu alem-i fanide rezil rüsvay eylemesin benim güzel kızm. Benden de 10 puan.
HARİKA KAYMAK- Evet sayın seyirciler…Hesap makinesiyle topladık, sayın Gamze Deyim Deva Bulmam toplam 23 puan aldı. Şimdi ikinci yarışmacımız Safiye Tamkafiye’yi çağırıyorum huzurlarınıza.
Gamze sahneden usul usul ayrılırken öteki kapıdan yavaş yavaş Safiye Tamkafiye içeri girer.Bizim yalaka seyirci bu sefer de ‘’Safiye sen bizim herşeyimizsin’’ diye tezahürat etmektedir. Anlayacağınız o sahneden bir öküz geçirseniz onun için de ‘’Öküz sen bizim her şeyimizsin ‘’ diye bağıracaklardır. Yalakalık işte parayla mı? Evet parayla. 25 Tl ile 50 Tl arasında değişiyor.
Safiye başıyla seyirciyi selamlarlarken kıçıyla jürüiyi, başıyla jüriyi selamlarken kıçıyla seyircileri selamladıktan sonra şiirine başlar.
SAFİYE TAMKAFİYE
Ey yar
Biliyor musun kaç Pazartesi oldu sen gideli
Kaç Salı
Kaç Çarşamba
Kaç Perşembe
Kaç Cuma
Kaç Cumartesi
Kaç Pazar.
Nereden bileceksin ki
Kaç Pazartesi
Kaç Salı
Kaç Çarşamba
Kaç Perşembe
Kaç Cuma
Kaç Cumartesi
Kaç Pazar geçtiğini
Saymadın çünkü
Oysa ben tek tek saydım
Kaç Pazar
Kaç Pazartesi
Kaç Salı
Kaç Çarşamba
Kaç Perşembe
Kaç Cuma
Kaç Cumartesi
Kaç Pazar geçtiğini.
Saydım ve gördüm ki
Bayağı çok Pazartesi
Bayağı çok Salı
Bayağı çok Çarşamba
Bayağı çok Perşembe
Bayağı çok Cuma
Bayağı çok Cumartesi
Bayağı çok Pazar geçmiş
Bu aşkın üzerinden.
Evet..Bu aşkın üzerinden
Bu kadar çok Pazartesi
Bu kadar çok Salı
Bu kadar çok Çarşamba
Bu kadar çok Perşembe
Bu kadar çok Cuma
Bu kadar çok Cumartesi
Bu kadar çok Pazar geçti
Bir tek sen geçmedin.
Evet bu aşkın üzerinden bir tek sen geçmedin
Üstünden bir tek sen geçmedin.
Bİ JÜ: Kübik ve Rokoko tarzı sürrealizt bir deneme bu değil mi kızım?
SAFİYE: Ben yüreğimden dökülenleri yazıyorum genelde.
Bİ JÜ: Evladım her şair yüreğinden dökülenleri yazar. Yoksa sen bizim g.tümüzden dökülenleri yazdığımızı mı sanıyorsun? Ben sana nerenle yazdığını mı sordum?
SAFİYE- Hüüüüüüüü ( Ağlıyor yani )
Kİ JÜ- Sen bu kokanaya bahmayasan bacım. Çoh güzel olmuş. Üregeen sağlıh.
Bİ JÜ- Ayol bunun neresi güzel, papağan gibi tekrarlamış durmuş
Kİ JÜ: Ula görmirmisen? Uyah dersen uyah, ayah dersen ayah. Kafiye dersen kafiye, Safiye dersen Safiye. Daha ne olsun.
Bİ JÜ- Offfff…İmgelere boğmuş şiiri
SAFİYE- ( Ağlamanın dozunu daha da arttırarak) Vallahi billahi Simgeyi ben boğmadım teyze. Kızla doğru dürüst tanışıklığım bile yok. Hüüüüüüüü.
ÇÜ JÜ: Şu masumeyi de ağlattınız ya Rabbim sizi nâr-ı cehenneminde ebediyen tavuk çevirme gibi kızartsa azdır. Bu muhteşem ilahi aşkı görmüyor, zavallı kızın yüreğinden çağlayan mısraların onu nasıl adım adım beşeri aşktan ilahi aşka yatay geçiş yaptırdığına şahit olamıyor, kafiyeyle, uyakla, sürrealiztle uğraşıyorsunuz. Mâsivayı tek edin muhteremler. Mâsivayı terk edin ki alem-i ervahta yüzünüz ak ola.
Bİ JÜ- ( Kİ JÜ ye) Ayol söyler misiniz.Bunun neresinde kafiye, neresinde uyak var? Düpedüz serbest şiir bu.
Kİ JÜ- Ula arhadaş şiir bu şiir. Şiirin serbesti, grekoromeni mi olur angut?
ÇÜ JÜ- Muhteremler çok yanılıyorsunuz. Bu şiir aruz şiiri. Kızımız aruzla yazmış
SAFİYE- Vallahi billahi ben kendim yazdım. Horozla filan yazmadım. Kim çıkarıyor hakkımda bu asılsız dedikoduları yaaaa. Hüngür hüngürrrrr( Ağlamanın dozu artıyor tabii ki)
HARİKA KAYMAK- Evet sayın jüri üyeleri. Değerlendirmeleri aldığımıza göre puanları rica edeyim.
Bİ JÜ- Ay şiire tövbe edicim vallahi. Benden iki. Daha da zırnık çalışmaz.
Kİ JÜ: Bacım..Şiir çoh çoh güzel de ohurken az vurgulu ohuman lazım. Yani dinleyen anlamalı ki her şey geçti ama sevdiğin geçmedi üzerinden. İşte orada biraz zayıf galmışsan. Benden dokuz.
ÇÜ JÜ- Keşke bu şiiri failatun ile değil de Müstefilatun vezniyle yazsaydınız güzel kızım. O hatanızdan dolayı benden sekiz puan.
Safiye Tamkafiye hüngürdeyerek sahneden ayrılırken sahneye attığı her adımıyla sahnenin döşemesini sallayan bir vatandaş gelir ve Tabii ki sunucu Harika Kaymak onu da takdim eder.
HARİKA KAYMAK- Evet stüdyomuzda dedikodu kazanını kaynatmış değerli misafirlerimiz ve ekranları başında çekirdek çitleyerek programımızı seyreden musibet seyircilerimiz. Şimdi de huzurlarınızda ‘’ Biz bu vatan için ‘’ adlı şiiriyle Tayyar Yarma…
Seyirciyi söylemeye gerek yok: ‘’ Tayyar sen bizim her şeyimizsin’’ He he Tayyar sizin her şeyiniz…
Tayyar Yarma tam sahnenin ortasına gelir sert bir topuk selamı çakar ve şiirini okumaya başlar:
TAYYAR YARMA-
Vatan için gerekirse
Can veririz can veriririz
Şayet gerekmiyor ise
Hiç fark etmez kan veririz.
Aldık mı gemi azıya.
Çıkarız ova, yazıya
Hem koyuna hem kuzuya
Çan veririz, çan veririz.
Canı aşkla pişiririz.
Göbeciği şişiririz.
Kelle, kulak düşürürüz.
Zeytin, peynir nan, veririz.
Kıçımızda yoksa da don
Martavala vermeyiz son
Toplaştırsak bizler beş-on
Fukaraya han veririz.
Pc başında yatarız.
Hem yatarız hem atarız.
Herkese çalım satarız.
Yiyip içip yan veririz
Hem asarız hem keseriz
Gah tozutur gah eseriz.
Şak şak demezsen küseriz
Tarihlere şan veririz.
Bİ JÜ- Ay bu ne be. Can veriyo, kan veriyo, asıyo, kesiyo…Stüdyoyu mahalle kasabına çevirdi bir anda.
Kİ JÜ- Ula bunu da mı begenmedin huysuz avrat?
Bi JÜ- Yok yani aslında hiç de fena değil. Özellikle de her kıta ‘’ veririz’’ diye bitince bende içsel çağrışımlar yaptı fakat nasıl diyim. Oldukça strafosforik olmuş. Hani daha yumuşak ve daha mutedil ambiyansla çok da primifirikik hale getirilebilirdi.
ÇÜ JÜ- Yanılıyorsunuz her zaman olduğu gibi. İşte böyle civanmert gençlerimizin yazdığı iman-ı tahkikiyi pek kuvvetli bir surette bu vatanda neşreden ‘’ Biz bu vatan için’’ gibi şiirler olmasaydı, bu dehşetli asırda, acip inkılap ve infilaklarda bu mübarek vatan, Kur’ân ını, imanını dehşetli sadmelerden tam muhafaza edebilir miydi? Kat’iyyetle edemezdi. İşte bu sebepledir ki elzem olan aşk-ı vatan ile çerağ olmuş bu gönülleri bila kayd teşvik ve taltif etmeliyiz.
TAYYAR- ( İçinden, ama biz duyuyoruz ne dediğini) Ulan hangisi beğendi, hangisi beğenmedi bir anlayabilsem ben de bir iki çift laf edecem de…
Ki JÜ- Ben kısa ve öz olahtan açıklayacağım düşüncemi: Yürrü goçum. Kim tutar seni.
HARİKA KAYMAK- Eveeeeettttt. Yorumları aldığımıza göre şimdi puanları alalım.
Bİ JÜ- Benden beş puan. Ama şair gelecek için ümit vaat ediyor. ( Tayyar’a) Akredidasyonlara ve simülasyonlara, ha bir de kombinasyon ve permütasyonlara iyi çalışman lazım. Tamam mı evladım?
TAYYAR- Eyvallah hanım abla.
Kİ JÜ- Ömrüye bereket goçum. Benden on puan.
TAYYAR- Sağolasın abi. Hörmetler.
ÇÜ JÜ-Benden de on puan. Rabbim Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin…Hay Allah Millet vekili olduğum zamanlara gittim. Neyse…Fevkaladenin fevkinin de fevkindeydi şiiriniz.
TAYYAR- Sen de sağolasın hacı abi. Çok müteşekkirler hepinize.
E araya bir reklam koyalım artık değil mi?
Resim: Yarışma jürisi ünlü sunucu Harika Kaymak ile ( Kırmızı elbiseli olan )
YORUMLAR
İşte benim Sami Hocam
Yine vermiş ayarı inceden
Bilirkişi ile bilir bilmez kişinin kolayca karışabildiği düşünülürse
Cart curt programları karikatürize etmek güzeldi gerçekten
Pop star programların çapı belli ise ayar da böyle ince belli olur
Yüreğinize, emeğinize, kaleminize, kelamınıza bereket...
Merhaba Hocam, yazinin iki bölümünü de okudum.
Nasraddin Hoca fıkraları gibi güldürürken düşündüren bir yazı. Bir şiir yarışmamız yoktu o da olsa çok iyi olur.
Zaten bütün günü bunun gibi yarışmalarla öldürmüyor mu tv.ler.
Ama bir gerçek var ki, bu yazı ister tiyatroda ister Tv de oyun olarak gösterime girse diğer yarışma proğramlarını rafa kaldıracağı kesin.
Tebrik ederim, selamlar
Bu. günlerde,
terörle amansız bir mücadeleye giriştiğimiz,
çevremizde dünya süper güçlerinin köşe kapmaca oynadığı,
siyasetin kirli yüzünün sevimsiz realitesinin olanca çıplaklığı ile sahnelendiği bu mahzun mevsimde,
gerilen sinirlerimizi yumuşatmak için böyle mizah yazılarına gerçekten çok ihtiyacımız var.
Televizyonlardaki bu tür yarışmaları asla seyretmeyen bir insanım ama,
Sami Hoca'nınki gerçekten güzeldi.
Gülümsetti bizi.
Çok sağ olsun.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
GÜNE DÜŞEN YAZINIZLA SİZİ KUTLUYORUM.GÜZEL BİR MİZAH YAZISI.NASRETTİN HOCA GİBİ GÜLDÜRÜRKEN DÜŞÜNDÜRDÜNÜZ .YANİ HALİMİZ AHVALİMİZ KISACA HERHALİMİZ...
OKULDA EDEBİYAT TARİHİ GÖRÜRKEN HER DEVRİN SOSYAL ,SİYASİ VE EKONOMİK YAPISI O DEVRİN EDEBİYATINA YANSIR DİYE ÖĞRETMİŞLERDİ.DEMEK Kİ BİZ TOPLUM OLARAK YAZDIKLARIMIZLA ÇİZDİKLERİMİZLE DÜŞÜNCELERİMİZİ VE YAŞADIKLARIMIZI YANSITIYORUZ EFENDİM...HERKES KENDİ İÇ DÜNYASINDA OLANI SERGİLİYOR...KISACA NEYSEK ONLARI KOYUYORUZ ORTAYA...GÜZEL GÜNLERDE İSTENİLEN KALİTEDE ESERLER VERMEK ÜZERE DİYELİM.ANCAK BU SİTEDE GERÇEKTEN KALİTEYİ KONUŞTURAN ARKADAŞLARDA VAR.ONLARIN HAKKINI YEMEK DOĞRU OLMAZ.EFENDİM.KELİME DAĞARCIĞINIZI KONUŞTURMUŞSUNUZ.SELAMLAR.SAYGILAR...
sami biberoğulları
Tabii ki hiç kimsenin içinden, ruhundan dökülenleri hicvetmek, tiye almak ne hakkımız ne de haddimizdir. Sözümüz kendini üstad belleyip başkalarına sataşan ile burunlarını Kaf Dağında gezdirenleredir.
Onlar kendilerini bilir demeyi de çok isterdim. Keşke bilselerdi de ben -sonunda günün yazısı seçilmiş olsa bile- böyle bir yazı yazmak zorunda kalmasaydım.
Selam ve sevgilerimle.
Hocam, GAMZE DEYİM DEVA BULMAM şiiri yıktı beni. Bir kaç kere daha okusam ezberleyeceğim. Evet kafa kalın biraz. Ama,
Kaç Pazartesi
Kaç Salı
Kaç Çarşamba
Kaç Perşembe
Kaç Cuma
Kaç Cumartesi
Kaç Pazar var daha önümde. Ezberlerim mutlaka.
Akşam akşam nereden bulaştım senin yazıya bilmem ki? Çocuklara karşı ciddiyetimiz kalmadı.
Ellerin ve de kalemin dert görmesin.
sami biberoğulları
Şiir emek ister, sabır ister, azim ve kararlılık ister. El kzı bu ister de ister,
Bi dahaki Pazartesiye kadar ezberlemeye bak. Hoca ödevleri kontrol edecekmiş.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Hani klise bi laf vardir ya, dusundururken gulduren, guldururken dusunduren.. sanirim bu yazi tam da bu lafa guzel bir ornek.. ve sizi okurken hayalgucunuze, orjinalliginize, her karakteri sanki baska biriymiscesine aktariminiza ve her ne kadar yazi ile insani guldurmek zor olsa da bunu basarmanizdaki ustaliginiza tek kelime ile hayran kaldim. Uzaktan uzaga sizi goruyor ve ne yalan soyliyim yazilarinizin renkleri ve uzunlugu yuzunden okumaktan vazgeciyordum ama ne cok sey kacirmisim. Daha olsa daha da okurdum:) siz guzel yasayin e mi...
sami biberoğulları
Yazıyı beğendiyseniz devamı 2. Bölüm olarak yayınlandı.
İlginiz ve benim için onur vesilesi olan yorumunuz için bir kez daha teşekkürler.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Örnek olarak verdiğiniz şiirde bir şey dikkatimi çekti.
''Geniş kanatlarını sofuca bırakırlar,''
Sofuca?
Baudelaire'nin dilinde böyle bir kelime olduğunu sanmam. Böyle bir kavram da yoktur. Ama onun dilimize çevrilmiş şiirinde var. Demek ki sadece şairde şiiri dilimize değil maharet, çeviren şahsın ustalığı da bir o kadar önemli. Hani bazı seslendirme sanatçılarının seslendirdikleri karaktere can vermesi gibi.
Elbette ki herkes şiirden anladığı ile mutlu olsun. Lakin biri ya da birileri şiirden anladıkları ya da hiç anlamadıkları halde mutlu olup bir başkasını mutsuz etmeye, ona buna -aklı sıra- sataşmaya, bilgiçlik ve ukalalalık yapmaya başlayınca haliyle bize de iki satır bir şeyler yazma hakkı doğuyor.
Selam ve sevgilerimle.
UFFUK
:)
"şiirsel bir poetika"
zeçi, poetika neçi?
poetika:şiir teorisi. Yani şiir hakkında sorulabilecek her soruya verilen cevapların tümü.
Yani: Şiirsel bir şiir teorisi. Hayın doktor, hiç şiirsel ilaç vermiyor. Şiirsel makaleler de yazmıyor zati.
Kibre karşı kibir sadakadır (hadis)
Çok güzel ve enfesti Sami kardeşim bayağı güldük,Allah'da seni bol bol güldürsün kardeşim,devamını bekleriz ısrarla ve aceleyle acele posta ile...Selam ve dua ile...
sami biberoğulları
İkinci bölüm hazırdı zaten. Fazla uzun olmasın diye kesmiştim.
Selam ve sevgilerimle
Sabaha beni gülerek başlattınız yine.
Bu tarz yarışmalardan artık gına geldiyse de, şiir yarışmasının mizahı bir başka hoş oldu.
Kaleminize sağlık Sami hocam.. :)
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Gülünecek halimize çok güzel bir mizah elbisesi giydirmişsiniz hocam. Kaleminize sağlık. Tebriklerimle...
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Tepeden seslere devam edeceğiz sanırm.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Şeyyy...Yüksek müsaadelerinizle arasıra siyasi ya da dini konulara da dokunabilir miyim , yoksa onlardan külliyen uzak mı durayım?
Bir de başka hangi konularda yazabilirim, hangi konularda yazmam kat'iyyetle yasak, bir liste halinde sunarsanız minnettar kalırım.
Kulunuz Sami emir ve görüşlerinize hazırdır Hazret-i Şehriyari Sultan Ufuk Han Hazretleri.
Ben tabii ki bie kulunuz ve bendeniz olarak '' Ufuk sen bizim her şeyimizsin'' diyemem. O bakımdam ''Padişahım çok yaşa'' diyorum o mübarek ellerinizden, eteklerinizden öpüyorum Sultanım.
UFFUK
Öğretmeyi bırak, zeki insanlar eğlendirirken düşündürür.
Konuda ve türde serbestlik bahşediyorum. Hiçbir öğreti mizah kadar kolay girip kalıcı olmaz.
Bak yine unutuyordum: Sevgiyle kal. :)
sami biberoğulları
Madem ki mizah girsin ve kalıcı olsun demektesinüz o halde bundan sonra mizah girip kalıcı olacaktır. Aksi halde gök girsin kızıl çıksın.
Bahşettiğiniz sevgi için ise sonsuz şükran....
Padişahım çok yaşa...
UFFUK
yok,sul
cuffuk nedir yaaa...
Serhat BİNGÖL
Heeey Sami kulum Sanma şâhım herkesi sen sâdıkâne yâr olur vezir-i azamım herkesi sen hünkar mu sandın. Belki ol ağyâr olur ne zamandan beri dur emr-i ferman umu sâdıkâne belki ol bu âlemde dildâr edersin sana her şeyi yazabilursu deyu verdiğim ferman-ı yok mu sayarsun tez tövbey-i istifar eyle yoksa kellen kudretimin önünde yâr olur ağyâr olur dildâr olur serdâr olur haberin ola…
UFFUK
Hitabım Serhat Bingöl’e: “ol bu âlemde dildâr edersin” sözü üzre:
gerek şâh-ı cihân-bân ol gerek cihân begi
ehl-i kemâle dâyim ettiğin ihsâna yuf
Serhat BİNGÖL
sami biberoğulları
Ben, Uffuk, Yok,sul ve Serhat...
Dört kişi olmuşuz. Gelin bir okey atalım ha. Valla çoktandır oynamıyorum özlemiştim.))))))))))
UFFUK
Çanağınızı bir kırayım:)
hocam kalemınız düşünceniz varolsun :)))) yıne fevkaladenin fevkinde bir yazı okudum ve sabah sabah gülümsedim... varolun :))
sami biberoğulları
Rabbim yüzünüzden tebessümleri eksik etmesin.
Selam ve sevgilerimle.
:)
binlerce sayfa makale yazmaya gerek yok ağlanacak halimize gülünmesi için
bir sayfa yazı işte edebiyatımın bütün hali, makale gibi, sosyolojik bir çalışma yapılmış gibi çok ama çok değerli bir analiz
gülümsetirken gerçeği yüzümüze usul usul çarpan bir halin ifadesi,
gülümsenecek ama bir o kadarda önemli değerli bir yazı
teşekkürler hocam
saygımla...
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.