- 514 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
OZANIN GÜNCESİ
Aylardır acıyla örselenip duruyor yüreğim. Adına: ’ Sabır ve dirençle sınanmış arkadaşlıklar ’ diyorum. Haftalardır içimi yaran tek kelime bu: Arkadaşlık. Yılların azar azar biriktirdiği ve artık son haftalarda içimi avurtlarıma avurtlarıma zorlayan bir kelime. Hayatın, kavrandıkça anlamını işlediği, ufuklandığı bir kelime. Bir kelime ki: peşi sıra binlerce kelimeyi kamçılıyor. Ve ben, binlerce kelimenin bir anlama ortak ses verdikleri o titreşimle, incecik bir tel üstünden, bir uçurumu karşıdan karşıya geçer gibi, taşımaktayım gövdemi. İçinde gözyaşları olan, kahırlar, sevinçler olan, nefretler, kucaklaşmalar olan, dağlanmalar, ayrılıklar olan binlerce tonluk bir ağırlıkla.
Yiten arkadaşlarımın yüzleri geliyor gözlerimin önüne.
İçleniyorum. Kalbimde yavuz bir acı kıpırdanıyor. En son gecemi geçmiş günlerime banıyorum. Kimi kez yemişler topluyorum, kimi kez gelişi güzel gözyaşları. Ve anışlarımın en sızlayan yerinde biraz duraklıyorum. Yurdumda kardeşlik şarkılarının yasak olmadığı günleri özlüyorum.
Geçmişle uğraşmanın tek belirtisi bu bende: İçlenmek.
Bunu ölen bir arkadaşımın gözleri gibi saklıyorum. Koştuğumda sadece arkadaşlarımlayım. Sabır ve dirençle sınanmış arkadaşlıklar ki: arına, ayıklana çelikleşiyor.
Evet: Sabır ve dirençle denenen arkadaşlıklar. Kimisi vurulup düştü feryadın kabardığı yerlerde, kimisi yılların dokuduğu parmaklıklar ardında.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.