Gece Kuşu...
"Biz onun çoktandır Manyas’a vasıl olduğunu sanıyorduk!"
"Manyas’a mı? O da nere?"
"Kuş Cenneti, canım; bilmiyor muydun?"
"I-ıh!"
"Her gece kuşunun mekanıdır ora... Allah mekanını cennet etsin deriz ya? İşte o mekan... Yaşarken kendini kartal sanan, akbaba sanan, kanatlı ejderha sanan nice kuşların ebedi ikametgâhı..."
"Desen ya sağlığında badem gözlü, orada kör gözlü..."
"Öyleydi merhum... Pek güzel bakardı hüzünlü, hüzünlü..."
"Yeri doldurulamaz bir kıymetti..."
"Öyleydi merhum..."Sosyal hayat denilen şey insanlar birbirlerinden bir şeyler istesinler diye icat edilmişti. Doğumdan itibaren bu çarkın içerisinde öğütülmeniz de başlıyordu.
"Haniymiş de benim oğlumun annesi?" türünden sorgulamalı göz kırpmalarla anne, baba, nine, dede diye bir takım insanlar sokuluyordu hayatımıza.
"Merhaba efendim! Nasılsınız?"
"Hoş geeellldiiinnn bebek, yaşaaamaak sırasııı sendeee..."
"Eh, madem parayla değil de, sırayla..."
Yenisini icat edecek bir hükümet seçilene dek dört artı dört artı dört artı üniversite...
"Bu adam olmuş da okullu olmuş be yavvvu!"
"Bir yerden başlamak gerekiyyordu da, ondan için...."
"Mışılla mışılla... Hangi İmam Hatip Mektebinde bu kerata şimdi, artıkın?"
"Peder bey bankadan kredi çekip Özel Anadolu Lisesine kaydettirdi de İmam Hatiplilikten yırttık efendim..."
"Bölümü ne?"
"Makro Ekonomik Hallerin Sebze Haline intikali."
"Ne zaman bitiyor?"
"Bu sene hazırlık okuyup beş sene sonra da bitiriş inşallah..."
"Bitir, iş?"
"Bir torpil yardımıyla halde hamallık işine girdim efendim."
"Evlilik ne zaman?"
"Derhal..."
"Çocuk ne zaman?"
"Derhal..."
"Sünnet ne zaman?"
"Derhal..."
Hayat ne güzel, böyle efendi efendi akıp giderken bu donanımda bir bokluk var, deyip o bokluğu düzene sokmaya kalkıştığında ise düzen bozan durumuna düşebilir ve bir anti virüs programıyla yok edilebilirsin. Yeni bokluklar yeni virüsler, yeni virüsler yeni anti virüsler demektir. Her yeni virüs kabına sığmaz hallere girip yayılabilir. Ne yaparsan yap, yaranamazsın bu insanlara be kardeşim! Toplumda insanların gözüne batmaya, bireyselleşmeye ve içe dönmeye başladığın gece kuşluğuyla merhabalaşma sahası burasıdır.
Bildim bileli gecelerden korkarım, ama öte yandan geceler yarim olsa diye bir şarkı tuttururum ki, offf... Of ki, of! Benim için, gecenin hayrı gündüzün şerrinden daha fazla diye sandığım içindir her halde! Onun için geceleri yaşayan, gündüzleri uyuyan bir gece kuşuyum.
Kötü adamlar geceleri avlanıyordu ve yalnız insanlar, kötü adamlara geceleri yem oluyordu. Tarihçiler, bu tarihi gerçeğin her ırk ve din için geçerli olduğunu her lisan ile yazmışlardı. Bu korkuyla gecelerini korumalı barınaklarında yaşayan insanlar, toplumsal faaliyetlerini gündüz saatlerine bırakıyorlardı. Ben, her birinin farklı faaliyetlerle gündüzlere yığılmalarına karşın aynı beyinlerle var oluşlarına şahit oldum. Buna şahadet ettiğim için yalnızlığa itildim. Yalnızlığa itenlerin beyin aynılığını daha iyi anladım.
Oysa benim için öylemiydi ya? Ben, farklıydım. Allah baba beni farklı yaratmıştı. Onun için bütün toplumsal faaliyetlerimi terk ettim; yani farklılığımı ortaya koyabilmek için...
Artık bir işim yoktu. Evliliğim de! Bana sormadan hayatıma girmiş insanları birer birer hayatımın dışına atmıştım; ne anne-baba, ne kardeş, ne akraba, herkesi uzaklaştırmıştım çevremden. Hepsinden nefret ediyordum. Diğer tüm insanlardan da kopuktum. Her insana karşı öfke doluydum. Öfkelerimi gecelere gizliyordum.
Evet! Evet! Evet! Benim ruhumu besleyen yalnızlığımdı. Yalnızlığım bilgeliğimdi. Bilgeliğimi besleyen ise, öfkelerim. Onlarla gecelerde buluşup özdeş doğmuştuk.
Aynı beyinli yaratıklar sarmaşık dallarından sarkarak inilen kaolinli ortamdaydı bilgelik üretebilen bir takım edevatla beraber; hareketler tüketiminde... Her edevat normal yolculuğunda bir mantığın doğrulayıcısıydı.
YORUMLAR
Değerli Dostum
Bir laf vardır '' Gülü seven dikenine katlanır'' Şimdi demode olduğu için onun yerine '' Lahanayı yerken kıtır kıtır,....ı yerken meeee'' kullanılıyor.
Ya bu sosyal medya olayından ve onun virüslerinden vaz geçeceğiz ( Ki çok zor...Sigaradan beter bağımlılık yaptı) ya da dikene katlanacağız.
Bu arada hemen belirteyim
Genelde biz '' Kör ölür badem gözlü olur '' deriz
Senin ''"Desen ya sağlığında badem gözlü, orada kör gözlü..." cümlesi biraz olmamış gibi geldi bana.
Selam ve sevgilerimle.
Kemnur
sami biberoğulları
Gıcıklık parayla mı ))))))))))))))
Önce sabrı çekersin kirpiklerine,
Sonra bekler durursun; beklentiler biriktirirsin.
Biriktirdiklerinden harcar ömür ilk önce.
Zifiri bir yalnızlığın ayak sesleriyle kalabalığa atarsın ruhunu,
faydası yok.!
Yalnızlık güzel şey.
Kendini dinlemenin en güzel en uzun ve en anlamlı hali.
Karanlık ürkütücü,
oysa lüzum yok içinde ki kimsesizliğin mırıldandığı şarkı ışıldıyor.
Gece kuşları hep hüznün özgürlüğüne kanatlı.
Çok güzel bir yazı Kemal Abim,
Tebriklerimle..
Kemnur
Yalnızlık...
Zor zanaat.
Hayatın bazı evrelerinde gerçekten makbule geçiyor kendisi ama,
bir yere kadar hani.
Sonrası...
Gönüllerinde terin sabit ve vazgeçilmez olan insanlarla mutlu yaşamaya devam.
Geçmiş olsun efendim.
Umarım sağlığınız yerindedir.
Kemnur
Bu aralar hep kötümser şeyler yazmaya başladın...bence mizah yazmak sana daha çok yakışıyor...
Kemnur
Kemnur
Üstat,
Hayatımıza giren ayaklı virüsler çoğaldı. Ayaklı anti virüsler azınlıkta... İşimiz zor.
Yüreğine sağlık.
Kemnur
farklı yaş, kültür ve eğitim düzeyinden bireylerin hayata bakış açısı ve önceliklerinin sergilendiği eser için tebrikler
tebrikler
Kemnur
yuregınıze kalemınıze saglık degerlı hocam kalemınız daım yurek sesınzı hıc susmasın saygılar selamlar