- 914 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Kebapçı
Kebap
“-gene öyle bi hikayeyi de
bizim o(ğ)lan anladıvıdıydı,
bilmen yalan, bilmen essah
ben onun yalancısıyın
günahı obalı boynuna
bi ğün bunnar dokdura ğetdiklerinde
nerdeyse ğari
garınnarını doyurmuşlar
daracık bi yerdeki e(h)tiyar bi kebabcıda
bizim o(ğ)lan annadırkana sanısın yengattan yeyoru;
“-emmee kebab bu!” deyoru
adama “-abey” demiş
“ -ben ömr-ü hayatımda
böyle gözel kebab yemedim
Alla(hı)n aşgına bu işin sırrı ne”
…
..?
“ne sen sordun ne ben söyledim”
adam derin bi soluk solumuş
derin derin iş geçirmiş
cığarasından derin derin içine çekmiş
“-boş ver emşerim” demiş
izbar edince de
“-dadı sizi, adı beni yakar”
derkene
işini-ğücünü bırakmış
yannarına bi sandelle
yannamasına dizini altına almış
bacak bacak üstüne atmış
adam garşıdakı gocaman binaya işaret etmiş
“-işde” demiş “ işin sırrı orası”
bizim o(ğ)lan bakmış
“abey ben hu yeme(ği)n sırrını soruyon”
adam gene işaret barnağıynan gösdermiş
“-ben de onu deyon,
işde tam o iresdoran”
..?
“-o iresdoran benimidin
dikişiminen o binayı aldıydım
iresdoran yapdıydım
terz(ih)anemde!
on-onbeş makene çalışdırıdım
her yerde malım satılı(rı)dı
müşderimin haddi hesabı yok..
biğün o(ğ)lan
“-boba” dedi
“-ey” dedim
“-bak boba eş-dos bi araya geldiniz mi
solu(ğu) kebabcıda alıyonuz
hesaplar senden..
verdiğin paranın haddi hesabı yok
bi kebapçı dükgeni açalım
hemi ufunetini def et kabilinden
hemi de sana bi meşgale ilazım
burası seni neşelendirmeyo
eyi bi aşcı buldug mu
olu(r)-geder evel-Allah
herkeş bizim dükgene akışı(r)
heş değil ısmarlayıp durmazsın
“benin” deyen heş kimse
bizi dutamaz
elimize su dökemez i(n)şallah”
……….
“pekey” dedik..
“-ben terzaneyi idare ederin
sen kebapcı dükgeninin başına ğeçersin
sakalını yerine go(y) ga(y)ri,
burada sana etiyaş galmadı hiş değilise hinciye ğadak
seni söğüşleyennerin parasını alısın emme veresiye verip de başını a(ğ)rıtma” dedi
haklı.. valla bakdım o(ğ)lanın dedi(ği) do(ğ)ru birez de gonfeksiyonculukdan bıkdım,
o(ğ)lanın eline-aya(ğı)na dolaşmakdanısa işin başında o(ğ)lan var
sıparışı o(ğ)lan alıyo
mal bazarlamaya da nası(l) olsa o(ğ)lan gediyo
ee hiş bişi esginki ğibi deği(l),
yaş kemaline ermiş, yaşlanıyon da
orda burda seğidemeceğime göre
dükgende çocukların eline-aya(ğı)na dolaşca(ğı)ma
hemi de bi(r) değişiklig olu(r)
dedim.. olu(r) mu olu(r)”
basdım kaş sahatlık yolda falan yerde
kaş sene önce kebabını yediğim yıllardır dadı dama(ğı)mdan çıkmayan kebabçıya ğetdim aşçısını ayarlayıp getirdim memlikete elimizdekini avcımızdakını aşcı ne dedi, ne isdediyse harcadık, iresdorana,
geniş bi(r) ba(h)ça içinde bi yer yapdık çimen-çiçek ağaşladık dört bi yanı renk renk şavkarttık eşe dosda habar saldık açılışımız vaa
gurdeleyi vekil beye kesdirtdik,
cem-i cümle vekille(r), senatörle(r), danışmanna(r)
şamata demişsin gırla ,
başvekilden telgraf
o gelecek deye, sever dediler
o götü yere yakın gancığı getitdik
len epap bi ses var onda
ele ezzatını..
o ses o çıtı-pıtı garıdan mı çıkıyo len
iniletdi ortalığı…
yedik-işdik e(ğ)lendik
Alla(hı)n onarca(ğı) ya; terzanenin işleri de oldukça eyi ordan geleni de kebabçıya sarfediyoz işler açıldı ki ne açıldı dükken her gün dolup-daşıyo aşçı bana “-patıron” deyo
“-sen müşderilerinen meşgil ol
masalarına otur “iki beşlik boz ”
zengin gısmı orasbı yarenniğinden hoşlanı
esgiden etdiklerini, edemediklerini
falan yerde höyle bi garı varıdı falan deye
lafı ille oraya getir… yalan yannış,
ballandıra ballandıra annedive”
ülen çok çalışdık, emme eyi gazandık,
eyi yedik,
okarda Allah var garıya-ğıza da epey yedirdik
değilise nere ğetdi bu paralar”
işin ehli o, nası olcak deyosa
ne isdeyosa yapıyoz
benim yarennigler hanımın gulağına bi ğederse
işin bokunu çıkarız deye
hanıma da durumu izah etdim..
o da.. sanki bi halt etmişiyin gibi, ters ters baktı vallahi..
görüşcez bunnarı der gibi
“-etdiysen de günahı obalı senin” dedi..
emme bi halt ederkene yakalanmışdan beter oldum
“bişiycikler etdiysem günahı obalı benim ossun”
hayın hayın güldüm..
aklımızca gönnünü almışıyız gibi
zavallı..
“hinciye ğadar duymadıma ğöre
hinci duysam n’olcek
beniki benden getdikden sonura” dedi
Allah ırazı ossun! dedim içimden
emme heyvah dedim arkasından
bunun ceremesi var deye
neyise;..
benim bi dene işim var gasapdan et almak emme nası(l) o(ğ)la(ğı)n uykuluğundan teze et alınacak illa ki sinirsiz olacak bizim usda neydiyo-ediyo bize neytdiğini gösdermeyo işler eyi; eyi emme nası(l)
gasabınan haftadan-haftaya bi hesap görüyoz bizim kasada biriğen para
gasabın borcunu gapatmaya yetmeyyo
hemen tilafon o(ğ)lana
bara-ğidi para
terzaneden yamayoz, iresdorona
bu durum böyle; bir üş beş, derkene biğün
bizim aşcının yakasına yapışdım emme nassı; can burnumda valla “-len olum dükgen dolup-daşıyo işler eyi emme bizim gazanç nerde len?
aşcı
“-usda” deyo
“-sorma valla gederin” “-pekey” dedik mezburen herkeş onun verdi(ği) eme(ğ)e geliyo,
dışarıda yığılı müşderi
ayakda bekleşenner vaa
rezevasyon yapıyoz gün boyu..
sinemanın gapalı güşe oynadığı gibi..
o(ğ)lan bi yandan “-aman boba
enki nalete dokanma
gederse zuvudur galırız valla
biz neydip-nişlediğini bilmeyoz ki terzane çalışıyo nas’olsa o(ğ)lan da terzanenin başında
boş ver .mına ğoyan, oldu-olacak
gırıldı nacak üş-beş ay da(h)a geşdi biz meşgaleden-meşakgatden ğünü gurtarma telaşesinden öğümüzü-arkamızı görmeyoz ki buğarada bizim terzane de güme ğetdi
o(ğ)lana
“-olu bakalım burada da adama etiyaş var dedik” bungunnuğu getsin deye çok geşmedi paramızı alamayoruz deye garsunnar işi terk edince o(ğ)lan servise başladı patıronnugdan, garsunnuğa
terfi etdi, zavallı
bakdık taka dayanmışıyız, deniz bitmiş gasap et vermeyinşe depem attı naçar aşcının ümü(ğü)nü sıkdım
“-anam avradım ossun seni öldürecen len sen benim oca(ğı)ma incir ağacı dikdin len o(ğ)lum ben sana ne kötünlük etdim
senin bu yapdığın
bana reva mı len enh! ” derken
“-dur-mur” elimden zor aldılar adamı bakdım solu-molu(ğu) getmiş
cartayı çekeyazmış valla neçeden sonura a(ğ)layalak ayıkdı elimde galacağdı deyyus Allah m(uh)afaza
bunun böylesini ölünşe adam yerine gorlar
“-falan ağa adam öldürmüş” derler
ayıkla gari pirinciyin daşını ondan sonura
“-beni öldürüseydin eline ne geşceğdi çoluk-çocun var” dedi
dürzü sankı benim çoluk-çocu düşünüyomuş da
biz farkında değilimişiyiz gibi”
“-eee”
horsamı alamadım
bi elim hala daa yakasında
valla solu(ğu)m filen daşmış
acıyalak yüzüne bakdım
sankı acıncak olan ben değilin de oyumuş gibi
“-len olum bizim paralar nere ğetdi len sen benim etibarımı zıfırladın gasunnar getdi..
gasap demişsin et vermeyyo
ona-buna borşlandırdın benim hayatımda yemediğim bok
bu arada; o(ğ)lanın dirliği-düzeni bozuldu,
gelin çocuklarını aldı bobasının evine ğetdi benim evimde huzur galmadı çoluk-çocun yüzüne bakamayon” …..
“-ben hincigden keyri neydeyin,
hu yaşdan sonura nere ğedeyin eşin dosdun yüzüne nası bakayın seni öldürüsem kimse bana acımaz hiş değilise dama düşerin
mapısda, kimseye hesap vermen” deyon emme
gözlerim file çana(ğı)ndan fırlamış
o(ğ)lan “-boba hinciye ğadar
seni öyle heş ğörmediyidim,
valla ben bile ğorkdum senden o fakıt” dedi
de! kendimden geşmişiyin otura ğalmışıyın derdim yoğukan bir,
bi derdim de bin oldu
benim aşcı “-işde şoo ğarşıdahı resduranı
yapdım senin pareyne bi-keş ğüne ğadar açaçan
hadi bana eyvallah”
demez mi
olan gan beynime sıçradı
“ele .mına godumun döyüsü”
portakal, orda gal deye
“-dur” dedim
“-o(ğ)lum orada bi dur
sen burayı goyvurup da
nere ğediyon len!
ben hu müşderiye hinci ne deycen
geş ızgaranın başına depemin tasını atdırma
vallaha billaha anasını-avradını
.kecen mehremet etmecen”
emme
ben derdimi nası(l) annadayın elin adamına
“-heş değilise böğünü atladalım
yarına Allah Kerim
heş değilise o(ğ)lanı yetişdirviseydin
“-yoğ usda” dedi
“-ben kendi usdama yemin verdim
ben senin o(ğ)lunu tanımayon
beceri-beceremez
emme sen kendin de yemin ver
sana heş değilise o eyinliği edeyin
ne de olsa mesnek sırrı
“üşden-dokuza şart olsun
bi başgasına deyvimecen de”
netçe yemin billah etdik
önlüğü keydik
mutbağın başına ğeşdik
görsen halimi gülersin valla
ikimiz mutfağa ğirdik
bana sovan irendeletti
o mubarek de nası yakıyo ğözümü
ağladığım bari fark edilmeyoru
bu da bi nimet
hu yaştan keyri acemi-çırak oldum
kendi yanımda çalışan işçimin elinde
hey gözel Alla(hı)m
daha başıma neler getirecen
herif horda dikiliyo,
sovanın suyunu sıkdırdı
sinirsiz eti sovan suyuna yatırtdı
bi ğün bekleyceğmiş
eee ciğer”
“-ciğer tava ataşını görmeycek
guyruk yağıynan kavıracan
içine gaşşık sokmaycan
ıçcık da su” dedi
gene de Allah ırazı olsun
işde oo garşıdakı iresdoran
benim terzanenin parasıynan yapıldı
çok geşmedi benim ne ğadar müşderi varısa
aşcının oraya akın etdi-ğetdi
bi ağşam bazarlığa dutuşmuşlar
hinciki sahabıynan
tın para, çekedini almış çıkmış
.iktirolmuş getmiş..”
…
adama “-şükret” dedim,
“-heş değilise seni soyup-sovana çevirmemiş
benim gibi tıh teber şahi merdan galıdın”
“-nerdee” dedi adam
meğerise İzmir Yoluna yeni bi yer daa yapmış
müşderilerini de ordan çekmiş”
adama “-eyi de
sen(i)nen bu ğadar yıllık mabbetimiz var
o deyyusun buradaydığını bilmeyon mu
gelip de
“var abey filen deme
len eşşek,
len eşşolu-eşşek
bu adam nassıdır” demek yok muyudu
..
“senin yandığını mı isdeyceğdim a o(ğ)lum”
adam “-nere len abey
beni bi dubaya ğetirdiy ki
gene sana acımış seni etişdirmiş
bana o eyinliği de edivimedi”
tabii yeni bi yer daa yapıp da orayı da
yeni birine kakalamadıysa
müşderiler hala orda
hinci sana gel de mutbağın başına ğeş deycen
emme gosgoca A(h)mada(ğa)ya
deyemen
işin aslı hakgatden ben de “-he” deyemen
hu sahatdan sonura
“-kendinize bi iresdoran aşmacanız de(ğil) mi
yemin etdirdim bundan ötürü gusura bakman
uzatdık valla gene, neyise de işin aslı
bu adama belli olmaz valla gorkuyon
insanın sidikliğini file ba(ğ)latdırı
sırrının hepiciğini öretdik mi-öretmedik mi
valla orasını da bilmeyon”
“- o dedikleyin siz siz olun aman
bu kebabın yapılışını
kimseciklere deyvireyin deme(yi)n imi ”
“-neye len”
“-sidikliğinizi filen aman”
“-sen deyvidin emme”
“-sorma biz bi bok yedik işde”
“-şeyimden aşşa Kasımpaşa dedikleyin
iresdoran kim biz kim
hemi de
böyle yarım müslümannarın
sidikliği bağla(ya)caklarına da filen inanmayın”
“-inandığımızdan deği(l) de
ya ba(ğ)larsa, mesela yani”
“-aman sen de, ne şeytanı gör, ne salavat getir”
DİPNOT
etiyar / ehtiyar :ihtiyar
şavk: ışık, aydınlık
başvekil: başbakan
gırla: hayal edilebilenden, olabileceğinden fazla, coşkulu, yarış halinde, bol bol.
iki beşlik bozmak : rastgele karşılaşılan birileri ile ordan buradan rastgele muhabbet etmek
bun/bungunluk: bunaltı, sıkıntı, boğucu sıcaklık
enh: hı, de bakayın, senin fikrin ne
“enh de” çocuklar için ıkın, kakanı yap
ayıkmak: kendine gelmek, artık farkında olmak
hakgatten / hakkaten / hakikaten : gerçekten
i mi: emi, oldu mu, tamam mı
RESİM: Hacının Ismayıl
Rahmetli İsmail ŞEN
YORUMLAR
Bizim kabahatimiz mi eksik yanımız mı herkesi kendimiz gibi bilmemiz,tebrik ederim saygılarımla.
İbrahim Çelikli.
yarattıklarına saygı duymuşsan..
mukaddesin var ve bazı şeyleri aziz bilmişsen
sana verilen terbiyede saygı da öğretilmişise ve siz
diğer sıradanlar gibi basit olamıyorsanız
bu sizin zavallı olduğunuza değil
bizat kalitenize işaret eder
ha ekseriyet mukaddes bilmez, allah tanımaz, haksızlığı ilke edinir ya da bu şerefsizleri saygın buluyor ise
bu sizin suçunuz değil.. diğerlerinin deyyus olduklanının tescilidir.
saygılar sunarım
İbrahim Çelikli.
saygılar
sıhhat ve afiyet diliyorum..