Paradoks
İnsanın hayatı paradokslarla doludur denebilir mi? Bakalım...
Yalnızdır ama diğer insanlarla beraber yaşar. Beraber yaşarken yalnızdır ama bazen bu hissi bile kendinden bağımsız, yalnızdır.
Yalnız yaşamak ister ama başkalarıyla yaşamaya mecburdur. Yıkmak ister aslında kendini bağlayan bütün tabuları fakat bakarsın o tabuların en önde giden savunucusudur.
Cahildir insan, hem de en köründen. Okur da okur ne ne kadar kitap varsa. Cahilliği kaybolabilir de cahilliğinin farkına varabilir de. Kendinden haberi yok demesi de doğru, kendini bilen tek varlık demesi de. Aksi ispatlanmadığı için doğru.
Bir ulvi değer olduğu kabul gören yada henüz ne olduğunu çözülemeyen aşkın peşinde koşar. Sonunda birini bulur evlenecek. Böylece durulur, hayatının aşkını bulmuştur. Çocukları olur, ömrünün sonuna kadar bir aile olarak da yaşayabilir, tek başına bir serseri olarak da. Gerçi bazen aşkı bulması da yetmez, önce ona kavuşması lazımdır, başka aşkların araya girmemesi de. Netice evlenir, üstteki örnekte olduğu gibi hayatının aşkını bulacak kadar şanslı değilse yani mesela eşini erkenden kaybederse aşk onun için ölmez. Bu onun da bir aile de yaşayıp ölmesine engel olmaz. Tabi eğer aldatmalar, hastalıklar, yanlış anlaşılmalar gibi yol kazalarını şansızlık saymazsak. Böylece ölümden korkmak manasız olur, ömrü boyunca asıl korkusu ölmek olsa da.
Bir bakan olmaya niceleri imrenir. Bakanın vatandaşa takla attırmaya çalıştığını görünce, bunu olacağıma dilenci olsam daha iyi de diyebilir. Bunu derken memur sınavlarında kopya da çekebilir insan. Bu insanın pişmanlık nedir öğrenmesi de mümkün pişmanlık da nedir? diye sorması da.
İnsan için değişmeyen tek şey değişimdir de bir paradoks olmaktan kurtulamayabilir. Çünkü denilebilir ki, değişimini ispat edecek kadar ömrü yoktur; yada o kadar çok olan ömrü, bu değişimi gösteremeden diğer cinsleri gibi bitmiştir.
Ağzından Allah nidaları yükselirken katil de olabilir insan, ya da Firavun’da olduğu gibi ’Geçmiş ümmetlerin durumu ne olacak?’ gibi bir soru da dökülebilir insanın ağzından. Sanki geçmişi çok düşünüyormuş gibi.
Bu yazıyı bir ödev olduğu için yazıyor olmam da mümkün, çay-bisküvit-müzik üçlüsüne eşlik etmesi için yazıyor olmam da. Kendimi çok şey bilen biri olarak görüyor olmam da etkili olabilir, acaba sizden ne öğrenebilirim derdine düşmem de.İlk aklıma geleni yazdığım da doğru olabilir, bazılarını akıl süzgecinden geçirip salladığım da. Üşendiğim de söylenebilir vaktimin az olduğu da.
Baktığımızda bütün bunlara paradoks denebilir bugün için. Yarın için çöpe atılmış bir kelimeler dizisi olmadığını kim söyleyebilir?
Paradoks nedir, nedir hayat, insan nedir?
Scatter
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.