- 916 Okunma
- 3 Yorum
- 2 Beğeni
Öpüyorum eski Bayramların elinden..
... Bu sıralar eskilerdeyiz, eskici misali her eskiye dalışımızda ellerimiz boş, aklımızdan taşanlarla alıyoruz soluğu,
yine eski aynalarda...
- Sorular geçidi dilimde;
N’oldu bize, bizlere... Hatta O’na, onlara...
... Ramazan ya düştü yine aklıma annemin tereyağlı pidesi, buna sebep rahmetli dedem idi aslında. Nur içinde yatsın.
Ben 6-7 yaşlarımdayım, yine böyle bir ramazan ayındayız. Annem yayık yayardı o zamanlar yeni çıkan yayık makinelerinde. Köyde ineği olan ve köyün ağası sayılan birtek dedem vardı elbet... Rahmetli çok severdi beni kolunun altına alır korurdu benden büyük olanların şerrinden:) Benim sığınacak yerim olduğundan pek bir böbürlenirdim öbürleri yanıma yaklaşamadıkça.
Dedemin Zühresiydim yıldız yıldız dilinde anlattığı.
Laf aramızda birinci hanımın adıymış bu Zühre, kimbilir ondandır beni bu kadar sevip kollayışı. -ama yok Zühre kadar aydınlık benim kızımın yüzü derdi-
Sonra anneme oturduğu tahta sedirin üstünden seslenirdi. Babaannem de fırında ekmek yapardı aynı zamanda ki iki iş birgün de bitsin yarına kalmasın diye. Düşünün bir, taze sıcak pidelerle dolardı bayramlık o masa.
Dedem anneme;
Selma, kızıma tereyağlı pide getir, yesin Zührem, kemikleri kuvvetlenir, ben kızımı muallim yapacağım derdi.
-muallim olamadım ama çok sevdigim bir muallim var şimdi hayatımda o da Kalimera’m :)
Lafı fazla uzatmayayım..
Evet bir ramazan daha bitiyor Allah’ın izni ile.
Sayılı günler kaldı bayrama.
Bir bayram daha geldi, hoş geldi sefa geldi ama... Gelmesine geldi de !
Nerede bizim o eski bayramlar...
Hatırlıyorum da;
Evlerde günler öncesinden temizlik yapılırdı, sobaların boruları temizlenirdi.
O zamanlar içi is tutan yalnızca soba borularıydı. Buna nazire yaparcasına insanların içi sevgi taşardı.
Eskiden Vita yağları olurdu, boş vita kutularının içine çiçek ekerdi büyüklerimiz.
Seramik saksılarımız yoktu bayramlarda ama yüreklerde açardı çiçeklerimiz.
Bayramlarda mahalledeki tüm büyüklerin elini öper, harçlığımızı alır 25 kuruş ile günümüzü gün ederdik ve o 25 kuruşla çocuk olmanın sevincini doyasıya, coşkuyla yaşardık.
İnsanlar evlerindeki kırık camları tamir etmekte gecikirdi ama, kırılan kalpler anında tamir edilirdi.
Bütün sokaklar bayram günü sevda çeşmesi... İnsanlar sevdi mi gönülden severdi.
Eskiden analar oğullarını askere gönderirken de bayramdı...
şimdi anaların yüreği ağlıyor her bayramda.
Ve bir mektup geliyor "Bugün de ölmedim Anne" sonra bir bayram havası sarıyor o an yürekleri.
Eskiden aşkı çağırırdı bayramlar,
şimdi kavgayı çağırıyor !
O yüzden ne tadı kaldı bayramların ne de adı. Ha Ramazan bayramı... Ha Kurban bayramı...
Ahlaksızlar haramı, zıkkımı ve yetimin öksüzün hakkını cebine indirirken...
Karanlıklar ışığa çıkmayı reddederken...
Üç-beş kuruşa satılmış adamlar, içimizdeki son aşk kırıntılarını bile mahvederken...
Ben yinede,
yinede sizin ve tüm güzelliklerin zerresini kalbinde barındıranların Bayramını şimdiden kutluyorum..
Zira olur ya
şaşar yanılır da eskilere geri döner bir anlık eskisi gibi yaşarız belki bu bayramı..
şimdiden iyi bayramlar herkese...
...
YORUMLAR
Nar-ı Çiçek
Bu yazıyı senin " Eskiden " şiirini okuduktan sonra yazdığımı biliyor musun?
çok öncedendi, annem göçmeden az önceden.
yine dirildi gecenlerde bu eski..
Sanada iyi bayramlar olsun inşallah sevgili Davidoff..
Davidoff
Eskiden... Bir çoğumuzun annesinin çeyiz sandığına benziyor.
Pembe için tşk.