Aşk Kapanmayan Yaradır.
AŞK KAPANMAYAN YARADIR
47 yaşındaki recep bir tatil günü evde yalnız otururken kapı çalar. Gelen 19 yaşında bir kızdır ve kendisini arıyordur. Amasya’dan gelmiştir. Şükran diye bir kadının kızıdır. Ve üvey babasının şerrinden korumak için annesi tarafından gönderilmiştir. Gerçek babasının ise recep olduğunu söyler.
Recep şoktan çıkamadan askerlik yaptığı yıllara ve Amasya’ya gider. Şükran’ı o yıllarda tanımış ve sevmiştir. Tanışmaları ise çarşı izninde Yeşilırmak kenarında bir çay bahçesinde çay içerken parktaki ağaçtan düşerek yaralanan küçük çocuğu hastaneye götürmesi ile olmuştur. O gün bütün aile ile tanışmıştır. Ertesi hafta çarşı izninde yine şükranla karşılaşırım ümidi ile aynı parka gitmiş akşama kadar beklemiştir. Şükran ise ancak ikindi vakti recebi görmek dileği ile gelmiştir.
Recep evlidir. Uşakta onu bekleyen bir yıllık bir karısı vardır. Üstelik on gün öncede bir oğlu olmuştur. Şükran’a bunu söyler ve aralarında hiçbir şey olmaması gerektiğini ona vaat edecek hiçbir şeyi olmadığını anlatır. Şükran bunu zaten tahmin ettiğini herhangi bir şey vaat etmesi gerekmediğini arkadaş olarak görüşebileceklerini ona gerçekten kanının ısındığını söyler.
Amasya’nın kenar mahallelerinde ki pastanelerde birkaç görüşmeden sonra ikisinde de durdurulamayan bir aşk başlar. Aslında aşk zaten vardır da onlar yeni fark ederler. Recep’in ona zarar vermeden ayrılmak istemesine şükran ikinci eş olmayı kabul ederek cevap verir. Sorun şükranın ailesidir.
Şükran onların Recep’in evliliğini bilmesi gerekmediğini söyler. Uşağa geldikten sonrada ben zaten razıydım dediğinde söyleyecek bir şeyleri kalmaz diye düşünmektedir. Recep’in terhisine iki ay kala dini nikâhı ile nikâhlanırlar. Eşe dosta bu nikâh duyurulur. Aileyi ise askerlik bitince düğün yapacağız diyerek ikna ederler. Son hafta tam uşağa gelmek için hazırlık yaparlarken şükran annesinin düğün tarihini sorması üzerine asla bir düğün olmayacağını ve Recep’in zaten evli olduğunu ağzından kaçırınca velvele kopar. Ailesi şükranın gitmesine asla izin vermez ve boşandırırlar.
Recep Amasya’dan ayrılana kadar şükranın abileri tarafından izlenir. Döndükten bir yıl sonra tekrar şükranı almaya Amasya’ya gitmiştir lakin şükran paldır küldür evlendirilmiş başı bağlanmıştır. Recep’i kapıda gören şükran şaşırır ama artık her şeyin bittiğini evliliğinden bir kızı olduğunu onun için bile olsa gelemeyeceğini söyler. Geri dönüş Kapısının kapandığını anlayan recep çaresiz dönmüştür. Her şeye rağmen üç yıl sonra Amasya’ya yolu düşünce yine şükranla görüşür. Şükran karnı burnunda açmıştır kapıyı bu sefer. Bu hali görünce hiçbir şey söyleyemeden beş yıldır kanayan yarasına tuz basıp geri döner. Böylece Amasya defteri kapanmıştır.
Derken yirmi yıllık aşkın meyvesi olduğu iddiasıyla hanım hanımcık bir kız kapıya gelmiştir. Ne yapacağını şaşırmış tam şoktan çıkmak üzereyken eşi ve çocukları eve döner.
Sabriye Hanım yıllar önce içini yakan fakat recep’in restini çekmesiyle razı olmak zorunda kaldığı ikinci eş konusunun bir daha açılmamak üzere kapandığını sanıyordu. Ancak içinden bir his her şeyin yeni başladığını söylüyordu. Geçen yıl atanan öğretmen oğlunun da ısrarı ile bunu asla kabul etmeyeceklerini gerekirse boşanacağında ısrar eder. Diğer çocuklarda aynı fikirde olunca Recep artık evde kalamayacağını anlar ve o gece Varlığından yeni haberdar olduğu kızıyla birlikte evden ayrılmak zorunda kalır.
Recep ilk iş olarak DNA testleri ile Lerzan’ın kendi kızı olduğunu ispatlayarak kendi nüfusuna kaydettirip üvey babasının onu alma ihtimalini ortadan kaldırır. Üniversiteye gönderir. Bu arada Sabriye ile de boşanma işlemleri devam etmektedir. Sabriye’nin tutarsız ve bitip tükenmek bilmeyen istekleri nedeniyle bir türlü anlaşma sağlanamamaktadır.
Her şey hal olup tam boşanma celsesine çıkılacağı sırada Sabriye ayrılmak istemediğini kızını da kabul edeceğini söyleyip düze çıkmak üzere olan olayları yeniden karıştırır. Recep birleşmeyi kabul etmez. Bunca yıl her türlü zulmüne katlandığı eşinin kendini azcık garantide görmesi ile silip atmasını kabul edememektedir. Tüm her şeyini vererek Sabriye’den boşanır. Çok uzun zaman geçmeden Şükran’dan bir haber gelir. Hapse girmiştir.
Kocası kızını kaçırdığı için şükrana eziyet etmeye başlamış oda ancak iki sene dayanabilmiştir. Sonunda bir dayak sırasında bıçağı karnına saplayıvermiştir. Zaten geçim sıkıntısı içinde olan Recep onun masum olduğuna inanmıştır. Hatta biliyordur. Ona yardım etmek için her yolu dener. Sabriye’den ve oğullarından borç para ister. İtilir horlanır. Tam vazgeçmek üzereyken kırk sene düşünse aklına bile gelmeyecek birisi ona yardım eder. Sabriye’nin babası.
Şükran bir yıl içinde sonuçlanan davada nefsi müdafaadan berat eder. Lakin hemen ambulans çağırmayıp beklediği için on yıl hapis cezası alır. En erken iki buçuk sene sonra özgür kalacaktır.