- 435 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Dünyada ki Bütün Karışıklıklar Emperyalizme Yarar
20. Yüzyılın başından itibaren dünya iki büyük savaş ve onun haricinde onlarca küçük çaplı diyebileceğimiz savaş ve bunun ile ilintili darbeler gördü ve ara ara da görmeye hâlâ devam ediyor. Önce kendimize şunu sormamız lazım ’’Savaşlarda aslında kim kazanır, kim kaybeder?’’ Saldırıya uğrayan ülkenin sivil vatandaşlarının her zaman kaybedenler safında olduğu sanırım kimsenin inkâr etmediği bir gerçektir. Bu arada yazımızın ana teması olan sömürgecilik yani, diğer bir adı da emperyalizm olan oluşumun tarifini de verelim hemen. Emperyalizm : ’’Fransızca "imperialisme" kelimesinden geçme. Bir devletin, diğer devletler aleyhine genişlemesi, onları siyasal ve ekonomik egemenliği altına almasına dayanan yayılmacı politikalar izlemesi. Siyasal emperyalizmin tarihte pek çok örnekleri vardır. Kendisini güçlü gören birçok ülke veya imparatorluk, diğerlerini kendisine katarak veya boyunduruğu altına alarak genişlemeye çalışmıştır. Günümüzde daha çok söz konusu olan iktisadi emperyalizmdir. İktisadi Emperyalizm, sanayi devriminin ortaya çıkarttığı bir sonuçtur. Bir yandan yabancı ülkelerdeki ham madde kaynaklarını, diğer yandan da dış pazarları ele geçirme amacı güder.’’
Günümüzde silah sanayisine başta ABD olmak üzere diğer emperyalist devletlerin ayırdığı para anormal boyutlardadır. Her ne kadar dünyada atom silahlarının savaşlarda kullanılması göstermelik olarak yasaklanmış olsa da emperyalist devletler başta ABD - Rusya ve Çin olmak üzere istedikleri zaman çöl gibi terk edilmiş topraklarda kimselere danışmadan sormadan denemeler yapabilmektedirler. Dünya Silah Sanayisi her yıl yaklaşık bir trilyon dolar civarında silah üretiminde bulunuyor. Oysa dünyanın birçok yerinde milyonlarca insan açlık susuzluk ve fakirlik tehlikesi altında kıvranıyor.
Dünya Silah Sanayisinde en çok üretim yapan ülkelerin listesi aşağıda ki gibidir...
Buna Göre:
1. ABD % 30,3
2. Rusya % 23,0
3. Almanya % 11,0
4. Fransa % 7,0
5. İngiltere % 4,0
6.Hollanda % 3,0
7. Çin % 3,0
8. İspanya % 3,0
9. İtalya % 2,0
10.İsveç % 2,0
11 İsrail % 1,9
Bugün Ortadoğu ülkelerinde ve Afrika’nın bilerek geri bıraktırılmış ülkelerin de sürekli savaşlar ve askeri darbeler yaşanmaktadır. Karışıklığın olduğu her yerde mutlaka silah, bomba, tank, top vb gibi savaş araç gereçleri vardır. Dolayısı ile dünyanın her hangi bir yöresinde ki iç savaş ya da darbe, karışıklık, adı her ne olursa olsun, haliyle emperyalist ülkelerin silah üretimini arttırmakta ve fabrikalarına kâr üstüne kâr yaptırmaktadır. Birlerinin ekonomik olarak iyi yaşaması için, birlerinin ölmesi gerekmektedir. Emperyalist ülkelerin gizli servisleri dünyayı karıştırmanın ve altını üstüne getirmenin yöntemlerini iyi bilmekte ve uygulamaktadırlar. Emperyalizm ayakta kalabilmek için sürekli olarak dünyada kargaşa ortamının olmasını körüklemek mecburiyetindedir. Dünya’da yapılan gelmiş geçmiş bütün askeri darbelerde emperyalist ülkelerin bir gizli servisinin parmağının olmadığını kimse iddia edemez.
Savaş için ayrılan ve harcanan bu paraların dünyada ki diğer fakir ülkelerin kalkınması ve refahı için harcanacağı var sayılsaydı eğer bu gün açlık sınırında yaşayan insanlar belki de yarı yarıya dan da fazla azalmış olacaktı gezegenimizde...
Savaşlar devam ederken emperyalist ülkenin ve ülkelerin ilgili siyasetçileri göstermelik demeçler ile bundan çok rahatsız olduklarını söyleseler de, aslında gizli gizli büyük sevinç ve mutluluk içindedirler. Kanlı dolarları ile viskilerini yudumlamak ve göbeklerini kaşımak varken masum çocukların ölmesi kadınlara tecavüz edilmesi, insanların koyun boğazlanır gibi boğazlanması kıllarını milim kıpırdatmaz onların. Yıllar önce emperyalizme karşı bağımsızlık savaşı vermiş ve bu savaşı kazanmış bir ülkenin ecdatlarının torunları olarak bizler de Mustafa Kemal Atatürk’ün savaş ile ilgili şu sözlerine kulak verelim ’’Derhal şu veya bu sebepler için milleti harbe sürüklemek taraftarı değilim. Harp zorunlu ve hayati olmalı. Hakiki kanaatim şudur: milleti harbe götürünce vicdanımda azap duymamalıyım. Öldüreceğiz diyenlere karşı ölmeyeceğiz diye harbe girebiliriz. Ama millet hayatı tehlikeye düşmeyince, harp bir cinayettir.’’ Mustafa Kemal ATATÜRK
Savaşsız ve barış içinde bir dünya tüm mazlum milletlerin olduğu gibi bizim milletimizin de en büyük arzularından biridir. Hepinize en derin sevgi ve saygılar barış dolu günler ile birlikte...
YORUMLAR
merhaba kardeşim. yazınız çok güzel ve kapsamlı bir yazıydı.herkesin okuyup bilgi edinmesi gerekir. kutluyorum yazını.selamlar.