- 1152 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
BİR ABSÜRT DİYALOG
Evdeydi. Başını ellerinin arasına aldı. Dirseklerini masaya koydu.
"Offf" dedi.
"Offff… Offff"
Yerinden kalktı. Kenarını açtığı perdeden sokağa baktı.
"Belki de buraya bir kamyon gelecek, buzdolabı, çamaşır makinesi daha başka ne bulursalar alıp götürecekler? Ben nasıl bakarım komşuların yüzüne. Öleyim daha iyi…"
Telaşlandı.
“Sakin olmalıyım, daha henüz her şey bitmedi” dedi.
Yüzünü yıkadı. Yatak odasına geçti. Gardırobu açtı. Eline ilk gelenleri giydi. Dışarı çıktı.
Nereye gidecekti? Kararsızdı.Farkında değildi. Adımları onu alışık olduğu yere sürüklüyordu.Geldiğini karşıdan gördüler.
“Bana geliyor” dedi birisi.
Diğerleri;“ Hayır, hayır bana geliyor”…
Cebinden cüzdanını çıkarttı. Saydı. 1, 2, 3, 4, 5, 6…
İlk sıradakine yaklaştı. Birini çekti.
DIIT, DIIT, DUUT, DIIT
ŞIKIR, ŞIKIR, ŞIKIR . Aldığı paraları cebine kaymadan diğerine yöneldi.
Ne demişti O” ?
" ……… Son gün. Eğer ödeme yapmazsan, yapılacaklar belli. Ben son kez uyarıyorum."
DIIT, DIIT, DUUT, DUUT.
"Aç ağzını, aç" dedi.
Açılan yere kalın bir desteyi koydu.
ŞIIIRRKK.
"Sağ ol ağabey. Bana hiç kızma. Bana yukarıdan ne söylerseler ben de sana onu aktarıyorum."
Rahatlamıştı. Oradan ayrıldı.Ardından hep birlikte bağırdılar.
"Güle güle ağabey yine bekleriz."
O gittikten sonra aralarında konuştular;
"Haydi, yine iyisin. Paçayı kurtardın "
"Evet, öyle oldu. Bunları sıkıştırmazsan ödemezler. Ben işimi hallettim. Bundan sonrasını da biraz evvel veren düşünsün"
Hep beraber güldüler. Sonra gözlerini yeni gelene çevirdiler.
Markete uğrayacaktı. Vaz geçti.
“ Bu marketçiler de çok uyanık. Sepetleri bilerek büyük yapıyorlar. İki kalem bir ihtiyaç için dahi gitsen, sepeti doldurup öyle çıkıyorsun” diye düşündü.
Yolunun üzerindeki mağazaya uğradı. Çoktandır aklına koyduğu montu alacaktı. Ayakkabılar, kazaklar da indirimdeydi. Onlardan da aldı. Uzatılan aletin tuşlarına bastı.
Eve gidecekti. Telefonu çaldı.
"Ağabey nerede kaldın? Seni bekliyoruz."
"Eve gidiyordum da..."
"Ne var evde ağabey. Evdeki suya su koyuyorsun yine su oluyor. Ama burada ki hayat suyu öyle mi? Su koyuyorsun, beyazlaşıyor. İçiyorsun dünyan değişiyor. Hadi gel nazlanma seni bekliyoruz. Haydi haydi…!"
Eve gitmekten vaz geçti. Neşesi yerine gelmiş, canlanmıştı.Arkadaşlarıyla buluşacak, defalarca dinlediği fıkraları yine dinleyecek, kahkahalarla gülecekti.
Hesap ödeme vakti geldiğinde arkadaşlarından bazıları tuvalete gidecek, bazıları derin sohbete dalacaktı.O yine cebindekilerden birini çıkaracak, hesabı ödeyecekti.Olsundu…
Ağabey olmak kolay mıydı?
Bir an evvel sahte mutluluğa kavuşmak istiyordu.
Hızlandı.
YORUMLAR
Bedri Tokul
Sağ olun.
Var olun.
Siz de sevilerek okunan bir yazarsınız.
Selam ve Saygıyla...
neticeye ulaşılmadan vazgeçilmiş bir anekdot
birilerinin kırılacağından endişelenilmiş olmalı
yazar olmak ve olamamak, yazmak ve yazamamak değil
gönüller kazanmak, kazandığına sahip kalmak
sanırım bizler insan kalmayı yeğliyoruz..
şükür
tebrik ve teşekkür.
Bedri Tokul
Ama beni en çok mutlu eden yazılalı
bir seneden fazla olan bir yazımın okunuyor olması...
Teşekkür ederim.
Sağ ol USTA.
İbrahim Çelikli.
tamamını okuayamadığım da oluyor
yorum yazmamaışlıktan kurtulmak adına o anki duygularımı yazıp enter lediğimde
fırsat buldukça okuduklarım en başındasınız
karamsarlık kurtulmak için de bir sığınak gibi
okunacak ya da yazdıkları ile bizim dünyamıza ışık tutar en güzel kalem
kendimiz varız tüm hikayeler içinde
sen güzelsiniz
Allaha emanet olasınız
sabah yarım kalmasın için ilk baktığım sayfada sizin adınız yazıyor
şükür sizleri bahşedenlere
Allaha emanet olasınız
Üstadım harika bir kaleminiz, müthiş bir üslubunuz var!
Yazılarınızı yorumlamak için Edebiyat Defterinde yazmak yetmez,
Edebiyatçı olmak lazım diye düşünmeye başladım.
Çok keyifle okunuyor yazılarınız.
Canı Yürekten Kutlarım
Saygılarımla.
Bedri Tokul
Yorumunuz sevgiden kaynaklanıyor.
Kendimce bir şeyler yazmaya gayret ediyorum işte...
Sizin kaleminiz de altın uçlu bunun farkındayım.
SELAM VE SAYGIYLA...
Yine güzeldi Bedri abi. Sen bu işi çok iyi bi,liyorsun yani öyküye ruh kazandırmayı. Hepimiz kart manyağı olduk. Sonumuz ne olur bilmem. Tebrikler abicim. Sevgiler, selamlar.
Bedri Tokul
Tabii sen akıllı insansın bunları biliyorsun.
Ama kartla alış veriş bedavaymış gibi geliyor değil mi ?
Hayırlısı olsun. Yeterki sağlık olsun...
Sen şimdi bir süre işe gidecekmiş gibi erkenden kalkarsın.
Sonra " Aaa ben emekliyim " diye tekrar yatarsın...
H er şeyin hayırlısı..
Selamlarımla meslektaş...( ikimizde emekliyiz ya ondan)
Eee Bedri Ağabeyim, farkında mısınız bilmem, artık gittiğiniz yerde sizi tanıdıklar olup esas duruma geçtikçe,
Market arabanız dolup, kasiyerler arabanızın doluluğuna baktıkça,
Restaurantta, "masanız ne kadar dolu oldukça,"
Arkadaşlarınızla gittiğiniz zaman baş köşeye oturup, udiyi yanınıza alıp, "çal" emrini siz verdikçe...
Haa, unutmadan: Masadaki su suyu suya katıp beyaz etme marifetini bol bol eyleyip, hesap dedikçe.
Kaliteniz artıyor.
Yoksa?
Yoksa ne, tahsil de neymiş, meslek de?
Saygıyla.
Bedri Tokul
Akıllandım. Acele mi ettim,geç mi kaldım bilmiyorum.
Rotasını şaşıran kaptanın gemisi kuma saplanınca, karayı hatırlaması gibi
bir şey...
Umre dönüşü yeni bir hayata başladım.
Aklım başıma yeni geldi.
İnşallah başımdan bir karış yukarıya çıkmaz,yerinde durur..
Selam ve SAYGILARIMLA...
Davidoff
Bazen akıllanmak mecburiyettir, bunu unutmamalısınız.
Ne diyem abi ya, o kahraman ben olmaya ben değilim de toplumun yapısından bir kesit sunmakla gerçeği ne kadar dosdoğru yansıtmışsın helal olsun sana.
Valla,işin doğrusu iradesine hakim olamayıp da tüketim çılgınlığında boğulanlara hiç acımıyorum. Geçenlerde marketten bir iki parça bir şeyler alıp arabayla hesap peronuna yaklaşırken önümdeki alışveriş arabasını tepeleme doldurmuş adamla aramızdaki konuşmalar:
- Beyefendi, düğün falan mı var, zımazık çakılı arabanız?
Adam, benim arabadaki iki parça malzemeyi görünce alaycı ve küçümseyici ifade ve mimiklerle hem de gülerek:
- Ne düğünü kardeşim, bu aldıklarım bana bir hafta bile yetmez.
Ben de adamın karşısında ezilmiş gibi
-Hımmm! yaptım.
Neyse bir söyledin bin ah işittin benzetmesi oldu yazdıklarım.
Selamlar Bedor abi...
Ben de seni çok seviyorum.
Bedri Tokul
Sen bir yere bir nokta koysan, "Ayhan'ın bir bildiği vardır " diyorum.
Gülüyorum. Ama güler iken de düşünüyorum...
Sen dobra bir adamsın. Kaç kişi kaldı ki senin gibi ?
Selamlarımla ...
Kazancın bol olsun kardaş...
öykünün kahramanı kesinlikle bendim... benim hayatımı yazmışsınız... sizi özellikle kullanan yavan dostluklara bolca şans verdiğimiz bir yalancı muhabbetler silsilesi... sevgili komutanım, tam da bam telinden vurduğunuz bir öyküydü...tebriklerimle...saygıyla
Bedri Tokul
Biriside bendim. Şimdi de dostlara ikramım oluyor.
Ama artık seçici davranıyorum...
Selam ve Saygıyla...
Aynen öyle...
ATMlerin bir farkı yok ki muhabbete bekleyen dostlardan!...
Nasıl olsa tuvalete gitmeyecek, kuzu kuzu ödemeyi yapacak olan belli!...
Kendini akıllı sanan arkadaşlara ithaf olsun ve de helal olsun yani...
Tebrikler üstat...
Saygılarımla.
Bedri Tokul
Yeni hayatımda çok şükür bu yaşantıdan artık uzağım.
Selamlarımla...