Özelleştirme üzerine..
"Özelleştirme" kelimesi çok dar bir tanımla "özel hale getirmek,sınai ve ticari hayattaki denetim ve mülkiyeti kamu kesiminden özel kesime aktarmak" olarak tarif edilmiştir(1) Ancak bu kelime sonradan daha geniş bir anlam kazanmış ve toplumsal ihtiyaçların devlet tarafından karşılanması konusunda yeni bir düşünce şeklini ve yeni bir bakış açısını simgeler hale gelmiştir.Bunun anlamı,ihtiyaçların karşılanmasında devlete daha az,toplumun özel kurumlarına daha çok itimat edilmesidir.Bu bağlamda özelleştirme, ekonomik faaliyetlerde veya mülkiyette özel kesimin oynadığı rolün artması ya da kamu kesiminin rolünün azaltılması şeklindeki uygulamalardır.
Bütün bu tanımlamalardan sonra zamanla özelleştirmeler içerisinde çeşitli uygulamalar
ortaya çıkmıştır.Bunlardan biri borsaya açılma yoluyla özelleştirmedir.Bu sistemde kontrol devlettedir ve halktan herhangi biri özelleştirilmekte olan kurumun hissesine sahiptir.Bu sistem kontrolün ve yönetimin devlet elinde olması sebebiyle özellikte stratejik öneme sahip kurumların özelleştirilmesinde kullanılması gereken bir yöntemdir
diye düşünmekteyim.
Birbaşka uygulama da blok satış yöntemidir.özelleştirilecek kuruma ait hisselerin yüzde elli bir yahut tamamının blok satışı şeklindeki bir uygulamadır ki şimdilerde uygulanmakta olan özelleştirmeler genelliklebu yöndedir.Bu yöntemde işletmenin bütün hakları
bütünüyle hisseleri alan özel teşebbüse geçmektedir.
Özelleştirme tüm dünya ülkeleri tarafından yapılmaktadır.
Örneğin ingiltere’de ve Amerika’da limanların özelleştirilmesi bizimki gibi yapılsa da kontrol ve denetleme tamamen devletin elindedir.Özelleştirme yapılırken bu kurumların stratejik önemi olduğunu belirtmişler, bu noktalardan ülkelerine giren ve çıkan malzemelerin devletin güvenliğini tehlikeye atacağı riskini ortaya sunarak denetim ve kontrolü devretmemişlerdir... Aslında özelleştirmelerin yapısında denetim mekanizması şartı vardır.Olmalıdır da. Ancak bizde bunun ne kadar sağlıklı işlediği konusunda hiçbir bilgimiz
bulunmamakta ve birçok kişinin aklında stratejik anlamda önemi bulunan liman tershane baraj iletişim kurumları vs.. gibi kurumların özelleştirilmesine hep
kuşkuyla bakılmaktadır..
Bir başka örnek te İBM dir.İBM bir devlet kurumu olarak faaliyetine başlamış ancak zaman içerisinde özelleştirmeye tabi tutulmuştur.Ancak yapılan bu özelleştirmede tek bir şirkete ya da ortak bir şirkete şirketin yönetimi ve denetimi bırakılmamıştır..
şirketin yönetimi ve denetimi yine devlet elindedir.
Görüldüğü üzere özelleştirme sadece bir şirketin tüm haklarının bir tek şirkete ya da bir ortaklığa devredilmesi demek değildir..
Ülkemizde 1986-2004 yılları arasındaki özelleştirme gelirinin 2 milyar$
2005-06-07-04 yıllarındaki (son üçbuçuk yıllık)özelleştirme gelirinin de 26 milyar$ civarında
olduğu göz önüne alınırsa son yıllarda yapılan özelleştirmenin büyük hız kazandığı görülmektedir..(2) Son yıllarda yapılan bu özelleştirmelerde stratejik öneme sahip limanların,tershanelerin,
iletişim kurumlarının , demir-çelik üretim tesislerinin bu kadar hızlı elden çıkarılmış olması, denetim mekaniz masının aynı hızla çalışıp çalışmayacağı yönünde kamuoyunda kuşkulara sebep olmuştur..
Son olarak çok fazla duymaya başladığımız bor minerallerinin çıkarılması ve işletilmesi konusunda tek hak sahibi olan ETİBANK’ ın da özelleştirme kapsamına alınması, özelleştirmelerin ülkemiz yararına olup olmadığı konusunda kaygıları çoğaltmıştır..
Bütün bunlardan olarak,özelleştirmelerle elde edilen gelirin kanunlarla kullanım alanı belirtilmiştir. %98 lik kısmı özelleştirilen kurumlardan emekli olacakların prim ve maaş ödemeleri,devletin alt yapı harcamaları vs.. gibi yerlerde kullanılmaktadır.
Son dönemde açıklanan büyüme hızına doğrudan etkisi olan özelleştirme gelirlerinin
dış borcun kapanmasına hiçbir etkisi olmadığı gibi,dış borç inanılmaz derecede artmıştır.
Bu bilgiyi de tekrar hatırladıktan sonra özelleştirmelerin ülkemize olan faydası konusunda
herkes daha bilinçli düşünmek durumundadır diye düşünüyorum..
NOT: Özelleştirme konusu bu kadar dar kapsamda incelenemez aslında.. Amacım sadece düşünmeye ya da araştırmaya sevketmektir.. Ülkemizde olup bitenler konusunda
- yazdıklarım yalan/yanlış bile olsa - daha bilinçli olmaya bir davettir..
(1) Makale;Özelleştirmenin gerçekleri E.SAVAS
(2) Rakamlar Özelleştirme İdaresi’ nin ilgili tablolarından elde edilmiştir..
YORUMLAR
Özelleştirmeye sıcak bakmıyorum açıkçası dost...heleki yurdumuz insanlarının çalışmaya ihtiyacı varken işçilerin atılması işyerlerinin satılması dahada bir üzücü...Dar kafalıda değilim elbet.Yıllarım ticaretle de geçti...Turizm Otelcilik hizmetide verdim...
Bazı görüşlerinde haklı olabilirsin...
Dün gece çok kapsamlı bir yazı gönderdim yorum olarak ama çıkmamış...Sistem bazen takılıyor...O yazdıklarımı şu an toparlamamadım enisciğim..sanırım zaman zaman bu sayfaya dönmek gerekecek...Çok ciddi bir konuya değinmişsin...
sevgimle...
Yıldıray bey teşekkürler.Telecom- Demirçelik-Tüpraş v.s.
stratejik öneme haiz kuruluşların yanısıra bankaların da bu kapsamda özelleştirilmesinde sakıncalar çok.Hiç bir şeyimiz kalmadı; geleceğimiz ipotek altında !
Çok basit bir örnekle; Vücudun atardamarlarını kesip, başka vücuda bağlarsanız, kılcal damarlar nereden beslenecek ?Ölüme mahkum?
Buna mıukabil palyatif tedbirler nelerdir; daha çok Para cezası her alanda ve bu uyglamalar devleti tahsildardan farklı kılmıyor, bezirganlığun sonu gelecek elbet !Açlı kapıdan girince namus pencereden kaçar ...
Saygımla.
Şaban Aktaş tarafından 7/1/2008 3:17:31 PM zamanında düzenlenmiştir.
Bu güne değin binlerce kez dile getirilen fakat bazı kafaların almadığı yada bilinçli olarak almak,anlamak istemediği önemli bir konuyu sitenin gündemine taşıdığınız için teşekkürler. Bizde yapılanlar özelleştirme değil,doğrudan peşkeş çekme,yağmalamadır.Bulutlar gittikçe kararıyor.Gündüze,gün ışığına hasret kalacak çocuklarımız.Yazınızın amacınıza ulaşması dileğiyle ,selamlar.
Enis Dostum.Önce sizi yürekten kutluyorum.Önemli çünkü bu varlıklar bizim alın terimiz.Sizinle bu anlamda paralel düşünüyorum.Ne devletin kayıtsız şartsız hegamonyası,ne de sonuna kadar liberalleşme.Orta bir yol üzerindeyim.Ama,çok suyunu çıkardık işin.Bu işler kararlı ve çok kısa sürede,ekonomik bir kazancı kısa sürede kullanıma dönüştürecek bir makul sürede yapılıp bitirilmeli idi.Olmadı yılan hikayesine döndü ve her gelen iktidar zararla kapattı bilançoyu.Doğru yürğümemiştir,zamansız ve anlamsız uygulamalar olmuştur sonuçta özelleştirmeden çok bir elden çıkarma tarzında uygulanmıştır.Dünyanın en kötü özelleştirme örnekleri veren ülkeyiz.Olmamıştır,olamamıştır.Neden oldun yazdım.Kutlarım efendim.Selam,saygı...