- 995 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SEVGİLİ ÜYELER ARGUVAN ZIRAAT BANKASI SOYGUNU DEVAM YİNE BÖLMEK ZORUNDA KALDIK BU HAFTA 3.BÖLÜM......... HAFTAYA DEVAM
SEVGİLİ ÜYELER
ARGUVAN ZIRAAT BANKASI SOYGUNU DEVAM
YİNE BÖLMEK ZORUNDA KALDIK
BU HAFTA 3.BÖLÜM.........
HAFTAYA DEVAM
Bundan tam 35 yıl önce Arguvanın tek bankası ve tek Şubesi olan Zıraat Bankasının soyulması Arguvan halkını sersemletmiş....bir anda Arguvanı TRT haberlerinde günlerce konuşturmuş baş haber yapmıştı.....Bu bir anı veya Günlük değildir...Durum öyküsü şeklinde kaleme alınmıştır...Bu hafta okyup düşünüyoruz...önümüzdeki hafta devamında...köylere ve yollardaki yansımaları işlenecektir....
Bekci Başı Nuri..İsmail Burgucunun ananı ağlatacağım lafı o kadar canını sıkmıştıki...yağlığını cebinden çıkarıp ,terini sildi...eyle bir dalıp getmiştiki...Belediyeye bağlı oldukları günler geldi aklına,o zamanlar çok rahatlardı...özel odaları vardı kendi çaylarını kendiler yaparlar...amir felan yohtu...içinden anasını ..avradını bu Burgucunun deyip ,anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirdi diyor ,sık sık Hiseynin o perişan halına bakıyordu.....Hiseyin de çok korkak şunun halına bah deyip içini geçirdi....cenderme cemsesi kör kasımın dükkanının önünde beklerken...İsmail Bugucu emirler yağdırıyor Bir taraftan da Malatya Garnizon kumandanı gelecek etrafın ve askerlerin duruşunun düzgün olması için Askerlik Şubesi başkanı ile fiskos sohbet ediyorlardı....
Gaymakkam vekili Niyazi ise şok olmuştu...zaten mide ganaması geçirmiş kendisini heç iyi hissetmiyor...sürekli Vali muvini ve Garnizon gumandanından emirler alıyordu..iç işleri bakanlığı müfettişlerinin idari tahkikat için yolda haberini alan Niyazi...telaşlanır başımız ağrıyacak derken...zaten ailesinin rahatsızlığı kendisinin rahatsızlığı ve Banka soygunu ile bunalımıştı.
Derken Malatya Garnizon Gumandanı heliköpterle...karakayaların üzerinde turlayıp ,güneşin kızıllıkları ile birlikte Arguvana ulaşıyordu...çamlığın ordaki futbol sahasına inerken çıkarmış olduğu gürültü ve telaşla koşuşan insanları ve sağlık ocağının üzeriden ürküp darmadağın olan güvercin sürüsüyle ...toz bulutu yükseliyordu.
Gahveci Abdurahmanın hanımı gocasını telaşlı bir şekilde koşup yatağında uyarıp...ula gah hele gah...her taraf gumandoğ ,Bangayı soymuşlar deyince,Abdurahman yataktan fırlayıp essaahmı gız sen deysin demeye galmadan...Gahveci cafarın hanımı ...Hademe Zeynal gile goşa goşa gediydi.. Bangacı .Bekteşe birşey olmuşmu diye sesleniyordu....Eymirli Hüseyin hoca ise afet evlerindeki lojmanda ...geçen gomando cemseleri ile olaydan haberder olup...bah hele ,bu Arguvana yapılmış en böyük kötülük...de gel şimdi bu işin önünden ,içinden çıh deyi...Petrolcu canguluyla ayak üstü sohbet ederken...Cangulu heç gonuşmayıp sadece başını sallayarak Hüseyin hocayı onaylıyordu.....
Helikopterden enen Malatya Garnizon gumandanı Albay Aykutu,Cenderme gumandanı İsmail Burgucu ve Askerlik Şubesi Başkanı Yedek subayı Yücel ,Gaymaggam vekili Niyazi garşılıyordu olay yerine doğru yürüyerek geden Albay Aykut ,ilçeye yetişen komndoğ jandarma üst teğmene emirler yağdırıyor,bütün köy yolları tutulsun ilçeye kimseyi yaklaştırman diye bağrıyordu,Gaymakkamın cipinin gapısı açık çamlığın köşede hazır bekleyen Makam Şöforü Derviş ise,Ektirli Mamoşun kendisine telaşlı şekilde yaklaşmasından soru sormasından çok tedirgin oluyordu...Gaymakkamın cipi galabalığın hemen ardında bir cenaze korteji ağırlığında ve sessiz Zıraat Bankasına doğru ilerliyordu...
Bangacı Abdurahman gahvesini açmış...ağzında sıgarası ve önünde öğnüğü ile ,Zıraatcı kenana bir gahve yaptı...yan tarafdaki goyu gölgeli yerde ,akşamki içtiğin şarabın etkisinde kurtulmamış yarı sarhoş Kenanın yanına oturdu bir taraftan da ana yolda gezen gomandoğları bir gözüyle takip ederken Bu işte bir bit yeniği var...goca banga soyulmuş pekey candarmalar nerdeymiş deyi ilenen Kenana ....eliyle sus işaret yapan ...Abdurahman,bir yandan da ağzı sıkı olmayan kenana açılmak istemiyordu emme dalıp getmişti...Geçen gün heç tanımadığı üç kişi gelmişler pencerenin yanındaki masaya oturmuşlar tam 3 saat sohbet etmişlerdi....Birisi kel sadece kulaklarının üst kısmında saçları olan ..parlak yüzlü ,sürekli iki gözü ile etrafı sürekli kolçan eden gulunçlu birisiydi...diğeri...esmer gür saçlı spor ayakkabılı ,zoraki gülümseyen...elinin biri sürekli bıyığında olan ,diğeri ise omuzları kambura yakın...utangaç...insanın yüzüne heç bahmayan elinde sürekli galemle birşeyler çizip garalayan biriydi....
Abdurahman yılların gahveciydi ,müşterilerini geleni gedeni yanına yaklaşanlardan tanırdı...bu üç garip insana bir anlam verememişti...derken üçüncü bir şahıs daha geldi yanlarına çocukla yetişkin arasında...yüzleri sivilceli...gördüğü Arguvanlılarla öpüşen hal hatır soran ...sürekli oturmak istemeyen ayakta duran bu şahısı daha önce bir sefer bangacı Adille yolda gezerken gördüğünü yarım saat düşündükten sonra çıkardı......böyle düşünürken ağzında sıgaranın bittiğini ve içmek için aldığı çayının buz gibi soğumuş olduğunu ...G...goyam daha burda yaşanmaz emdiğimiz sütü burnumuzdan getirirler diye konuşan Kenanın .kendisine bahıp ..gülmesiyle kendine geldi...çay ocağına doğru gederken ...üç komandoğ gahveden içeri girdiler...Gahveci Abdurahman senmisin dediler ...he dedi ama dizlerinin bağı çözüldü...bizimle gel dediler...öğnüğünü çıkarmaya bile fırsat bırakmadılar...Askeri reoya binip gayabaşına doğru gederken....Halpuz yol ayrımı...Eski askerlik şubesinin olduğu kızım yol yolak asker elleri tetikte görünce....çok gorhtu....sonra ben ne yaptım ki diye kendini teselli etti....
Abdurahman tam nazarethaneye daha yeni girmişti ki...Bankacıları...Adil...Turan...Bekteş...Hüseyin.. Ali .epey kalabalık bir insan ...askeri reo ile Malatyaya götürüyorlardı....Albay Aykut ise nezaret hane kapısının hemen sağında uzun büyük bir masanın başında zevatla dinlenirken...hepinizi bül gibi kouşturacağım...peşinizden bende geleceğim diye reoya binenleri tehdit ediyordu....Cenderme komondu üst teğmenler emir yağdırıyor tüm şupelilerin ,göz altına alınıp getirilmesine emredersin gumandanım diye selam verip...bahçede gelen giden askeri arabalar....komandolar...yan tarafta sabah eğitimini yapan askerlerin ...Ne Mutlu Türüm diye haykırmaları Nezarette yatanların kulaklarını tırmalıyordu...İccilin Hüseyin ise Hitler bıyıklı Bal Mahmutu işaret edip...ohloğuyu yutmuş bu Mahmut deyi şaka yapınca ....Nezarethanedekiler...ilk defa gülümsüyorlardı...Biraz sonra Kenanda geldi...Abdurahmana beni niye orda bırakıp geldin deyince millet gülmekten kırıldı kenana...sonra ekledi Avradın çocuklar geldi...kahven sıkıyönetimin emriyle gapandı deyince Millet gene gülmekten gırıldı...derken öğlen vakti gelmiş...izmir üzüm hoşafına ekmek bandırıp yeyen Kenan a neydem dişerim yohki...açmı galam...deyi ekledi....
Gaymakkamın şöförü Devriş bırandalı makam arabasıyla yolda park etmiş ağacın serin gölgesinde dinlenirken,tekmil kıyafetli İsmail burgucu askeri cemseden başını uzatıp ,seninlede hesaplaşacağım deyince Derviş şaştı...içinden bu namussuz gudurmuş...yapar dedi....
Sürekli Malatyaya göz altına alınan insanları askeri reolarla gönderiyorlardı...yoldan yolaktan...ektir gediğinden...sülmenli garadiğin gedikte...urunun düzünde...her taraf mavi bereli komando askerlerle çevrilmişti...şüpelileri göz altına alıyorlardı.....Malatya devlet hastanesinin yanındaki sağdaki...garnizon nezarethanesi dolup taşıyordu....Yukarı sülmenliden ...ben dahil 22 kişi....İsaköy ve Garayükten....getirdikleri ve Arguvan merkezle birlikte tam 68 Kişi göz altına alınmış....operasyonlar ise devam ediyordu....../.....
Bundan sonraki bölümde ...soygunun yola yolağa köylere yansıması...ulusal basındaki yazılışı....Arguvan halkının yormları ...resmi ifade kesitleri....yapılan işkenceler...ip uçları ...ile sonlanacak....ben iki bölüm planlamıştım ama en eyisi dörde bölmek oldu....bu bölümü okumadan size gülerek okuyacaksınız dediğim bölümün gıymatı olmazdı...hepinize en derin saygılarımla...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.