Ellerimi başımın arasına alarak düşündüm. Günler mi aylar mı dakikalar mı geçti ? Biliyorum dersem yalan söylemiş

olurum. Zaman sen yokken durdu da diyemem. Aksine akıyor. Hem de o kadar hızlı

akıyor ki .Sen bile bu hızlı akışa şaşırıyorsun. Neresindeyim diyorsun görmediğim bal gözlerini gözlerime dikerek.



Aşk öyle kolay bir şey değil. Hiç birimiz annesinin elinden tutup oyuncakçı dükkanına

dalan ve gördüğü oyuncak alınmayınca ağlayan çocuk değiliz.Aşk aşık olunanla

birlikte atılan adımların yürekte ses çıkarmasıdır.Bir şeyler yolunda

gitmiyorsa …Zorlamamak ve öncelikle yolunda gitmeyen şeyin yada şeylerin

sebebini düşünmek gerekir. Tabi ki… Karşındaki kişi sana senin gibi değer

veriyor ve bunu oda istiyorsa…



Mühim olan son nokta mı konulacak yoksa bu yola beraber devam mı edilecektir ?



Bu tür durumlarda önünüze iki husus çıkar…



Yol ayırımı denir genellikle. Bitiren taraf acı çeker mi çekmez mi bu hep bir

sorudur aslında .Ancak buda büyük bir yanılgıdır. Yaşanmış yada yaşanmamış ne

varsa eğer yüreğe bir nebze bile olsa dokunulmuşsa iki tarafta bir süreliğine

bir suskunluğa ve karamsarlığa kapılırlar. Bu gayet doğaldır.



Unutulmaması gereken en önemli hususlardan birisi insan olduğunuz ve her insan gibi hata

yapabileceğiniz. Belki de iki taraflı bir hata bile yapmış olabilirsiniz. Konuyla

ilgili liste çıkartıp artılarınızı eksilerinizi kendinizdeki hataları ondaki hataları yazın.Böylece kendiliğinden çözüm yoluna

girilmiş bile olursunuz. Ama en güzeli önce hatayı kendinde aramak ve yaptıklarını

düşünmektir. Böylece yüreğindeki ince ince sızının sebebini bulur, nasıl

düzeltebileceğini düşünürsün. Tabi ki…Düzeltmeye değerse dediğinizi duyar gibi

oluyorum. Eğer böyle düşünüyorsanız hiç bunun gerisini okumayın bile…



Zira aşk …başlı başına bir şey değildir. Belki bir bakış belki bir gülüş yada bir

fısıltı ile yüreğe dokunan aylar sonra bile adını andığında yüreğinin

çarpmasına sebeb oluyorsa sadece aşk değil sevdadır bunun adı.



Ve her şey gibi sevdada emek ister.Özveri ister. Avuç içi kadar bir yürek ister.



Bir ilişki neden biter sorusuna hiç girmiyorum bile bunun milyarlarca sebebi

olabilir. Kıskançlık…İhanet ….Yada en yakın dediğin kişiler….Yada evet yada

yada…..



İlginden bunalmışsa, sevgin onun için sınırları zorlamaya başlamışsa…Hatta daha ileriye

giderek senin en ufak hareketlerin bile onun özel hayatına müdahale olarak

gelmeye başlamışsa….Kırmızı alarm durumu var demektir. Kadınlar genellikle

böyle durumlarda paniğe kapılır veryansın eder…Tıpkı benim gibi J

Bunu kontrol etmeyi öğrenmek ise ayrı bir yetenek ayrı bir gayret ve çaba

gerektiriyor. Öncelikle facebook hesabını kapatmayı düşünmeyin JYada

onun hareketlerini beğenilerini kontrol etme huyundan vaz geçin. Bırakın soluk

alsın. Almak istediği soluk sizsiz ise buna izin verin. Düşünmeyin özlüyor mu ?

Düşünmeyin neden aramıyor ? Düşünmeyin…Mutlaka bir hobiniz olsun.



Onu hayatınızın merkezi yapmaktan öncelikle bir vazgeçin!!!



Unutmayın bu dünyada sizden bir tane var. Onsuzda sabah oluyor.Onsuz da hayat devam

ediyor.Onu unutun demiyorum. Onu özleyin, onu sevin , onun resimlerine bakın…Ondan

kalan hatıralara bakın…Ama ona bunları yaparken eziyet etmeyin. Keşke sevse

demeyin…Zira sevmiyorsa ne yaparsanız yapın inanın ki çabanız boşunadır.Tek

yapmanız gereken sizi az buçuk tanıdıysa yapacaklarınızı beklediği şeyleri

yapmayın. Aksine bırakın gitsin….



Evet çok ciddi bir eylemdir …Bırakın gitsin diyebilmek…Şayet sizin aşkınıza

sadakatinize ve gelecekte birlikteliğinize inanıncı sarsılmışsa …Gitsin…Şunu açıkça

ve gayet de inanarak söylüyorum . Hiçbir erkek kendisini ÖMRÜM diyerek seven bir kadından vazgeçmez.

Tabiki bunun da sınırları vardır. Vazgeçiyorsa da susmak gerekir.



Kadınsan ve anaysan güçlü olmak zorundasın. Evet biz kadınlar için aşk kutsaldır.

Hayatımızın merkezidir. Nefes almamıza sebeb yaşamamıza sebeb ayakta dururken

dik durmamıza sebeptir. Bunlar kadını daha güçlü yapsada. Ben merkezci bir

kadınsan eğer bunlara ihtiyaç bile duymazsın. Elif olursun aşkı-muhabbete

kavuşana kadar. Şimdi erkeklerin dediği gibi ‘erkek gibi kadın ‘ olursun.Kadın

olup kadınca yaşamak istemene rağmen.



Onu düşünmeyin özlemeyin bunu belli etmeyin demiyorum. Ama bu kadar aşk kokuyorsa

ruh haliniz, zaten sizin en ufak hareketleriniz bile seni özlüyorum der…



Yürürken boşluğa bakışınız, şarkı dinlerken gözlerinizin dolması, arkadaşlarınıza

verdiğiniz kısa cevaplar yada yastığa o diye sarılmanız…Bunları yapın …Ama

bilmesine gerek olmadan. Gönül gözüyle görmesini dileyerek yapın.Onun sevgisine

muhtaç ruhunuzu evrene sunun. Evren ona bunu bir şekilde duyurur.



Onun yüzününü göremiyor , sesini duyamıyorsanız evhama kapılmayın.

Elbet bir gün gelecek ortak bir arkadaşınız

size haberini getirecektir. Sizden uzak duruyorsa sizde uzak durun. Bakalım ne

kaybettiğini yada kaybetmek üzere olduğunu farkedebilecek mi ?Gözlerinizle

sözlerinizle taciz etmeyin. Taciz diyorum sizin ilgi dediğiniz ona taciz

gelebilir. Buda yalnız yaşamaya alışmış insanların verdiği doğal tepkidir. O

zaman tacizi bırakın. Bırakın o sizi farketsin.Gözlerinizdeki hüzne ortak

olsun. Ama dağıtmayın.Gözlerinizle konuşurken sabitlemeyin. Anlayacağını

anlamasına izin verin. Kapıyı aşka aralık bırakın.



Hatanızı farkettiğinizi ve değiştiğinizi ona gösterin. Görmüyor diye düşünmeyin. Gözüne

sokmayın. Bırakın ya bırakın….Bu kadarda olmaz demeyin. Olur eğer onunla bir

ömür beraber yaşlanmak istiyorsanız olur. En kritik nokta değişimi ve o

değişimi hayatınıza uyguladığınızı göstermektir. Zordur ama AŞK BUNA DEĞER

diyenlerdenseniz devam edin.Yoksa lütfen gerisini okumayın bile



Bırakın diyorum ama o kadar da bırakmayın…



Baş belası olmakla, ilgisiz ve alakasız olmak arasında ince bir çizgi vardır. Bu

sınırı güzel çizerseniz hayatınızın akışı değişir.



Arada sırada onu düşündüğünüzü ama özellikle bir buzdağı varsa hayatınızda kırk yılda

bir onu düşündüğünüzü belirtir bir mesaj atın



Buna cevap almayıda düşünmeyin.



“Gülüşünü tamda yüreğimde unuttun sevgili

.Merak etme emanetine iyi bakıyorum !”