- 673 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
naneli şeker
Naneli Şeker
Yaşamımızdan bazı şeyleri çıkarsak geriye ne kalır ki... Hala çok muyuzdur o zaman yahut haddinden fazla azalmış mı oluruz?Bu, harman yerindeki sapla taneyi ayrıştırmak gibidir.Aylar boyunca emek verirsiniz,tarlayı sürüp tohumu saçarsınız.Günler, haftalar boyunca o toprağın altında can bulan tanelerin büyümesini beklersiniz.Vakti gelince gübresini atarsınız.Hasat zamanı emeğinize karışan terinizdir.
Sap ve tane harman yerinde buluşur.Ve ayrıştırdığınızda sapın her zaman taneden daha çok olduğunu görürsünüz.
Yaşam bir harman yeri gibidir.Yaşanmışlarla,yaşanamamışların ve yanlış yaşanmışlarla, yaşanmayı hayal edilenlerin harman olduğu yer.Oraya ’her gün’bir kucak buğday destesi gibi atılır.Gün geçtikçe artar.Ve pek çoğu da ne saman ne tane olamadan sararır,çürür yok olur gider..Bundandır geçmiş zaman hepimiz için bir tutam bile değildir..
Şüphesiz ki anımsadıklarımız kayda değer olanlardır.İster yüzümüzde bir tebessüm ister bir acıyı işmar etsinler..
İletişim araçlarının az, iletişimin daha güçlü olduğu zamanları pek çoğumuz biliriz.O zamanlarda şehirlerin küçük, samimi otogarları vardı.İnsanların saatlerce otobüs bekledikleri sevdiklerini uğurlayıp gözyaşlarına boğuldukları yerler.Aynı zamanda da seviyle parlayan gözlerle sevdiklerini karşıladıkları,ayaküstü sohbetlerin edildiği mekanlar..
Şimdilerde her şehrin koca koca terminalleri var.Oraları dolduran sayısız araç ve yüzlerce insan.Herkes kendi kabuğunu ören kelebek gibi kalabalıklar içinde yalnız ve sessiz.
Geçmiş yılların otogarlarını anımsayanlar bilirler naneli şekeri.Otobüste yahut trende kalkış saatini beklediğiniz sırada gelir bir satıcının sepetinde.Çokluk sepetin kenarında bir çubuğa dizilmiş nar gibi gevrekler eşliğinde.Pek çok insan ’araba tutmasına’ bir çare olur, bir kısmı da ağlayan çocuğunu susturmak amacıyla alır.Nane şekerleri...
Geçmiş zamanın taneleri..
Naneli Şeker, Hatice Eğilmez Kaya’nın son yapıtı.Bundan öncekiler:
Pervanenin Duası(deneme)
İnceciktir Kırılmak(şiir)
Gölgeye Sığınanlar(öykü)
Sonsuzda Kanmak(şiir)
Yazar bu yapıtında denemeleriyle, edebi incelemelerine yer vermiş.
’Çoğumuza sorsalar, ‘şekerler içinde elmalı şekerin yeri apayrıdır,’ deriz. Yüz yaşına da gelse elmalı şekeri sevecekler var aramızda. Küçükken bu muhteşem güzelliği yemeğe başlamadan önce anneme uzatır, ondan ‘deve yapma’sını rica ederdim. Henüz, kocaman şekeri dişleyebilecek kadar büyümediğim için. ‘Deve yapmak’ ilk ısırığı alıp kalanın kolayca yenmesini sağlamaya yarardı. Annemin gözlerinin içine bakardım ‘deve’nin adına uyumlu olarak büyük olmamasını dileyerek. Annem bu bakışın anlamını benden çok daha iyi bilirdi; bu yüzden şekerleme üzerindeki ‘deve’ hep mi hep adıyla uyumsuz olurdu’(naneli şeker’den)
Yaşamın içinden bizden birileri nefes alıyor denemelerinde.Gah bir şiirin peşine düşyorsunuz gah bir düşünüzü hayra yoruyorsunuz yazarla beraber.Şiirsel üslubu ile küçük bir deneme sizi çok uzun bir yolculuğa çıkarıyor.
Okumak bizi çoğaltan ve güzelleştiren bir eylem.Deneme türünü seven okurlar için güzel bir tercih Naneli Şeker.
Sevgili Eğilmez Kaya’nın bir ’gülsün annem’şiirinden dizelerle noktalayalım sözlerimizi.
’bebek yapardı
annem bezden iskeleti dut ağacı
dökülürdü dutlar yere tek tek
biçimli,beyaz, uzundu parmakları annemin
mesleğiydi bizi sebepsizce sevmek
masallar anlatırdı annem
sözleri taşardı zifiri gecelerden
ağzında dudu kuşları yuva yapardı
ve ben yırtıklı pırtıklı
giysiler giymek istemezdim oyun oynarken
şekerden pembe pabuçlarım
bayram sevinçlerim kısacık saçlarım vardı
kazak örmeden önce annem yumağa şevkatini sarardı
bahar yağmurları o çağda kırk ikindi sürerdi
portatif radyoda alaturka besteler
bahçemizde ak gül soframızda reçel
gülümserdi annem her sabah işe giderken
an geldi ılık nisan günlerine yetişemedi
kopardı nazik bedenini esrarlı bir el’
Hatice Eğilmez Kaya’yı okumak yaşamınıza yeni yepyeni bir kapı aralayacak.İyi okumalar..