KİTAP OKUMAK BİR TUTKUDUR

• 10 Şubat 2015 Salı 20:03:38

KİTAP OKUMAK BİR TUTKUDUR
Kitap okumak ve kitapları sevmek bir tutkudur. Bu tutkuya bir kere yakalanırsanız bir daha asla bu güzel tutkudan vazgeçmesiniz. Kitap tutkusu küçük yaşlarda başlar ve bir ömür devam eder. Bu konuda öğretmenlere ve anne babalara büyük görev düşmektedir.Çocuklarımıza yatmadan önce masal, hikayeler okuma, resimli ve boyama kitapları alma onlara hem eğitici ,hem öğretici olur. Aynı zamanda da kitaplarla dost olurlar. Sonraki yıllarda ,yaşamının içinde masal, öykü, roman, şiir, bilgi kaynağı ansiklopedi kitapları okudukça okumanın tadına varırlar. Kitap dünyasına girdikçe nasıl değiştiklerini , kendini geliştirdiklerini görecekler.Kitap okumadan yaşayamayacaklar. Çünkü kitap onların yaşamlarının bir parçası olacak. Okuma isteğiniz arttıkça yeni kitaplar okumak isteyecek ve yeni kitaplar ufkunuzu yeni fikirlere doğru yelken açacaktır. Ufkunuz aydınlandıkça hayatı, insanları daha iyi anlayacak insanlar ve hayat hakkında verdiğiniz kararlar daha gerçekçi ve sağlıklı olacaktır. Yaşam size anlamlı ve güzel gelecektir. Niçin yaratıldığınızı daha iyi kavrayacaksınız. Yaradan insanlar okudukça aydınlasın , Rabbini tanısın diye “İkra” (oku Rabbinin adıyla) ayetini kutsal kitabımızın ilk ayeti yapmıştır. Kitap okumanın ne kadar önemli olduğu açıkça ortadadır.
Yemek, içmek, yatmak nasıl bir ihtiyaçsa kitap okumak da bir ihtiyaçtır. Beynimizin, ruhumuzun buna ihtiyacı vardır. işlenmeyen , çalıştırılmayan, aydınlatılmayan bir beyin karanlık, kör ve sağırdır. Güneş Dünyayı ,kitaplar dünyamızı aydınlatır.
Her zaman ve her yerde kitap okumaya fırsatımız ve zamanımız vardır. Yeter ki içimizden kitap okuma hevesi geçsin. Elektronik eşyalarla ilgilendiğimiz kadar kitaplarla ilgilensek dünyada en çok kitap okuyan ülke oluruz. Bundan hiç şüphem yoktur. Ülkemizde nerdeyse her bir kişide bir cep telefonu bulunmaktadır. Caddede, sokakta, otobüslerde, marketlerde, pastanelerde, parklarda , arabalarda insanlarımızın elinden cep telefonları düşmüyor. İşaret parmağını telefonun ekranında bir o yana bir bu yana sallayıp dururlar. Alışkanlık olmuş. Alışkanlıktan öte hastalık olmuş insanlarda. Özellikle gençlerde (yeni nesil) bu alışkanlık çok ileri bir düzeye ulaşmış. En çokta sosyal paylaşım sitesi dedikleri facebook gençlerin fenomen sitesi haline gelmiştir. Bu ve benzeri sitelerde insanlar çok zaman tüketiyor ve hayatın anlamını kavrayamıyorlar. Evde de durum aynı. Özellikle evinde interneti olanlar bilgisayarın başından kalkmıyorlar. Çocuklar kalkıyor, babaları oturuyor, babaları kalkıyor anneleri oturuyor. Bilgisayarın başından kalktıkları zaman da televizyonun başına geçiyorlar. Kumandayı alıyorlar o kanal senin bu kanal benim, o dizi senin bu dizi benim diyerek bir günü, bir haftayı, bir ayı, bir yılı bu şekilde tüketiyorlar. Kitaplara gelince cevapları hazır; okuyacak zamanımız yok diyorlar.
Kitaplarla ilgilendiğiniz zaman onlar daha çok sizinle ilgileneceklerdir. . Siz yeter ki onlara dokunun. Onlar size sarılacaktır. Size karşı bilgilerini hiçbir zaman esirgemeyeceklerdir. Bütün bildiklerini karşılık beklemeden ayaklarınızın önene sereceklerdir. Geleceği ve geçmişi gören, milletine, bayrağına vatanına karşı hayırlı ve duyarlı bir aydın olmamızı ; sabit, dar görüşlerden kurtulmamızı sağlayacak, çalışan bir saat gibi her tarafa dönebilecek aydın fikirlere sahip olmak için kitapları sevmemiz ve kitaplara sarılmamız lazım. “ En büyük düşman cehalettir” sözünden hareketle cehaletten kurtulacak, uygar medeni bir toplum, insan olacağız. Kitapların okunduğu yerde cehalet barınamaz.
Gelişmiş devletlerin temeli kültürdür. Kültürlü ve medeni olmanın yolu da kitaplardan geçer. Gözleri görmediği halde kitabın önemini ne güzel de ifade etmiş Aşık Veysel; , “İnsan olmak için ,okumak gerek.”O halde ; evde, köyde,kasabada ,kentte her nerede yaşıyorsak kitap okumalıyız. Kitaplıklarla kütüphanelerle dost olmalı en önemlisi de okumalı,okumalı,okumalıyız…

HZ. Ali’nin sözünü de hatırlarsak “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.” Biz kitaplardan bir harf değil binlerce , yüz binlerce harf,kelime, cümle öğreniyoruz. Kitapların bilgiyi vermede ne kadar cömert olduklarını inkar edemeyiz. Ayrıca kitapları bize sevdiren kitapların ustası öğretmenlere de borçlu olduğumuzu bilmeliyiz. Kitaplarla öğretmenler özdeştir. Her sayfasını çevirdiğinizde yeni bir şeyler öğreniyoruz.
Sessiz ve vefalı dostlarımız kitaplara candan tutkulu olmalı, kitapların bizim için ne kadar önemli olduklarını unutmamalıyız.
MAHMUT AKAR