- 999 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
SONBAHARIN GÖZYAŞLARINA-1
SONBAHARIN GÖZ YAŞLARI….
-Hoze, görüyor musun ?
-Neyi…?
-Az önce yanından geçip gittiğimiz ardıç ağacının sarkan dallarına tünemiş sığırcık kuşlarını.
-Ben o kadar uzağı göremem ki….Neden soruyorsun şimdi.
-Al şu camı gözüne yaklaştır, onlar ayaklarının ucuna konacak birazdan.
-Yok..yok..gidelim. Bakmama gerek yok, ben onlarla her zaman karşılaşır, şarkılarını dinlerim.
-Bana hiç bahsetmemiştin onlarla karşılaşmandan. Oysa ben senin bana her şeyi anlattığını sanıyordum.
-Sen gösterince hatırladım. Daha sana anlatacağım çok şey var sevgili Mona. Şu karşımızdaki dik tepeyi hele bir aşalım da…
-Hoze orada ne var. Hem şimdi biz neden durmadan güneye doğru yol alıyoruz.
-Sana bir şey göstereceğim.
-Asıl soruma cevap vermedin halen Hoze…!
-Ne çok konuşmaya başladın sevgili Mona. İstersen mola verelim şuradaki kayalıklarda ; ben nefesimi dinlendirirken, sen kulağını rüzgarı emen taşlara kulak kabartıp dinle. Az kaldı hadi az dayan ve beni bu kadar yorma.
-Bunca yol bir göl kenarındaki tahta bir kulübeye gidip ertesi akşam güneşin batışını izlemek için mi Hoze…?
- Dedim ya çok ama çok soru soruyorsun sevgili Mona. Sabrın hırçın sularına dayanan her taş yosun tutar ve yosunlar kuşları besler ve her türlü balığı. Ve o senin çok sevdiğin sığırcıklar, lekeli bir mavi ekler kara tüylerine… Güneş için değil bahar vakti renk vermek için her nebatiye…
-Hoze neden durmadan sorularımı çoğaltıp duruyorsun durmadan. Sırtımı dayadığım kayalıklardan eski ağustos sıcakları dokunuyor bu şubatta. Sen kayalıklarla sohbet ettiğini neden demedim bana…
-Sevgili Mona, yukarıya bak görüyor musun ?
-Neyi Hoze, Neyi …? Bu kadar yüksekten düşmekten başka seni anlamaktan korkmaya başladım…
-Mavi diyorum mavi Mona kaldırıp başını bir bak. Bu gök uçmaktan başka hangi mavi yağlı bir tabloya yakışır ki. Karşımızda intihar dalışlarındaki sığırcıkların sonsuzluğa giden kutsal senfonisi…Hadi sen de duy lütfen…
-HOZE bu güvercinler…bu güvercinler niye döndürüyor başımı, ve renkli renkli kelebekler niye benim etrafımda dönüyor hele de ben ruhumla çıkarken bulutlara.
- Dayan sevgili Mona’m şimdi yanına geleceğim. Bu “SONBAHARIN GÖZ YAŞLARI” aldanma sen yağmur sonrası toprak kokusuna. Sen az önce sormuştun ya sığırcıkları görüyor musun diye…Tamam cevap veriyorum….Ben, sen gittiğin günden beri o ağacın altında sığırcıklarla konuşuyorum, ismin karanlık, düşlerin bir kuş her sözcüğe…. Şimdi seni görüyorum alıç altında iki gölgemiz ve kırlangıçların şarkısı olmuş “ SONBAHARIN GÖZYAŞLARI”… daha ne diyeyim…
-Hoze geldik mi kulübeye hadi şimdi anlatsana ormanların yeşilini…
-ŞŞŞiiii….sus sana yaşamaya gelmiş bir yeşil düşün mesela Mona biraz dinlenelim hazır yağmur yüz sürmüşken sana dair her şeye biz de dinleyelim “Sonbaharın gözyaşlarını” ne dersin… ?
-…
“Ayşe KARAN can annemin şiirinden aka bir öykü vs… teşekkürler ona….”