- 867 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GÖZLERİ KAHVE KOKANIM
GÖZLERİ KAHVE KOKANIM
Dışarıya yoğun bir sis hâkimdir. Bulutlarda toplanmış, gözyaşlarını boşaltmak için bekliyor. Birazdan bir yağmur yağacak. Belki sağanak olacak belki de içimdeki hüzün acısını dindirmek için çiseleyecek. Sana gelen bütün yolları sel altına alacak. Bütün umutları bir bardak gibi kırıp yabana atacak. Bu da beni daha derinden hüzünlendirecek. Bu hüzün yağmur ve sana gelememe imkânsızlığıdır. Bu imkânsızlık için seni ve kendimi suçlu bulacağım. İsyan ederim sana, kendime ve hayata…
Biliyorum, bütün yaşamışlıklara ve acılara rağmen yine yoksun. Benden uzaktasın. Sen akşamın zifiri karanlığından faydalanıp nereye kayboldun? Nereye gittin, seni kim aldı benden, beni yapayalnız mı bırakacaksın?
Yaşadıklarımızın hiç mi hatırı yok sende? Hiç mi hatırlatmıyor sana beni bu yağan yağmurlar? Özlemek diye bir duygu hissi varmış o his hiç mi olmadı sende. Oysaki ben seni çok sevmiştim, çokta özledim. Hala da özlemekteyim ve özlem içindeyim. Gözlerin hani şu kahve kokan gözlerin vardı ya işte onlar geldi aklıma takılı verirdi her gece. Bak yine akşam yine gözlerin geldi aklıma. Beni birazdan yine sersem edip, akşam kederiyle baş başa bırakacak. Sen sonbaharın dökülen yapraklar misali gibi önce kalbimi sarartın sonrada ikiye böldün. Sana diyecek pek bir şey bulamıyorum bunun için teşekkür etmekten başka.
***
Yağmur çoktan yağmaya başlamış ben senin o gözlerini hayal ederken. Ne de güzel yağıyor ve ne güzel eşlik ediyor gözyaşlarıma. Camda hiç korumayacakmış gibi akıp gidiyor bir nehir gibi. Yağmur gidişine yağıp ağlıyor, bende çaresizlik içindeki çaresizliğime ağlıyorum. Bu yağmur aşkına; bana yaşadıklarına rağmen hüznümü içime kazıtarak çığlık çığlığa, gümbürdeyen şimşekler gibi seni sevdiğimi haykıracağım. Hüznümü yüreğime akıtarak yeniden sil baştan başlamak için; baştan aşağıya ıslanaraktan, belki çıkacak bir sele kapılarak ve çırpına çırpına koşup sana geleceğim.
***
Biliyorum yine üşüyorsun. Çünkü yağmur yağdığında üşürdün. Ve usulca bana sokulurdun ısınmak için. Ellerin soğumaktan buz kesilirdi. Üşümene rağmen yağmurda ıslanmaktan zevk alırdın. Yağan yağmur rimeline karışırdı, yüzünden akıp dururdu. Ne güzel olurdu o zaman yüzüne bakıp durmak, seni seyredip hayallere dalmak.
Sen, sen nede çabuk unuttun bütün yaşadıklarımızı. Unuttuğun her şeyi yeniden hatırlatmak için sana geliyorum. İsmini haykıra haykıra geleceğim. Duy bu haykırışlarımı. Duyda cevap ver sesime. Seni unutmadım. Parçalamış olduğun yürek hala seni seviyor. Derdimin dermanı sensin.
Sesime kulak ver, yeter artık ağlatma beni gözleri kahve kokanım.
--- MAŞUK GLTKN---
--03.07.2013—
--ERZİNCAN--
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.