sana yazıyorum

• 19 Ocak 2015 Pazartesi 15:52:07

Simsiyah gece hiç bulut yok mu bugünden sabaha … düşleri yarım bırakan umutlar nerde… hayalle gerçeği değiştiren fikirler… savunması zor aşklar… evet geleceğe dair anlatılabilecek elle tutulur somut kanıtlar yok. Oysa bakışlarını saklamıştık yarına yarınlar umut dolu gerçeklerdi
Neydi anlamın içindeki öz.. ağacı ayakta tutan toprağa sımsıkı kenetlenmiş köklerimi * olmazları olduran deli yüreğe ne oldu…. Mutlu mu ? kendini kandırma peşinde.. bugün ewet yarın hayır…
asla kaybolmayacak sureti yalansız riyasız sadakati ben babamda gördüm.
Babam geniş alnı yuvarlak kafası deli gibi sinirle bakan ama bir o kadar insana güven veren bakışları… dayısını n burnunun kocaman olduğunu söyleyip dururdu. Portakal burun babamdada vardı hayatta kendi ayakları üzerinde durmayı bi tek o yapabilirdi.. birde kimsede olmayan deli cesareti… on kişiyi birden dövemese bile kavgada gözünü karartır üzerine yürürdü her şeyin… çok fazla cümleleirim yok benim geleceğe dair çünki geleceği göremem.. Geleceği göremem ama insanlar hakkında harika ön sezilerim vardır…. Gözlerinde bıraktığım zaman zamanı işte mutlak gerçekler oradaydılar… o zamanlar gelecek harikaydı… ama şu sıralar… bugünüm var.. çünki geleceğimi çaldın,
Ve ben ne zaman seni unutmaya karar verdimse işte o zaman yeniden yazmaya başladım. Aşka özleme hasrete inat nefrete.. kine bürünen bu satırar sana ithafen… durup durup bedenime dokunan hayalinin her zerresine bin pismanlıkla bakıyorum… işte ben bu aralar sadece sana yazıorum….