- 1093 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
ŞEHİT VE GAZİ OLMA HAKKINDAKİ OLUMSUZ PROPAGANDALARA CEVAPTIR.
Sevgili kardeşim; görev başında çeşitli sebeplerden hayatını kaybeden evlatlarımızın şehadeti üzerindeki tereddütleri anlayamıyorum.
Silahlı kuvvetlerimizde görevli iken sehit olanlar, baba ocağından kendi isteği ile değil anayasamızın 72 nci maddesine göre vatan hizmeti için evinden ayrılıp ordumuzun saflarına katılmışlardır.Anayasamızın bu maddesi her Türk’e askerlik hizmetini hak ve ödev olarak vermiştir.
Bu hükmün uygulamasını da 1111 sayılı askerlik kanunu ile 1076 sayılı yedek subay kanunu maddelerine uyarlanan yönetmeliklerle düzenlenir.
Kanunlarımıza göre askerlik şubesinden sevk evrakını alan her şahıs o gün itibarı ile silahlı kuvvetlerimizin personeli hüviyetini kazanır ve kanunlarımıza göre asker kişidir ki bu yasal görevini tamamlayıp terhis olana kadar da bu devam eder .Terhisi tarihi gecesinin saat 2400 de de asker kişiliği son bulur.Bu arada çeşitli nedenle vefat edenlere şehit işlemi yapılır(intihar edenler ve bakaya-firar etme durumları hariç)..Sözün özü orduda görevli iken vefat edenler şehit sayılır.Çünkü bu evlatlarımız asli görevi yurdu koruma ve kollama görevi olan ordumuzun personeli ve bir parçasıdır.Ordumuz da 24 saat iç ve dış düşmanlara karşı hazır ve nazır (yani düşman karşısında olduğundan)sadece çatışmada vefat edenler değil üniformalı iken çeşitli nedenlerle vefat edenler de şehittir.
Dini açıdan da düşmanla savaşırken(cihat ederken) vefat edenlere şehit denir.Türk ordusu her an iç ve dış düşmanlarla cihat halindedir.Yani ordumuzun saflarında ki her asker kişi her an savaşan bir mekanizma olan ordumuzun bir parçasıdır.Asker ranzasında uyurken bile vefat etse şehittir.Çünkü cihat etmeye hazır kişidir ve düşman önünde sayılır.Çünkü o ranzada babasının işi için uyumuyordur ve devletin kanunlarına uyarak o ranzada yatmaktadır ve şehittir.
Kaza konusuna gelince asker her an ateşle oynayan silahendaz bir kişidir.Özellikle sıcak bölge saydığımız yerlerde konvansiyonel silahların tamamı gerçek mühimmat doldurularak hazırda tutulur.Daha sakin bölgelerimizde özellikle hafif silah dediğimiz tabanca (jarjörü boş),tüfeklerin ise jarjörlerinin üste kalan iki fişeği de ya eğitim fişeği(boş) yada manevra mermisi ( kuru sıkı)fişeklerle bulundurulur
Kazaların şimdilerde en sıcak bölge olan güneydoğu illeri ve özellikle Suriye ve Irak sınır bölgesinde görülmesi de son derece doğaldır.Eğitim,tatbikat ve atışlarda da zayiat olabilir.Bu da işin gereği insan hatası veya silahların sistem hatasından doğar.. Buda son derece doğaldır.Olmamasını temenni ederim.Lakin olur ve olabilir.
Zaman zaman bu konu özellikle Silahlı Kuvvetlerimizi karalama konusunda fırsat kollayan dinci kesimlerin dilinde aşağılayıcı bir argümanmış gibi kullanılır.. Kara propaganda malzemesi yapılır..
Nasıl çeşitli şantiyelerde vefat edenler oluyorsa ki bunlarda şehittir.Çünkü dinimize göre aile bireylerinin rızkı için çalışırken vefat edenler de şehittir.Hatta yangında ve zelzele da veya deniz kazalarında vefat edenleri de dinimizin hükümleri de şehit sayar.
Elbette görevliyken vefat edenlerin hakları zayi olmasın diye idari ve adli tahkikat da mutlaka yapılmalı görev ve hizmet kusurları olan kimselerden şehadetin hesabı sorulmalı gereken ceza-i müeyyideler de uygulanmalı ,hiç bir şehadet olayının üstü örtülmeye çalışılmamalıdır.
Keza gazilerimiz içinde yukarıda izah ettiğim durumlar aynen geçerlidir.
Kimin şehit sayılıp sayılmayacağını dünya hayatında yasalarımız,ahiret hayatında da Allah c.c belirler.
Şehitler cennetle müjdelenmişlerdir.Peygamberlerden sonra cennete onlar girecek makamları da yüksek olacaktır.Her askerin umudu şehadet Allah c.c nun bizlere en büyük ikramıdır.
Bil vesile evvelden ahire tüm şehitlerimizi ve hakka yürüyen gazilerimizi minnet rahmet ve tazimle, tüm hayatta ki gazilerimizi en kalbi saygı,sevgi ve hürmetlerimle selamlıyor sağlıklarına dua ediyorum.
Bu yazımdan başka kardeşlerimi de haberdar edersen belki düşüncelerinden müphem olanlar aydınlığa kavuşur
konu hakkındaki menfi fikir ve tereddütleriniz izale olur.
Bakara suresi 154 ncü ayet: Allah yolunda öldürülenlere ’Ölüler’ demeyin, zira onlar diridirler, fakat siz farkında değilsiniz.
Saygıyla ve sevgiyle aziz ve muhterem kardeşim...03.01.2015 23.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.