- 684 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Beni bu zamana kadar en çok köpeğim anladı
Yazmam gerekiyordu… Bir şeyleri fırlatıp atmaktansa, yıkıp dökmektense ortalığı, oturdum yazıyorum. Uzun cümlelerin, uzun soluklu ağıtlarından oluşan bir yazı bu, bu sebepten kimsenin ilgisini çekmeyecek. Öyle göz gezdirmelik değil…
Beni bu zamana kadar en çok köpeğim anladı. Çünkü bir insan gözünden, anlaşılacak bir tarafım yoktu. Koltuğumun altında kitabım, yanımda Kral’ım, oturdum manzaranın en fiyakalı olduğu ücra bir köşeye, kendimi dinliyorum. Dedim ki “geçen gün ağladığımda, ne anladın da sen de ağladın be oğlum? Ne anladın da koydun başını dizlerimin üzerine yaşlı gözlerle?” Cevap vermedi. Çünkü beni anlıyordu… Beni bu zamana kadar en iyi köpeğim dinledi. Çünkü bir insan gözünden, dinlenecek bir tarafım yoktu. Dinlemek… Öyle bildiğiniz “seni çok iyi anlıyorum, üzülme, yanındayım” tarzında dinlemek değil. Onun yaptığı, insani bir davranış değil… Hazır dinliyordu, ben de anlatıyordum, devam ettim.
“Menfaatin olmasa, sen de durmazsın. Seni iki gün aç bıraksam yine böyle dinler misin beni?” Güldü… Dedi ki, “Gidenlerden neyi eksik ettin ki? Oysa onlar için kaç kez eksildin…” İçimi okuyordu. Kendimle konuşuyordum. Derin bir nefes aldım, gözlerimi kapattım. Geldi, başını dizime yasladı. Sev beni diyordu. Başını okşarken incindim. Merhametim acıdı. Ulan dedim, ulan… Sustum, çevreme bakındım, kimse yoktu. Ağız dolusu küfürlerimi karşımdaki göle savurdum. Güldü. Dedim ki, “Gülme, öleceğinden korkuyorum. Senin dilini anlasalar, sen de bir alçaklık edip onlara sana anlattıklarımı anlatsan, bana gelip “yanındayım” diyecekler. “Üzülme” diyecekler. Sırtımı sıvazlayıp koşar adım gidecekler. Sen bana, hiçbir zaman yanındayım demedin. Yanımda oldun. Ve zoruna gitmesin, zoruma giden ne biliyor musun? Köpeğimsin… Sözde! Tıpkı onlar gibi, adını üzerinde taşımıyorsun. Sevgili dediğim sevgili miydi? Dost dediğim dost muydu?” Ağladı… “Beni insanlara benzetme! Bir menfaat ilişkisi varsa eğer aramızda, beklediğim bir şey varsa eğer senden, bu sadece senin dostluğundur” dedi. Utandım… Kendimden, güvendiklerimden, sevdiklerimden, değer verdiklerimden…
İyi şeylerin ömrü uzun olmuyordu. Korktuklarını zaman sana çabuk getiriyordu. Kral öldü ve ben kalemle tanıştım… Böylece, ölmeyecek şeyleri sevmeye alıştım…
Selim Akgün / Beni bu zamana kadar en çok köpeğim anladı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.