- 645 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DEVLETÇİLİK NEDİR?
Ekonomik kalkınmayı, çok kısa zamanda gerçekleştirmeyi öngören Atatürk buna uygun olarak Devletçilik ilkesini benimsemiştir.
Devletçilik ilkesi,Türkiye’nin ihtiyaçlarından doğmuş.Tekelci kapitalizmi ve sosyalizmi reddeden Türkiye’ye özgü karma ekonomik sistemdir.
Ekonomik alanda, özel sermaye kadar, devletin de yatırımcılığını öngörür.Temel tüketim malları ile önemli hizmetlerin devlet eliyle üretilmesidir.Başka bir ifadeyle, devlet işletmeciliği ile özel sektör işletmeciliğinin birlikte ve uyum içinde çalışmasıdır.Devletle bireyin birbirine karşı değil, birbirini bütünleyici olması nedeniyle de dönemindeki ekonomik sistemlerden ayrılmaktadır.
Devletçiliğin ana hedefi, Türkiye’nin ekonomik yönden kalkınmasını ivedilikle gerçekleştirmektir.
Türkiye’deki Devletçilik politikası, küçük sermayenin yapamayacağı ve devletin güvenliği ile ilgili yatırımların devlet eliyle işletilmesidir. Cumhuriyetin ilk yıllarında yeterli sermaye birikimi olmadığı için özel sektör tarafından yeterli yatırım yapılamamış, bu boşluğu devlet doldurmuştur.Günümüzdeki güçlü ekonominin temelleri, cumhuriyetin İlk yıllarında devletçilik ilkesi sayesinde atılmıştır. Devletçilik sisteminin benimsenmesiyle fazla üretime geçilerek, temel ihtiyaçlar devlet tarafından karşılanmıştır.İşletmelerimiz yabancıların elinden satın alınarak millileştirilmiştir. Fakat her iki tarafın da yararına olmak ve ülkeyi bir sömürge durumuna düşürmemek şartıyla dış sermayeye karşı değildir.
Devletçilikte, özel teşebbüs serbestliği vardır. Devlet, sermayesi olanlara üretime katılma imkanı tanımıştır. Hatta devlet, özel sektörü, üretim ve ticaret gibi işlere özendirmektedir. Yalnız 1926’da, bu amaçla çıkarılan Teşvik-i Sanayi Kanunu amacına ulaşamamıştır.
Planlı kalkınma stratejisi benimsenerek, 1933-1939 yılları arasında, hızlı bir devletçilik anlayışı ve kalkınma planı uygulanmış, böylece bölgeler arası gelişmişlik farklılıklarının giderilmesine çalışılmıştır.
’Devletçilik uygulamaları sonucunda, Türkiye ekonomisi yeniden yapılandırılmış; Sümerbank, Etibank,Toprak Mahsülleri Ofisi gibi kuruluşlar oluşturulmuş;Karabük Demir
Çelik, Paşabahçe Şişe Cam, Gemlik Suni İpek, İzmit Kâğıt ve Selüloz, Keçiborlu Kükürt vb. pek çok fabrika hizmete açılmıs; kibrit, tütün, alkol gibi tekeller örgütlendirilmiş; bankacılık geliştirilmiş, ülkenin dört bir yanı demir ağlarla örülmüştür.’
Devletin GAP projesi, enerji santralleri, karayolları, demiryolları, köprüler, limanlar, havalimanları, elektrik ve su projeleri yapması, özel sektörün yatırım yapmadığı bölgelere devletin yatırım yapması devletçiliğin ölmediğinin en güzel örnekleridir.
Devletçilik ilkesi doğrultusunda yapılan başlıca inkılaplar:
-Birinci ve ikinci Beş Yıllık Kalkınma Planlarının hazırlanması ve uygulamaya konulması,
-Devlet Bankalarının kurulması (Sümerbank, Etibank),
-Milli Koruma Kanunu’nun çıkarılması,
-Yabancılara ait ekonomik kuruluşların devletleştirilmesi,
-Özel girişimcilere ait kurumların millileştirilmesidir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.