- 748 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Her Aşk Yürekte Derin Yaralar Açarak İlerler
Biz şimdilik kavuşamazsak da karlı dağların ardında ayrı olsak’ta, aşkımız yer altında bizimle yatmasın diye sabırla güne gün ekleyerek,yolları bekleyen Gülseren ile Ayhan’ın soğuk kış gecelerinde içlerini sımsıcak ısıtan aşk’ını bir namus gibi bekleyerek yaşadıkları ayrılığın öyküsüdür bu.
Ayrılığın ve ayrılığa giden yolun inadına kar beyaz yaşadıkları,her gün gözyaşları ile kainata resm ettikleri bir aşktı.Farklı iklimlerde şehirlerde yaşasalar da hayalleri hep aynı idi birbirlerinin gözlerine bakarak aşklarını son nefeslerine kadar yaşamaktı.Mevsimler son baharda aylar aralık ayında kalmış olsa’da onlar aşklarının bahar ayını bekliyorlardı.
Araya giren kin nefret dolu gönüller bu aşka karşı çıksa’da, yürekleri bu sessizliği dünden kalmış bir aşk gibi sanılan aşkı yeniden aşkın sesi ile dillendirecek güce sahipti.
Mevsimler saatler yağmurlar hep ayrılığa doğru kaç kez geldi gitti bellisiz’di,Bazen kar fırtınası geldi yüreklerini dondurdu, bazen fırtınalar yüreklerini aldı götürdü bazen yağmurlar sevda yollarını sellere çevirdi ise de, düşlerinde kimselere görünmeden kuytu bir köşede suskun susmaya ayarlanmış zamanın içinde bir kaç dakikalığına beraber oluyorlardı.
Neden se küçüklüklerinde büyüklerinde duydukları bir söz vardı,iyiler her zaman kazanır diye ama sanki bu yalandı,belkide bu yolun yolu uzun ve çile ile dolu idi.Şu anda kazanan iyiler değil kötüler’di sanki.Tek başına bu yolda iyi olarak yürümek pekte zordu,tahammülü yoktu.
Madem iyiler hep kazanıyorsa neden aşkımız yarım kaldı düşüncesi yüreklerini bir kurt gibi kemiriyordu.Sanki tası tarağı toplayarak başka şehirlere göç edilse başka düşünceli insanlar mı var olacaktı,hayır beton yığını olmuş yürekler insanlar her yerde vardı.Bir tane beton yürekli insan binlerce yüreği sevda sevgi dolu insanı bir anda incitebiliyor du ve binlerce bu yüreği sevgi sevda dolu insanlar bu beton yürekli insan ile baş edemiyordu sanki.
Bu karmaşık düşünceler Ayhan’ın kafasında gecenin karanlığında uykuya hasret gözleri ile hasret diyarına bakarken yüreğine saplanmış bir hançer gibi acıtıyor öldürüyordu.
Yine kendi kendine hayat hep gözyaşı verdi nasip olmadı bir tebessüm şimdi yine gözyaşları içinde uyuyayım derken,gözleri yorgunluğun rehaveti ile kapandı.
Her aşk yürekte derin yaralar açarak ilerler sevgiliye kavuşmak üzere,bazende kavuşma anının önüne çıkan engellerin dikenli yolunda kavuşamayan yürekler gözyaşı ile ağlayarak açılan yaraları tedavi eder iyileştirir lakin bu yol meşaaketli ve upuzun bir yoldur.
Bazen tüm takatin kesildiği anda sevgilinin hayali gözünün önüne gelir hayat olur güç olur neşe sevinç olur yola devam ettirir. Harflerin anlamını zamansızlığını yok edenlerin karşısında dimdik ayakta durandır aşk.Gönül her zaman aşkın sahilinde gezmenin mutluluğunu arar bulursa gezer bulmaz ise bulmanın yolunu her an gönülde canlı tutarak yaşama tüm zorluklara rağmen tutunmasını sağlar.
Mehmet Aluç
__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin’de affı için
Selam ve dua ile...
YORUMLAR
Güzel cümleler, özenle seçilmiş kelimelerle bezeli ve aşkı, aşkın yüreklerde varlığını naif bir üslupta aktarmış.
Kaleminize sağlık...
Not: Değerli yazar, çıksa'da, kötüler'di ve bellisiz'di yazım şeklini kasten mi yazdınız yoksa yazım hatası mı?
Mehmet Aluc-Kul Mehmet-
Mehmet Aluc-Kul Mehmet-
nitemtran
Sağlıcakla, Allaha emanet olun.