İntikam alıp da sonunda pişman olmaktansa, affedip de pişman olmak daha iyidir. cafer b. muhammed
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy

CESARET VE YANILGI

Yorum

CESARET VE YANILGI

2

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

778

Okunma

CESARET VE YANILGI

CESARET VE YANILGI

Sevmek yeterli sanırdım sadece sevmek: Olabildiğince ve alabildiğince. Hatta ve hatta tüm gerçekleri elinin tersiyle itip, olanı farklı görebilmek belki de değişime ayak uydurmak hatta ve hatta kabul görmeyen yetisizliklere rağmen.

Cesaret örneği imiş sevgi ve bir o kadar tutarsız bir döngüye dâhil eden.

Umarsızca sevmek, yadsımadan yadsınma ihtimaline rağmen. Değil ihtimale, bile bile ve göz göre göre.

Sanmak mı, bilmek mi?

Görmek mi, var saymak mı?

Yoksa itile itile kıyı köşede kalmak mı?

Zaruret bilirdim bu mefhumu hatta inanırdım tek yanlı bir duygu selinin her şeye ve herkese yeteceğini.

Bildiğim ne varsa, bildiğimi sandığım ve emin olduğum…

Emin olmama rağmen benden emin olmayan o aciz varlıklar ki görünen tablonun çok çok gerisinde.

Hayat yine bir hipotezimi teori gerçeği olarak sundu önüme: Zayıf addettiğim şu ruhum ya da görünenin çok ötesinde kuvvetle muhtemel tüm öngörülerim ve acziyet tanımlanan saf yanım.

İyi miyim? Ya da ikiyüzlü?

Olan mıyım olması gereken mi?

Eğer ki koruyup kolladıklarımı halen muhafaza ediyorsam bu da Rabbimin bir armağanı tıpkı sahip olup da görmezden geldiğim diğer kapalı kutular gibi. En azından kapalı bir kutu olmadığım gerçeği ile teselli buluyorum. Her ne kadar kutunun da kasamın da kilidi ebediyen bende kalsa da.

Ne tuhaf bir duygu yanılmak ve ötelenmek ve bir o kadar hüzün ile dolduran. Durduk yerde sevinç çığlıkları atmıyorsam vardır bir nedeni. Durduk yerde gözyaşı döküyorsam bu da bir zayıflık olarak nitelendirilmemeli. Ben gülmeye ya da başkalarının acıları ile beslenmeye programlı değilim ki ve hiçbir zaman da böylesi bir ruh hali ile iştigal etmedim.

Yetmedi hiçbir zaman ve görünen o ki benim ne gücüm yeter ne de hayal dolu beklentilerim bazı insanları değiştirmeye. Zira öylesine güzel şekillendirmişler ki varlıklarını varlık diye bile nitelemek gelmiyor içimden. Onca zafiyet gömülü iken içlerinde yansıttıkları ve duyumsattıkları. Onca beşeri ihtiras ve dürtü ile arz ettikleri donanım ve bitmek bilmez talepleri ve doyumsuzlukları. Ondan sonra da ahkâm kesen o bitimsiz ve korunaklı söylemleri.

Bitimsiz işte hayal kırıklıkları ve görünen o ki bin yaşıma da gelsem aynı dürtü ve yoğunlukla yaşamaya devam edeceğim.

Fazla da bir beklentim yok ayrıca hatta artık hiçbir beklentim kalmadı onca şeye ve onca yalana tanıklık ettikten sonra.

Tanrım, ne kadar uyumsuzum şu düzeneğe dâhil olmamak adına. Hep kaç adım gerisinde durdum dünyevi gerçeklerden. Varsa yoksa duygularımın sentezi beni daha da akılsız kılan.

Duygu ve zekânın iş birliği ise afallatan bir ortaklık. Zekâm bir yandan isyan ederken çelimsiz duygularım da için için haykırmakta. Sefil bir yalnızlık ise hayatın dökümü. Uyumsuz ve sıkılgan bir ruh hali darmadağın eden.

Görünen o ki; hayatta karşılıksız onca duygunun sermayesi çoktan bahşedilmiş bana ve faizi de fazlasıyla yorgunluk ve kırgınlık.

Telaffuz etmekten imtina duyduğum tüm sanrılarıma ve yanılgılarıma selam olsun…

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Cesaret ve yanılgı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Cesaret ve yanılgı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
CESARET VE YANILGI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
9.9.2014 20:09:38
Sefil bir yanlızlık...
Hoş olmayan bir cümle.
Yani,
bu dünyada hiç mi güzel şeyler gerçekleşmiyor?
Tamam,
kötüler, kötü olaylar daha bir baskın olabilir hayatımızda.
İnsanların iki yüzlü, kötü, yalacı, daleveracı,sevgi yoksulu olanları da yoğunlukla etrafımızda var olabilirler.
Ama,
Allah bizi yaşamak için yaratmış.
Pisliklerin içinde,
iyiyi arayıp bulmaya çalışacaksın.
Bu yolda gayret sarfedeceksin.
kendine güvenecek, inanacak, mücadele edeceksin.
Günlerini yanıp yakınma, kendine acıma ile harcamayacaksın.
Bunlar da olacak bir bukle ama, tadında bırakacaksın.
Hayat,
mücadele demektir.
Savaşmak, önüne çıkanı devirmek demektir.
Güçsüz müsün?
Asla...
Sadece,
güçten düştüğünü zannediyorsun.
Yumruğunu masaya vurmayı bilecek, duygularının seni değil, senin duygularını yönetme becerisini yakalayacaksın.
Unutmamak gerekir ki;
her doğan gün, çok şeylere gebedir.
yeter ki, arayıp, bulmasını bilelim.

İşte,
benim hayat görüşüm de budur sevgili kalem dostum.
Etkili Yorum
Davidoff
Davidoff, @davidoff
9.9.2014 15:35:29



Güller kadar gönlü de güzel Gülüm.

Her sayfanda hemen hemen bir gül ile karşılaşıyoruz. Yazından önce bize o selam veriyor, bilerek mi yapıyorsun, yoksa gönlünden geçerek mi bilmem. Önemli olan bir ev sahibinin içeri giren konuklarını güler yüz ile ağırlayabilmesi. Gerisi zaten kırık sandalyede de oturtsa önemli değil.

Sandalye onlara mutlaka çok güzel gelecektir.


Sevgiyle.


© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL