Rachel Corrie (Filistin Barış Gönüllüsü)

• 13 Temmuz 2014 Pazar 03:35:58

Rachel Aliene Corrie (d. 10 Nisan 1979 - ö. 16 Mart 2003) Uluslararası Dayanışma Örgütü gönüllüsü, Amerikalı bir barış aktivistidir. Gazze Şeridi’nin güneyinde Refah’ta İsrail Savunma Kuvvetlerine bağlı zırhlı bir buldozer tarafından ezilerek öldürülmüştür (16 Mart 2003).
Rachel Corrie’nin Filisitin’den Ailesine Mektup
Anneciğim,

Bana bakmakta olan birçok iyi Filistinli olduğunu bilin. Biraz grip mikrobu kaptım, onlar da bana iyileşmem için çok hoş, limonlu içecekler verdiler. Ayrıca, halen yattığımız kuyunun anahtarlarını saklayan kadın bana durmadan seni soruyor. Zerre kadar İngilizce bilmiyor, fakat çok sık senin hakkında soru soruyor, seni aradığımdan emin olmak istiyor…
Hayatının baharında insanlığı ve yüreğinde muhafaza edebildiği vicdanı kendisini rahatsız etmiş ve Gazze’ye gitmişti. O bir Amerikalı ve Yahudiydi. Biliyordu ki Filistin’den yana olmak insanlıktan yana olmaktı. Ama, fakat ile başlayan cümleler kurmuyordu bizdeki sözde Müslümanlar gibi. İyi bir dindar olmanın yolu Filistin’i anlamaktır, demiyordu; çünkü bu mesele insanlık meselesiydi. Cennet veya cehennemden de bahis yoktu. Köşkler, sütten nehirler filan da yoktu Gazze’ye giderken…
Filistin veya dünyanın başka bölgelerinde bulunan mazlumlar için kıllarını kıpırdatmayan, hiçbir fedakârlık yapamayan milyonlarca Müslüman bırakın cennete gitsindi… Amerikalıydı ancak yüreği ve vicdanı harekete geçmeyen milyonlarca Müslümandan daha çok yüce bir kişilikti.
İnsan dahi olamayan Müslümanlara Rachel Corrie’nin hayatı ve ölümü ibret olsun! TV’den bu bölge ile ilgili haber gördüğümde, Filistin-İsrail meselesi hakkında doğru veya yanlış yorumlar duyduğumda aklıma bu insan geliyor nedense?..
Tanrı, iman, takva, ibadet... Samimiyet, kaskatı kesilmiş dini duruşlarımız… Diğer taraftan, Filistin mücadelesi ile bütünleşmiş olan İslamcı kesime duyduğumuz kinin sonucunda oluşan vurdum duymazlıklarımız, hatta alaya almalarımız. ‘’Rojava’da ölenleri neden hatırlamıyorsunuz?’’, ‘’Irak’daki Türkmenleri unutmuşsunuz!’’ vb. cümlelerimiz hakikatte pek de özgürlükçü olmadığımızın, bir yönümüzün eksikliğinin göstergesi değil midir? Neden önce kendimizle başlamayız ki?
Kimseye saldırmadan haktan yana olmayı bir türlü başaramadık! Şimdi tüm çıkarımlarımızın hatalı olduğunu ispat etmemiş midir bu genç kız? Kim doğru yolda, kim yanlış yolda? Kim cennette, kim cehennemde? ‘’İman etmemiş insanın yüzü Allah yanında karadır!’’ demenin anlamı ne soruyorum dini konuda ahkâm kesenlere? Bizler küçücük beyinlerimizle insanların yüzlerini karartıyoruz!
Haksızlığa karşı savaşarak ölen gayrimüslimin hakkında Peygamber’in ne dediğini biliyor muyuz? Ölüm anında kimin imanlı gideceğini, kimin imansız gideceğini bilemediğimiz için Müslüman bihaber yaşayıp ölen yüce kişiliklerin mekânlarının neresi olduğunu bilemeyiz. Neden mi? Çünkü insan ölürken iman ya içimize yerleşir, ya da çıkar.

Rachel Corrie Allah senden razı olsun. Dünyada her türlü kötülüğün kaynağı olarak gördüğümüz ABD ve Yahudilere laf sayarken bu kızın da Amerikalı ve Yahudi olması ne kadar ilginç değil mi? Nereden nasıl bir insanın çıkacağını bilemeyeceğimiz için en güzeli hiçbir toplumu toptan kötü ilan etmemektir.
Rachel Corrie Davasının Sonucu:
Mahkeme, İsrail devletinin, 23 yaşında hayatını kaybeden Corrie’nin ölümünden sorumlu olmadığına hükmetti. Olayı "üzücü bir kaza" olarak nitelendiren hâkim Oded Gerşon, buldozeri kullanan askerin ve ordunun da ihmali olmadığını belirtti.

Hâkim ayrıca, Corrie’nin ölümünün ardından ordu tarafından açılan soruşturmanın gereğince yürütüldüğünü ifade etti. Ordunun yürüttüğü soruşturma sonucunda buldozerin, Corrie’yi moloz yığının arkasında olduğu için görmesinin (oysa kızcağız elinde megafon vardır ve araca belli bir mesafede durmaktadır) imkânsız olduğuna kanaat getirilmiş ve hiçbir asker ya da yetkiliye ceza verilmemişti.

Rachel vb. insanlar cennete gitmeyecekse ben öyle bir cennete gitmeyi istemem açıkçası. Vesselam!