- 392 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
BİR SEYAHATİN KÜLTÜREL GETİRİLERİ…
BİR SEYAHATİN KÜLTÜREL GETİRİLERİ…
Et kemikten örülmüş candır bu, ruh’u taşır içinde.
Göz bakar kulak duyar, el tepinir dizler vurulur adımlara.
Seyyahlar içindir hem uzun uzadıya döşenmiş yollar, han ve hamamlar.
Yarı uyur yarı gezer, sevk-i ömür bu akar gider bir seyahatle âlemi berzaha.
________________________________________________________________________
22 Ocak 2014 Çarşamba günü Diyarbakır’dan hareketle Amasya’ya kardeşimi asker bıraktım.
Daha Diyarbakır’dayken, dönüşümü kültürel ziyaretlere uyarladım ki, Valilikten, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden ve belediyeden Diyarbakır tanıtım dokümanlarını temin edip, beraberimde götürdüm.
AMASYA’DAYIM
23 Ocak 2014 Perşembe günü saat 11:00 civarı asker’imi kışlaya teslim edip şehre döndüm.
Kısa bir gezinin ardından Amasya Belediyesi Kültür Daire Başkanı Sayın Enes TİGEN beyi ziyaret ettim.
Diyarbakır ve Amasya’ya dair kısa bir sohbetin ardından Diyarbakır Tanıtım dokümanlarını takdim ettim ve kültürel sorular üzerine DİYŞAD oluşumundan az bahsettim.
Yaklaşık iki buçuk saat süren bu ziyaretin ardından, duyulan memnuniyetle bir söyleşi yaptıktan sonra bir iki resim çekip hoş bir vedalaşmayla Belediyeden ayrıldım.
Amasya “Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Tarihi Müzesi” Müdürü sayın Barış Öngür beyi ziyaret ettim.
Hoş bir muhabbetin başını alıp gitmesi sebebiyle 15:30’da kalkacak Samsun otobüsünü kaçırdığımı anlayınca Müze evini gezme nasibiyyetine eriştim.
Özlenir bir muhabbeti yarım bırakıp vedalaştık ve otogara geçişimle aynı günün akşamı saat 18:00 de Samsuna doğru yol almaya başladım.
SAMSUN’DAYIM
Yoğun bir yağışın ardından saat 20:00 itibariyle Samsuna vardım.
Daha önce irtibat kurduğum Samsunun önde Aşıklarından Aşık Obalı ve Samsunun seçkin şairlerinden Kenan Yavuzarslan ile iletişimde olup, aynı saatlerde Hüseyin Turan’ın da sahne alacağı Türk Halk Müziği Konserinin yapıldığı Samsun Atatürk Kültür Merkezine geçtim.
Erken saatlerde salonun tıklım tıklım dolması sebebiyle yüzlerce kişiyi salonun dışına kurulan dev ekran karşısında gördüm ki, duracak yer bulmakta zorluk çekiyordum.
Misafirperver Samsun’lu gönül dostlarımız Aşık Obalı ve Kenan Yavuzarslan beyle merhabalaştıktan kısa süre sonrası, Kültür Merkezi’nden ayrılıp karnımızı doyurmaya geçtik.
Hoş bir muhabbetin altına imza bırakmamızın üzerinden vakit epey ilerlemişti.
Zamanın gecenin geç saatlerine tekabül etmesi nedeniyle geceyi Samsunda geçirmeme duraklık eden otele yerleştim ve sabahın yine yağışlı seyretmesinden dolayı Samsun’u bir güzel gezmeden saat 11:00 itibariyle Samsundan ayrıldım.
TOKAT’TAYIM
Samsundan yola çıkmadan evvel daha önce randevulaştığımız Tokat yazarlar ve Şairler Derneği Başkanı sayın Mahmut Hasgül ile görüştük ve saat 15:00 gibi Tokattaydım.
TOYAŞAD Başkanı Mahmut Hasgül ve TOYAŞAD Başkan Yardımcısı Hasan Akar bey’in karşılamasıyla beraber zaman kaybetmeden Tokat’ın tarihi sokaklarını, müzelerini, malikhaneleri ve mekanlarını gezmeye başladık.
Hem tarihi yerlerde ve mekanlarda yürüyoruz hem gezmekte olduğumuz yer hakkında bazen Hasan Akar hocam tarafından bazen de Mahmut Hasgül hocam tarafından detaylıca bilgilendiriliyorum.
Mahmut Hasgül ve Hasan Akar hocalarımın hoş muhabbetleri, tavırları ve güler yüzlerinden kaynaklı gayet mutlu ve rahat hissediyordum kendimi.
İlk defa yüz yüze geldiğim kişiler gibi değil, yıllar öncesinden ağabey kardeşlik yada dostluk bağım varmış gibi Tokat’ın sokaklarında ilerliyorduk.
Tokat Mevlevihane müzesi gezintisinde iken bir ara Hasan Akar hoca gözden kayboldu gibi derken kolunda hoş giyimli ve güler yüzlü bir beyefendiyle yanımıza yaklaşıp, “İhsan bey bak sana bir hemşehrili getirdim” demesiyle bir şaşkınlık yaşadım.
Diyarbakırlı hemşehrilim Yakup ALTINTOP’un, Mevlevihane Araştırma görevlisi olduğunu öğrendik ve sağolsun hem bizi gezdiriyor hem Müze evi ve eşyaları hakkında büyük bir özenle bizi bilgilendiriyordu.
Umulanın ötesinde bir Tokat gezisi sonrası karınlarımızı doyurmaya çekilmiştik ve bir yemek esnasında belkide en iyi bir muhabbetin tılsımlarından tadıyordum.
Tokatta kültürel etkinlikler ve projeler hakkında bilgi almakla beraber Diyarbakır Kültür sanatından ve DİYŞAD oluşumu hakkında da bilgi paylaşımında bulunuyordum.
Yemek sonrası kısa bir yürüyüş daha yaptık ki Sivas’a geçmem gerektiğini söyledim.
Direk otogara geçip, beni araba başında nöbette bekletmeleri ve bilet ayarlamalarıyla beraber, daha farklı bir mekana geçip çaylarımızı yudumlarken muhabbete kaldığımız yerden devam ettik.
Tokattan Sivas’a kalkacak olan saat 20:00 sefer otobüsünün vakti yaklaştığında ise, tekrardan otogara geçip, araç otogarı terk edene kadar bekleyen Mahmut Hasgül ve Hasan Akar hocalarımın çıkışıma el sallamalarıyla Tokat’ı terkettim.
VE SİVAS’TAYIM.
Sivas’a vardığımda saat 22:00 dolaylarındaydı.
Ben daha Tokattayken beni arayan SİYŞAD Başkanı sayın Bekir Alim Bey, "Öğretmen evinde size yer ayırttım, yarın görüşürüz inşallah" demesiyle konaklama durumumda netleşmişti ve Sivas’ın çarşısında ilerlerken hem akşam havasının verdiği ferahhiyyetle yürüyor hem tarihi mekanların resmini alıyordum.
Geceyi Sivas’ta sabahladıktan sonra, ben daha sabah kahvaltısındayken Bekir Alim hocam Öğretmen evine gelmişti bile.
Kısa bir muhabbetin sonrasında hem Sivas Çarşısı’nda yürüyoruz hem de geçtiğimiz tarihi mekanlar hakkında detaylıca bilgiler alıyordum derken "İhramcızade Kültür Sanat Merkezi"ne girmiştik.
Hat sanatını pür emek işleyen Hattat’ımızın yanında biraz oturduktan sonra bir kaç resim çekip SİYŞAD dernek evine geçtik.
Diyarbakır Tanıtım Dokümanları’nı takdim edip biraz muhabbet ettikten sonra yavaş yavaş gelen dernek şair ve yazarlarıyla tanışmaya başladık.
Bir süre sonra oturma salonuna geçtik ve müzisyenler eşliğinde şiir okumalarına başlandı.
Ziyaret amaçlı gittiğim yerde sıra bana gelince, şiir okumam istendi ki hazırlıksızdım.
Neyse ki; hafızamda ve telefonda kayıtlı olan bir kaç kısa şiirle gönül paylaşımına ortak oldum.
Sırayla şairlerin şiir okumaları sebebiyle, bana en az yedi sekiz defa sıra geldi.
Aşk, Tasavvuf ve Memleket konulu bir kaç şiir okumak da benim payıma düştü.
O gün henüz bir saatlik tanışma sonrası Kıymetli Şair Mustafa Altınay’ın şahsıma ve Zara’lı Halil’e ithaf yazıp bana okuttuğu iki şiir ile heyecanım zirve yaptı.
Daha yeni girmiş olduğum bir topluluktan öteydi SİYŞAD’daki durumum.
Diyarbakır’dan Sivas’a ziyarette bulunduğumu öğrenen her şair yazar, pür dikkatle beni tanımaya ve dinlemeye koyuluyordu.
Sosyal ve Kültürel muhabbetlerin sonrasında birkaç kare resim aldıktan sonra, Diyarbakır’a dönmek için müsaade istedim.
Dostane ağırlamalarıyla, Misafirperver ikramlarıyla, hoş muhabbetleri ve insan severlilikleriyle gönlümde taht kuruyordu hem Sivas hem Sivaslılar.
Yoğun ve her zaman tadılması imkansız duygularla Sivas Yazarlar ve Şairleriyle vedalaşıp, Diyarbakıra dönmek için Sivas Otogarına geçtim.
DİYARBAKIRA DÖNÜŞ
Malatya ile olan randevumu, hava koşulları nedeniyle iptal etmek zorunda kalarak 21:00 saatiyle hareket edecek otobüsün biletini alıp yola koyuldum.
Yağmurlu havanın etkisiyle seyreden aracımız Sivas’ın Ulaş ilçesine yakın Emniyet güçlerince durduruldu.
Yoğun kar yağışı nedeniyle yollar tehlike arzediyor sebebiyle yaklaşık 45 dakika bekletildik, yol yardım ekiplerince yol açıldıktan sonra bir saatte ancak 30 kilometre yol alabildik.
Sivas Kangal çıkışı yine aynı sebeple, yaklaşık 15 dakika yine durdurulduk.
Yol temizliği tamamlandıktan sonra sabah saat 07:00’de ancak Diyarbakır’a varabildim.
______________________________________________________________________
Bu seyahatimden çıkardığım kâr paydaları bir haydi fazladır gördüm.
Hem yeni yeni insanlarla tanışmak, hem Diyarbakır’ı uzak illere tanıtmak ve anlatmak, hem kültürel faaliyetlerden haberdar olmak, haberdar etmek ve faydalanmak ve mühim olan yıllardır zedelenmekte olan kardeşlik duygularımızı ve bağlarımızı güçlendirmek...
Bu vesileyle tekrar Amasya’ya, Samsun’a, Tokat’a ve Sivas’a sevgilerimizi, saygılarımızı ve selamlarımızı gönderiyor, misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ediyoruz.
Saygılarımla VESSELAM
( İhsan İPEK CANKURT )
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.