- 874 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
HAYAT DEDİĞİN NE Kİ...
Asrın uzantısı içinde bulunduğumuz zaman. Hayatın bitmek bilmeyen döngüsü kısaca…
Hataların, sevdaların ve buz tutmuş yüreklerin çığlığı.
Her birimizin sessiz çığlığı. Sessiz ve derinden.
Kimi feryat eder, yer gök viran olur.
Kimi için için haykırır. Bir tek İlahi Güç vakıftır bu derinlerde kopan fırtınaya.
Neler saklıdır o sessizlikte çınlayan feryada.
Kimi acısını savurur için için yakan; kimi aşkını kimi maruz kaldığı haksızlıkları.
Mutluluk ise ayan beyan yaşanır. Kâh kahkahalarla ifşa eder kendini kâh gözlerde yeşerir mutluluk. Tıpkı aşk gibi. Aşk mı? Yarısı hicran yarısı neşe…
Bilinmezlikle dolu bir mecradır aşk. Ne zaman ne olacağı belli değildir.
Kâh yaşlar boşanır kâh pervane misali dönenir âşık.
Yarısı yalandır aşkın yarısı hayal.
Devran döner de döner. Bir yandan ufka yelken açarız aşkın rüzgârı ile. Kimi kaybolur enginlerde kimi sevdasında boğulur.
Hüzün kalbin yağmurudur ve Hakkın rahmetiyle mütemadiyen ıslanırız.
Kimi saklar kimi yaşar hüznünü büyük bir açık yüreklilikle. İflah olmayız her şeye rağmen. Yanarız ve yaşarız doya doya.
‘’Hüzünle titreyen kalbe ince bir ah dokunur…
Kalbi kırık olanın kalbine Allah dokunur…
Senin ALLAH diyebilmen ALLAH’ın sen, sevdiğinin işaretidir.
Yüzde ısrar etme, doksan da olur. İnsan dediğinde noksan da olur. Sakın büyüklenme, elde neler var. Bir ben varım deme, yoksan da olur…’’
Eğer ki yüzyıllar öncesinden bu güne dokunuyorsa yüce Mevlana bu deyişiyle kim inkâr edebilir insan olmanın hazzını ve zafiyetini.
Sükût eyler insanoğlu; nedir kahrı diye sorgular ahvali.
Dertlenir, hayıflanır; bu sefer de zehrini akıtıyor diye yerden yere vurulur durmaksızın.
Anlamak zordur, çözmek asla mümkün değildir insan denen mefhumu. Kim bilir neler saklıdır görünenin ardında? Kim bilir neler saklıdır yüreklerde dile gelmeyen?
Bu gizemi şöyle dile getirir sevgili düşünür Mevlana:
‘’Ben kilitten seslenen bir kapı anahtarı gibiyim sanki.
Sanır mısın ki benim sözüm sadece bir sözdür.’’
Ya kişinin değeri?
‘’Aradığı şeydir kişinin aradığı.’’
Kimi kapılır rüzgâra ve savrulur durmaksızın. Kimi esintisine karşı koyamaz esen o ılık meltemin. Gönülleri yumuşatır, sever en derinden ve arar durur kendini.
Dünyadaki sayısız meşguliyet, müspet menfi tüm duygular eşlik eder adımlanırken bu uzun yol.
Bitmek bilmez istekler, arzular ve ne varsa insana dair.
Her bir insanda derin bir ilim saklıdır. Kimi gizler, kimi farkında bile değildir. Kimi ise derviş ruhuyla adımlar da adımlar.
Özdür mühim olan ve niyettir gönülde saklanmış. Vicdandır nefsin anahtarı, gönüldür için için seven.
Yürektir dokunan usul usul.
Sevgidir harcı insanın. Sevgiyle yoğrulmuştur benliği ve ruhu her ne kadar inkâr etse de…
Ve sevginin, inancın ışığıyla aydınlanır hayat.
Hayat dediğin ne ki…
Biz ne dersek diyelim yüzyıllar öncesinden günümüze ulaşmış hayat denen olgu Sevgili Mevlana’nın gönlünden damlayan şu sözcüklerle:
‘’Hayat bir nefestir, aldığın kadar.
Hayat bir kafestir, kaldığın kadar.
Hayat bir hevestir, daldığın kadar.’’
YORUMLAR
Düşündürücü bir çalışma.
Öyle paldır küldür yorum döşetecek cinsten değil.
Sözü iyi düşünmeli,
usulünce düşürmeli kelimeleri sayfaya.
Mevlana'yı çok okumam.
Hatta hiç okumam.
Sevmediğimden mi?
İlgisi yok. Çok severim aslında.
İşin özü,
okumayı sevmiyoruz işte.
Edebiyatla yatıp kalkan bizler bile sevmiyoruz,
halk neden sevsin ki?
Güzeldi yazdıkların arkadaş.
Cümlelerin gizemli bir ahengin esintisinde gezinmekteydi.
Yumuşacıktı kelimelerin;
dilin Anzer Balı misali tatlıydı.
Ve,
güzeldi bizlere verdiğin ders.
Güzeldi.
Gülüm Çamlısoy
Ben de fazla aşina değildim Mevlana'ya son bir yıl evveline kadar.
Şimdi aşina mısın, derseniz, cevabım: Hayır. Çünkü kırk fırın ekmek yemek lazım bu denli yoğun birikime sahip birinin düşünce ve deryasına vakıf olmak için.
Öğrenmenin sonu yok. Düşüncenin de...
Teşekkür ederim bu güzel yorum için.
Selamlarımla...
’Hayat bir nefestir, aldığın kadar.
Hayat bir kafestir, kaldığın kadar.
Hayat bir hevestir, daldığın kadar.’’
hayatı okumak isteyen Mevlanayı okusun.
geçmiş olsun.
Gülüm Çamlısoy
Feyiz alacağımız onca şey var ki ondan. Her bir sözü, deyişi eşsiz bir derya.
Yüzyıllar öncesinden ta günümüze dokunup nasıl da irdeliyor görmekten aciz olduğumuz gerçekleri.
saygı ve hürmetlerimle, hocam...
Bakışlardaki derinlik
Güzellik anlam mana yar için midir?
Bakışındaki gülüş,
Gülüşündeki seviş
Sevişindeki biliş
Bilişindeki güzelliği hapis ediş
Yar içinseKimi kapılır rüzgâra ve savrulur durmaksızın. Kimi esintisine karşı koyamaz esen o ılık meltemin. Gönülleri yumuşatır, sever en derinden ve arar durur kendini.
Dünyadaki sayısız meşguliyet, müspet menfi tüm duygular eşlik eder adımlanırken bu uzun yol.
Bitmek bilmez istekler, arzular ve ne varsa insana dair.
Her bir insanda derin bir ilim saklıdır. Kimi gizler, kimi farkında bile değildir. Kimi ise derviş ruhuyla adımlar da adımlar.
Özdür mühim olan ve niyettir gönülde saklanmış. Vicdandır nefsin anahtarı, gönüldür için için seven.
İnsanlar içinse ne mutlu sana!
Yoksa kör bakış
Onulmaz yakış
Yakıştaki kaçış
Kaçıştaki yatış
Yatıştaki yalvartış
Boşuna
Gitse de hoşuna
Bir gün kaya düşer başınaAsrın uzantısı içinde bulunduğumuz zaman. Hayatın bitmek bilmeyen döngüsü kısaca…
Hataların, sevdaların ve buz tutmuş yüreklerin çığlığı.
Her birimizin sessiz çığlığı. Sessiz ve derinden.
Anlarsın ki gerçekten hepsi boşu boşuna
saygılarımla
Gülüm Çamlısoy
Ve kendini bilmektir mühim olan. Kim ne derse desin. Hele ki Allah bildikten sonra.
Belki de fazla anlam yüklememeli hayata ve insana. Ama madem ki akıl ve irade bahşedilmiş bizlere illa ki irdeliyoruz.
Selamlarımla...
Teşekkürler.